J. N. haririka performasıyla tekrar haran kaldım kendisine. Ama filmin sonundakji 1921 yılındaki resimle siz nasıl bir bağlantı kurdunuz, merak ettim acaba saçma mı düşünüyorum diye sormak istedim? Kitabı okumaya başlamam lazım sanırım..;)
Kitabını okuduktan sonra büyük beklentilere kapıldım sanırım ve hiç beklediğim gibi çıkmadı. Kitaptan çok alakasız saçma sahneler vardı, sonu bile farklı bitmiş.. Dönemine göre düşünüldüğünde iyi bir film olabilir belki ama ktapta gerildiğimin yarısı kadar bile gerilmedim. Nicholsonun oyunculuğu çok iyiydi, o da olmasa izlenilcek bir film değil.
1980 de bu kadar başaırılı bir psikolojik gerilimm, oyunculuk okadar etkileyiciki filmin uzunluğuna ragmen geçen zamanı hissettirmeyen bir yapım. Bir stanley kubrick klasiği.
harikaharikaharikaharikaharika...böylesi bir oyunculuk,böylesi bir hikaye,böylesi bir rahatsızlık başka hangi filmde var'kült olmayı haketmiş..hem de nasıl haketmiş..film hakkında hiç bir şey bilmediğim halde bütün filmin gidişatını sahne sahne tahmin ettim ve çıktı.. sanki filmdeki parıldamayı yaşadım..sonumu bu film kadar parıltılı ve korkunç görüyorum :D
Tam bir psikolojik gerilim, bu konuya örnektir bence bu film. Görüntü kalitesi mükemmel 1980 değil de sanki geçen yıl çekilmiş gibi. Müzikler de süperdi tiz sesler insanı gerçekten geriyor. 10/10
kingin bir işini kubrickin yönetmiş olması zaten başlı başına inanılmaz bir ilgi topluyor.merak ettiriyor.ben kendi adıma bu dünyaca ünlü filmi,pek çok ankette eleştiride tüm zamanların en korkunç,en geren filmleri sıralamasında her zaman ilk sıralarda yer alan bu filmi biraz geç izlediğim için pişmanım.fakat bu film tarihin en büyük filmlerinden birini kaçırdığım için değil maalesef,sadece söylecek sözlerimin biraz geç söylenecek olmasından.şimdi öncelikle bu filmi günümüzde izlediğimiz zaman korku hissetmiyoruz,fakat yüksek bir gerilim var orası kesin.bunda yönetmenin müzik kullanımından otel banyosundaki duvar kağıdı rengine kadar pek çok tercihi de büyük rol oynuyor.tabii belki de en büyük pay kendisini hiç de kasmadan sinemanın en arızalı ifadelerinden birine sahip olabilen jack nicholsonın.duvall da film boyunca üstüne düşeni yapabiliyor bu arada.yani kısacası ortam harika oluşturulmuş.zaten mekanlar bile tek başlarına insanı rahatsız edebiliyor.ve the shining bazı açılardan sinemaya yenilikler getiren bir film aynı zamanda.çekim teknikleri,kamera kullanımları gibi.bu tarz özelliklerini bir kenara koyarsak inanılmaz etkileyici de gelmedi açıkçası.daha fazla şey bekliyor insan bu kadar övgüden sonra.tamam 30yıl önce çekilmiş,pek çok günümüz filmi ondan etkilenmiş,o zamanlara göre orjinalliğin tavan yaptığı bir filmmiş ama kendi adıma izlediğim en gerici ya da korkutucu çalışma değildi.kubrick elini attığını anında belli ediyor dediğim gibi.aynı şekilde king de.sırf bu yüzden bile izlenebilir the shining.
bilmeden okumadan izlersen trene bakar gibi olursun arkadaş..bazı filmler vardır izleyiciden alt yapı ister..her şeyi gösterdikleriyle dümdüz anlatmaz..senden bekler cevapları..bu film amerikanın yerliler üzerindeki katliamını anlatır..bir daha izleyin bence ama bu bilginin ışığında izleyin..
hayatım boyunca izlediğim en kötü filmlerden birisi..izleyiciyi germeye çalışayım derken kahkaha attıran, sıkıntıdan triplere sokan,saçmalamakta sınır tanımayan, bir an önce bitsin diye haykırışlar attıran, inanılmaz abartılan çok çok kötü bir film..0/10
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.