Yönetmenin diğer bilimkurgu klasiği (Balde Runner) ile birlikte, bilimkurgu sinemasının çehresini değiştiren ve kendinden sonraki birçok filmi etkilemiş bir başyapıt. Film temel olarak mükemmel bir yaratık ile hiçde mükemmel olmayan insan türünün hayatta kalma mücadelesini anlatıyor. Yaratık tasarımı tek kelime ile nefes kesici. Gigerin hayalgücünün eseri olan yaratık bio-mekanik, damarlarında kan yerine asit dolaşan cinsiyetsiz bir tür. Filmin sonunda hayatta kalan Ripleyin (S. Weaver) kadın olması "Zayıf türün zayıf olan cinsiyeti" ayrı alt okumalara neden oluyor. Filmi değerlendirirken ilk başta 1979 tarihli olması yeni nesiller için çok şaşırtıcı bir bilgi olsada (Nesile Stanley Kubrickin 2001 Uzay Macerası şiddetle tavsiye edilir, kendisi 1968 yapımıdır!) Bir şeyler anlatmanın tek yolunun efekt olmadığını, diğer bir deyişle boş olanı doldurmanın!, gayet güzel anlatmayı becermiş olması büyük bir beceri. Alien hakkında söylenecek çok söz var zaten filmin büyüsüde burada bir bilimkurgudan beklenilmeyecek derecede çok katmanlı ve dolu. Naçizane tavsiyem izlenilmeli ve izletilmeli.
o günün saç ve sakal modası olmasa asla 1979 yılında çekildiğini farkedemezsiniz. harika uzay görüntüleri ve görsel efektleri ile zamanının en iyisi.8/10
Şimdiye kadar niye seyretmedim diye pişman olduğum ender filmlerden biridir.İsmi yaratık olunca saçma sapan, abartılı iğrençlikler vardır zannettim. Ama insan midesi kalkmadan da korkabiliyormuş.Hem de yaratığı tamamen hiç görmeden.Filmin müzikleri, atmosferi,kurgusu mantık hatalarının azlığı hele hele birde 1979'da çekildiğini düşünürsek benim için çoook büyük kayıpmış malesef...
Dün gece bu muhteşem klasiğin yönetmenin kurgusu versiyonunu izledim.Daha ilk sahnesinden itibaren Jerry Goldsmith ustanın tedirgin edici müziği ile sizi içine alan mekanları ,özel efektleri ve hikayesiyle dört dörtlük bilim-kurgu başyapıtı.Diğer Alien filmlerini de ilgiyle izlerim ancak diğerlerinde bu filmdeki atmosfer,gerilim ve uzayda kaybolma,yalnızlık,çaresizlik ve kapana kıstırılmışlık duygusu yok.Bunda ilk Hollywood filmini çeken Ridley Scott ustanın katkısı çok büyük.Yönetmenin kurgusu versiyonunda daha önce bulunmayan 3 dk.lık kısmı izledim.Dallas ve Brent’ın başına gelenleri öğrendiğimiz bu kısa ama etkili kısmın neden kesildiğini anlamak mümkün değil.Bu versiyonu izledikten sonra 2. ve özellilke 3. filmin yönetmenin kurgusu versiyonlarını aramaya başladım.Bilim kurgu tutkunları için bu seri her zaman hazine olarak kalacaktır.
1.sinema tarihinin en iyi filmlerinden biri.2.en iyi korku filmlerinden biri.3.en iyi bilimkurgu filmlerinden biri.4.serinin en iyi filmi.neyse yeter bu kadar,izleyin...bu filmi herkes sever çünkü içinde korku da var,gerilim de,bilimkurgu da,macera da,aksiyonda,dram da...süper
Bir filim boşuna KÜLT olmuyor,kesinlikle bir baş yapıt,ekipin yemek yeme sahnesinde yaratığın çıkış sahnesi harika,bu sahne çekilirken oyuncular ne olacağını bilmiyormuş,oyuncuların yüzündeki şaşkınlık ve panik ifadesi tüm doğallığıyla ekrana yansıyor,başka söze gerek yok,HARİKA...
sanırım türünün lider filmlerinden biri Yaratık ... Weaver a diycek hiç bir şeye yok aslında bu filmde...ve o mükemmel yaratık modeli ile ikinci filmde bile beni geren o sahneleri ile bende ayrı bir yeri var Yaratık serisinin...sanırım o dönem filmleri arasında da iyi bir yeri ve bendeki bıraktığı izler olarak 10 puan ı hakeden bir yapıt Yaratık ..
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.