Kırmızı Başlıklı KurtÇocukluğumuzun dinlemeye doyum olmaz masallarından biriydi Kırmızı Başlıklı Kız, hiç kuşkusuz. Masumiyetin simgesi ile sinsiliğin ve kötülüğün bir çatışmasıydı, adeta. Masal kitaplarının eskimeye yüz tutmuş sayfalarında kısılıp kalmış bu hikaye, içinde bulunduğumuz zamanın kendine has dokusu ile bezenerek tekrar hayat buldu. 21. yüzyılın nimetlerinden biri olarak görülen ve giderek gelişen teknolojiden de nasiplenerek, masalın özünün korunduğu fakat kahramanlara giydirilen rollerin değiştirildiği bambaşka bir masal ile karşı karşıya bıraktı İngiliz yönetmen David Slade bizleri. Asıl mesleği Gazetecilik olan ve televizyon ile bağını gerçek anlamda video klip yönetmenliği ile kuran yönetmenimiz, ilk uzun metrajlı filmi olan Hard Candy ile sinema dünyasına esaslı bir giriş yaptı.Farklı bir olay örgüsünün şekillendiği film, çağımızda interneten kaynaklık bularak yüzeye çıkan ve giderek yaygınlık kazanan bir tehlikeye kapı aralamayı amaçlamış görülüyor. Sanal dünyanın tekin olmayan koridorlarında her an her şeyin başa gelebileceği, üstüne basa basa dillendiriliyor. Yönetmenin gazeteci kimliği ve mesleğinden dolayı haberdar olduğu yaşanmış sıra dışı hayat hikayelerine aşina olması, bu tarz bir filmi şekillendirmesinde çıkış noktası olmuş olabilir. Sebep ne olursa olsun iyi düşünülmüş ve ilgi çekici kılınmış. Gerilimi açığa çıkartma hedeflenerek, psikolojik derinliğin yadsınamaz bir şekilde her karesine yedirildiği bir tablo karşımızda belirmiştir.İnternet üzerinden kurulan bir ilişkinin neticesinde gelişen olay örgüsü, 14 yaşındaki bilinmezlerle sarmalanmış bir kız ile 30'lu yaşlarındaki bir fotoğrafçının buluşması ile start alarak başlamaktadır. Kırmızı Başlıklı Kız masalındaki masumiyetin yüzünde yer ettiği kız ile eşleştirilen ?Hayley?, simasını çevreleyen maskenin ardında gizlediği görülmez yüz ile bir bakıma kurtla özdeşleşerek, hikayenin gidişatını tersine çevirmekte, öte yandan gerçek niyetini sisli gözlerinin ardına saklayarak sevecen ve sempatik tavırlar sergileyen ?Jeff? ise; kurdun ta kendisi oldurulmuş fakat rollerin yer değiştirmesi neticesinde edilgen kılınan ve merhamet dileyen taraf oldurularak masaldaki gidişata paralel bir ilerleyişe yön verilmese de film, bağ kurduğu kaynağına sadık bir yol izlemiştir. Bilinmezlerle sarmalanmış iki karakter kısa süreli tanışması akabinde ?Jeff'in evine gitmeleri ile bir birleriyle ilgili başlayan ve daha sonra terk edilişler, duyulan özlemler, beraberlikler ve duygular eksenine kayan diyaloglar, ürkek bakışlar ile çekingen adım atışlar eşliğinde gerçekleşiyor. Küçük kızın meraklı hali ve bir yetişkin edası ile takındığı tavırlar, ?Jeff'i şaşırtsa da, içinde yer eden karşı koyamadığı dürtüler eşliğinde oyuna devam ediyor. Gerçek amacını uzun süre gizleyen ?Hayley? kurbanına ilaç içirip onu etkisiz kılması ile film sıradanlığını bir kenara koyarak sıra dışı bir şekle bürünüyor.Bu dakikadan itibaren izleyici koltuğundaki kişi, zamanın akıp giden anlarının farkında olamayarak, filmin çekim etkisine kapılıp adeta yörüngesinde kayboluyor.Hard Candy Türkçe çevirimi ile Lolipop, hem bireyin içinde kapalı kalmış, bastırılmış şiddeti etkin kılar iken, diğer yandan da bilgisayar ekranında donuklaşan ve internetten kaynaklık alarak yabancılaşmaya evrilen insan ilişkilerine sert bir bakış atmayı amaç edinmiş, hiç kuşkusuz. Tabi diğer yandan, bir çeşit sapkınlık olan ?pedofili'yi de merkezine alarak karma bir yapıya bürünmüştür. Yönetmenin gerçek niyetinin de, bu cinsel kökenli saplantıya dikkat çekmek olduğu ve bunun için; internet üzerinden kurulan ve bir birini tanımayan insanların türlü maskeler takarak icra ettikleri etkileşimi araç alarak filmi şekillendirme amacı güttüğü görülmektedir. İlk giriş sekansında ve ilerleyen süreçteki bilgisayar başında geçen karelerde bu, açıklıkla ortaya koyulmaktadır. Film bir başka açıdan da çarpıcı tahlilleri içinde barındırmaktadır. Görünüşün kişiyi aldattığı ve görülen hiçbir şeyin gerçeği yansıtmadığına işaret edilerek, güvenin ve doğrunun insanların amaçları için kullandığı bir aldatma aracına dönüştüğü ve hiç şüphesiz bununda insan ilişkileri açısından hoş olmayan sonuçlar doğurduğunu belirtmesidir. Zaten başlı başına teknolojinin her türlü şeytani günaha davetiye çıkardığı, niyeti kötü olan kişiler için internet gibi 21. yüzyıl nimetlerinin bir sıçrama aracı olduğu ve bir yandan, dejenere hayatlara yaşam alanı olurken diğer taraftan bu hayatların yaşamlarını sürdürmeleri için gerekli kaynakları sağladığının altı çizilmektedir. Bu açıdan bakıldığında Hard Candy, alelade bir konuya sahip filmlerden sıyrılarak, farklı ve insanın merak duygusunu okşayarak yol alan bir nitelik kazanmaktadır. Bu niteliğin imgesel bağlar ile bir masalı akla getiren yollu inşası, hiç kuşkusuz verilmek istenen mesajın adresine başarılı bir şekilde ulaştırılmasını sağlamıştır.Filmler için bir dezavantaj olarak görülen ?dar mekan? kullanımı, bu film için adeta bir avantaja dönüştürülerek, ?Saw? örneğinde olduğu gibi, minimalist bir doku üzerine kurulu yapı, mekanın; oyuncu performansları ve diyaloglar ile karelerin seyrinin ardındaki bilinmezlik ve izleyicinin sürpriz olabilir beklentisi neticesinde, var olan kalıplardan sıyrılarak sürükleyici bir seyre bürünmesini önünü açmış ve böylece hiçbir handikapa meydan verilmeyerek gidişat, sağlam adımlar ile rotasını bulmuştur. Yönetmenin video klip yönetmenliğinden dayanak alarak filmin bir iki karesinde ışık, renk ve ağır çekim tekniklerini kullanması ayrı bir renk katmış ama bunu çok alt düzey de tutarak, olay örgüsünün kendine has donukluğunu ve işlenen konunun ciddiyetini korumak babında filmin atmosferini; iç sıkıcı, bunaltıcı ve özellikle gerilimin doruk noktaya çıktığı karelerde, sarsıcı bir hüviyete büründürülmüştür. Filmde gözle görülen ve akılda soru işaretlerinin belirmesine yol açan tek zayıflık ise; süresinin kısalığından kaynaklanmakta, cezalandırma gayesinin gelişim seyri ve bunun mantıklı bir düzleme oturtulmasının gerekçelerinin somut olarak ortaya konulamaması neticesini doğurması, olarak belirtile bilinir. Sürenin biraz daha uzun tutularak, özellikle başının daha net ve seyri detaylandırır olmasına özen gösterilerek şekillendirilmiş olmaması, izleyicinin filmin ortasına kadar ne ile karşı karşıya olduğunu bilememesini de beraberinde getirmiştir. Gerçi bu bilinmezlik filmi etkin kılmıştır ama olay örgüsüne giden sürecin başlangıcının kısa tutulması yada hiç değinilmemesi kimi izleyiciler için, film örgüsü içinde kopukluklarla karşılaşılmasını olası kılmaktadır. Oyunculuklar açısından söylenebilecek tek şey; performanslarının ve hayat verdikleri kişiliklerin suretlerine bürünmelerinin etkileyici olduğu ve gidişatın büyük ölçüde sorunsuz kılındığıdır. Özellikle ?Hayley'i canlandıran Ellen Page, genç yaşına ve ilk ciddi rolü olmasına karşın ortaya koyduğu; tekin olmayan ruh haline sahip, oldukça sorunlu ve bir o kadarda merhametsiz kişilik performansı ile gelecek için şimdiden farkındalığının yansımasını göstermiştir. Patrick Wilson da unutulmamalıdır. Kariyerindeki sıra dışı bir durak olacak olan bu film, daha uzun yıllar onunla karşılaşacağımızın önemli işareti olacaktır, kanımca.Bir yandan aşina olunan ve her gün yaşanılan yada yapılan bir eylemsellikten yani, internet üzerinden etkileşimden kaynaklık alınarak yaratılan yapısıyla, diğer yandan da irdelediği farklı insan kaynaklı sorunlarla kendini etkin kılan ve bu etkinliği izleyiciye de yayan, ender bulunan dokusuyla farklı bir film ve seyredilesi bir yapıda.---- Hard Candy(Lolipop) ----