Kanlı Elmas eleştirileri

Öncelikle tebrik etmek gerekiyor hem ismi filmin hem konusu hem oyunculuk herşey çok iyi fazla konuşacak bir şey yok iyi seyirler

Türünün en iyilerinden biri diyebiliriz bu film için..Gerek akıcılık olsun,gerek oyunculuk olsun gerçekten takdire şayen bir yapım..

Son samuray veya legends of the fall kadar film bittiğinde üstünüzde etkileyicilik bırakmasa da yönetmenin başarıyla üstesinden geldiği bir film. Yer yer filmin temposu düşüyor ve bunu farkeden yönetmen hemen akabinde bir aksiyon sahnesi yerleştirerek tempoyu yüksek tutmaya çalışıyor. Yani film genel anlamda bir ağır bir hareketli sahnelerin uç uca eklenmesi gibi olmuş. Bunlar filmin olumsuz yanları. Olumlu yanlarına gelirsek, iyi oyunculuklar, müzikler ve gerçek olaylardan kurgulanarak kara kıtada, birkaç takı meraklısı ?kokoş? için yaşanan acılar çok etkileyici bir şekilde aktarılmış.Her ne kadar oyuncuların ve yönetmenin filmografilerinde çok da üst sıralarda yer alacak bir yapım olmasa da yılın başarılı politik soslu aksiyon filmlerinden birisi...

olağanüstü ve etkiliyeci bir film olmuş...acı gerçekleri göz önüne seren bu filmi çeken herkesi tebrik etmek lazım..!! muhakkak izleyin,3 saatinize ve verdiğiniz paraya değecek..!!!

ben filmi cok begendim cok gzl bir aksiyon-dram diyebilirim verdıgı msj filmin cok etkıleyici bence zenginlerin o kadar para verip 5 dk da aldıkları elmasın geri planında neler dondgunu ortalıgın nsl karıstıgını kac kişinin olumune sebep oldugunu cok ii anlatıor film..ve artık caprioda avıator dan sonra kostebek ve bu film ile cocuksu yonunu artık atmış ii bır oyuncu olmuş durumda ..bence izlenmesi gereken bir edward zwick filmi ii yonetmen yıne ii bir fılm..10/8

edward zwick'in yönettiği filmler sürükleyici tarzda ve atmosferide çok iyi yakaladığı fimler oluyor.oyuncu kadrosu yerinde.bekliyoruz...

Elmaslar, yeryüzünde yaşayan her kadının sahip olmak istediği o değerli ve bir o kadarda gizemli taşlar. Değerli oluşu dünyada çok nadir bulunması mı? yoksa bizlere sunulması sırasında onca insanın hak etmediği bedelleri ödemiş olmasından dolayı elmaslara bulaşan kan izleri mi?Dünyaya medeni olduğunu haykıran gelişmiş devletler söz konusu işin içine maddiyat, ülke çıkarları vs. girince yine dünyaya ne kadar ileri derecede hayvanlaştıklarını göstermiyorlar mı? Yine de amerikan film endüstrisinin böyle filmler yapması gözleri kapalı bir yığın insanın birşeylerin farkına varış sürecine yaptığı katkılar nedeniyle bir yandan da olaya olumlu bakmak gerektiğini de düşünüyorum. Burada önemli olan nokta bayanların bundan sonra elmas kullanıp kullanmayacağı değil olmamalı da, önemli olan sierra leone halkının yaşadıkları ve bunuda film sayesinde tüm dünya gördü diyebiliriz. Edward zwick’i son filmi last samurai’de hayli beğenmiştim, ve bu projeyide gerek yönetmen gerek konusu ve birbirinden yetenekli oyuncuları nedeniyle bir süredir takip ediyordum. Gerçektende beklediğime değer, enfes müzikleri ve başarılı oyunculuklarıyla film bütün olarak muhteşem. Leonardo di caprio gayet iyi bir performans göstermiş aslında son haftalara kadar the departed ile en iyi erkek oyuncu adayı diye pazarlanıyordu. Oyuncular birliği(SAG) adaylıklarında ise the departed ile yardımcı erkek, blood diamond ile en iyi erkek oyuncu adaylıkları aldı. Bir çok oscar sitesi the departedi gösterirken blood diamond ile aldığı adaylık aslında hepimizi şaşırttı. Sonuç olarak yinede yıl içinde gösterdiği iki önemli performanstan herhangi birinin görmezden gelinmediğine sevinmek gerek. Jennifer connelly hiçbir zaman vazgeçemeyeceğim oyuncular arasındadır, müthiş bir yetenek ve inanılmaz bir çekiciliği var. Onu daha sık projelerde görmek istiyoruz, son filmi reservation road ile sanırım kasım aylarında tekrar izleme fırsatı bulacağız. Djimon hounsou’da son zamanlarda bir çok başarılı işlerde yer aldı, In america ile 2003 de yine en iyi yardımcı erkek oyuncu adaylığı aldı. Filmdeki performansını beğendiğimi belirtiyor ve yeni projelerinde aynı başarıyı göstermesini umuyorum.Filmin teknik yönüde oldukça iyi, kurgusu gerçekten muhteşem, görüntü yönetimi ve J.N Howard imzalı bestelerde inanılmaz derecede etkileyici...Eğer filmi izledikten sonra elmasa hala önem veren bayanları kınıyorum diyorsanız, sizi yaşadığınız çevreye dikkatle bakmanızı öneririm o zaman belki sierra leone’den çok daha ilginç olayların döndüğünü görebilirsiniz.

iyi oyunculuklar bezeli izlenilmesi gereken bir film 4/5

...en son "Son Samuray" ile gönüllerimizi fetheden Edward Zwick'in bu son filmi, Siera Leone'deki iç savaş sırasında ailesini kurtarmak için bir paralı asker olan Danny'le iş birliği yapmak zorunda kalan balıkçı Salomon'un hikayesinin karşımıza getiriyor. Zwick daha ilk dakikasından itibaren seyircisine öyle bir görsellik sunuyor ki kayıtsız kalmamak imkansız. Doğayı çok iyi kullanıyor, çatışma sahnelerinde belgesele yakın bir gerçeklik yakalıyor. Filmin kötü adamlarını karikatürize etmekten kaçınıyor ve kıtada yaşananları insanın içini burkan bir gerçeklikle sunuyor. Bugüne kadar birçok dikkat çekici yapımla aklımıza kazınan Djimon Hounsou, rol yapmadan adeta en doğal haliyle yaşarcasına oynuyor ve "Amistad" ve "In America"daki performanlarının ardından bir kez daha kendine hayran bırakıyor. Di Caprio'ya gelince... Bebek yüzlü imajından kurtulmak için çok çırpınan aktör, artık bu filmin ardından rahatça söyleyebiliriz ki 'olmuş'. "The Departed"da kendine hayran bırakan ve döktüren Leo, burada iyi bir aktör olduğunu cümle aleme kanıtlıyor adeta. 2.5 saate yakın süresine rağmen bir dakika da olsa aksamayan, sarkmayan bir film bu... (8/10)

özellikle Leonardo di Caprio'nun artık titanic'teki tıfıl olmadığını gözler önüne seren filmlerden birisi olmuş. aynı zamanda bu olayın evveliyatını da anlatan ilginç bir belgesel izlemiştim, ki aynı olayın ekseriyatında ilerlemekte. Yani senaryo, gerçeklerle tamamiyle örtüşüyor. Her ne kadar amerikanvari sahnelerle de kimi zaman film boğulmuş olsa da, film 2 saatlik süresi boyunca, hemen hemen hiç sıkmadan, izleyicisine sadık bir şekilde sıkmadan bitiveriyor.

Bir de, artı puan olarak Djimon Hounsou var. Özellikle elinde kürekle, zenciye dalacağı sahnedeki oyunculuğu ne oyunculuktur be kardeşim dedirtti izlerken. Jennifer Connely'de kimi zaman iğreti durmuş, hani sanki sonradan eklenmiş, normalde senaryoda ilişkisi yokmuş gibi bir havası var, ama yine de bağlantı açısından iyi bir rol verilmiş kendisine..

kısacası, milyon dolarlar, ya da o da olmadı milyarlarca para yapan elmaslar ve de, akabinde işlenen takıların yapılabilmesi için insanların neleri çektiğini ya da çekmiş olduğunu belgelemek adına iyi yapılmış bir film. Edward Zwick'de özellikle ''mağdur olan, ama sonunda kaancı olan'' kişileri perdeye iyi yansıtabiliyor. (bkz: the last samurai, glory). Bence iyi olmuş, aldığı puan biraz falza olsa da, bir 7,5/10 puan tam yakışır..

Bir elmas uğruna yapılanları izlemek gerçekten etkileyici. Keyifle izlenebilecek bir seyirlik. 9/10

Barda filminin saatini kaçırdığım için gittiğim filmdi Kanlı Elmas... İyiki de gitmişim diyorum. Kim ne derse desin olağanüstü oyunculuklar ve harika bir filmdi.. (her ne kadar Leonardoyu pek sevmesemde yiğidi öldür hakkını yeme demişler..) Filmden çıktığımda tokat yemiş gibiydim. Çünkü gösterilen şey sadece film değildi... Şu an da küçücük çocuklar yıkanmış beyinleriyle güzel geleceklerini mahfederek kimbilir kaç kişinin canını yakıyor?! Ve bu duruma yol açan kaç mahlukatın cebine para giriyor?! Sarsıldım... Mutlaka görün diyorum...

hemen herşeyiyle iyi kotarılmış bir film. fakat sanki dramatik yapısı biraz daha sağlam olsa daha başarılı olabilirmiş gibi düşünüyorum, ama tabi bu olumsuz eleştiri biraz da zorlama kaçmıyor değil, yani iyi film

Filmdeki herşey gerçekmidir bilemiyorum ama işlenen tema gerçek ve insanın hayatının ne kadar önemsiz olduğunu anlıyoruz.Klasik amerikalı genç ve gazeteci,aralarında iyi ingilizce bilen bir yerli..Konu farklı karakterler aynı..10/7..

Amerikan sinemasının kendini ve sürekli aynı konuları tekrarladığını anladığımdan itibaren, uzun yıllardır herhangi bir hollywood filmini izlemiyorum Sonuçta aynı tür kahramanlık hikayeleri, gereksiz içi boş komediler! 'kanlı elmas' filminide bunlardan biri zannetmiştim çünkü oyuncuları ne de olsa hollywood’un ikonlarından 'di caprio' ve 'connelly' oynuyordu. Filmi izleyince ne kadar yanıldığmı farkettim ve söylebilirim ki kesinlik izleyin, kaçırmayın! Konusu tüyler ürpertici, bir çok bayanın (şarkılarda ki gibi) kendi paralarıyla ya da hediye olarak aldıkları 'tek taş'’ın nasıl elde edildiği, oradan kazanılan paranın nerelere gittiği inanın izleyenleri çok sarsacaktır. 'bebek askerlerin' yetiştirlmesi ve yaptıkları katliamlar tüyler ürperticiydi.Henüz evli değilim, sevgilim yok! olsa da ona 'tek taş' alacak param da yok! Ama bildiğim bir şey varsa, şayet birgün birisine böyle bir hediye alcaksam kesinlikle filmin sonunda da belirtiği gibi sertifikalı olmasını şart koşacağım. O şartlarda alırım, sizde öyle yapın.