Hatırlıyorum da, Lise 1 talebesiyken arkadaşlarımla birlikte, o zamanlar kült haline gelmiş olan, Haloween serisinin 3'üncüsünün Video'sunu kiralamış, daha filmin başlarında filmi kapatıp sinirli bir şekilde Video dükkânına geri iade etmiştik, filmin bildiğimiz Haloween serisiyle uzaktan yakından alakası yoktu çünkü adı hariç. Bu anımı sizlerle paylaşmamın sebebi, aynı benzer olayı Hannibal Rising yaşadım, zaten daha önce Red Dragon ve çok bilinmeyen ama daha sonra TV'de gösterilen Manhunter filmiyle zaten Hannibal karakterinin az çok öncesini biliyorduk, yani bu ?prologue?(başlangıç) filmine gerek var mıydı tartışılır. Ancak, hadi yapıldı diyelim, en azından bu filmin diğer bölümlere bir paraleliği olmalıydı bu filmde o da yok tamamen apayrı bir hikâye ve film seyrediyoruz. Güya, Hannibal Lecter aslında Litvanyalımış (!), ailesi ve kardeşi önünde katledilmiş, sonra bir şekilde kurtulup Fransa'ya Japon yengesinin yanına yerleşmiş dövüş sanatları öğrenmiş, yengesine ?ensest? bir şekilde aşık olmuş ve sırf kız kardeşinin intikamı için yamyamlığa soyunmuş, vay be. İddia ediyorum, Hopkins ve diğer bölümlerin yapımcıları bu filmi izlediyse sanırım sinir krizleri geçirmiştir, bir kült olan seri bu kadar aşağılanmazdı sanırım pes doğrusu. Ben bu filmin Yönetmeninin ve Senaristin ?Kuzuların Sesizliği? ve diğer Hanibal Lecter içeren filmleri izlediğini sanmıyorum. Yönetmene ve filmin senaristine bir soru, Hannibal ismi uydurma bir isim değil miydi, Cannibal'ı (Yamyam) çağrışım yaptığı için, bu filmde çocuğun gerçek adı Hannibal da (!?).