En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
Selcuk Genc
Takipçi
314 değerlendirmeler
Takip Et!
4,0
4 Aralık 2006 tarihinde eklendi
insanlar hayatın büyük ölçüde şansa bağlı olduğunu kabullenmekten korkarlar.Tenis maçında topun ağın üstüne dokunduğu anlar olur.Bir an için top ileri gidebilir ya da geriye düşebilir şansınız varsa ileri gider ve kazanırsınız yada geriye düşer ve kaybedersiniz...maç sayısı zekice yazılmış senaryosu ve finale doğru hat safhada yaşattığı gerilimi ile kendini hayran bırakıyor izleyicisine.Woody Allen’dangerçek bir sinema şöleni adeta.Oyuncuların performansı ise dört dörtlük.Hayatımızda şansın bir çok şeyin önüne geçerek neleri değitirebileceğini gözler önüne seriyor bu film.Kaçırmayın derim
maç sayısı ilk elime aldığımda sıkıcıymış gibi duran klasik bir hırs ve yükseliş öyküsü gibi göründü gözüme ama film çok iyi suç ve ceza romanını okurken görünce olayın aynı paralelde ilerliyebileceğini hiç tahmin etmemiştim doğrusu şaşırtıcı bir film müzikler ise olağanüstü..
sinema da izlemek isteyipte izleyemedigim bir filmdi.dvd si cıkınca izleme olanagı buldum ve cok begendim.filmin bana göre en önemli özelligi ise geriliminin müthiş olmasıydı.öyle müthiştiki bir an önce sonunun nasıl bitecegini merakla bekliyosunuz.hayata dair sorgulamaları bir konu üzerine müthiş işlemiş woody allen.filmin sonu ayrıca müthiştiki filmin sahibinin woddy allen oldugunun kanıtıydı.izledigim en iyi filmlerden biri ve bu filmi izledigim icin galiba ŞANS lıyım
Uzun zamandır bir türlü fırsat bulupta izleyemedim bi filmdi sonunda bu gece izledim.Film beklediğimdende güzel çıktı 2 saat süresi ilk başta ne sıkıcı bir film bu izlenimi uyandırsada ben hiç sıkılmadam izledim.gerçekten çok güzel bi film tavsiye ederim.Scarlettin ne kadar güzel olduğunu bir kez daha görmüş olduk.
Scarlett Johansson' a filmdeki Nola Rice karakteriyle en iyi yardımcı kadın oyuncu ödülünü kazandıran (ki kendisi sonuna kadar haketmiş) keyifle izlenilecek harika bir filmdi.
ilginç bir filmdi ama kafama takılanda bir şey var.sonuçta filmdeki karakter nolanın hamile olduğunu polisler nasıl anlamadı?kaldı ki dna testiyle katilide çıkarabilirlerdi.Ama yinede çok güzel filmdi
öncelikle woody allen'ın amerika dışında çektiği ilk film olma özelliğini taşıyor. akıcı olmamasında hiç bir şikayet duymadım hatta, ''aşk''ı ağır adımlar ile anlatıldığını düşünmekteyim. filmin ilk başında geçen dış ses altı çizilecek türdendi. ''bir tenis maçında topun çizgiye yaklaştığı anlar vardır. biraz da şansın yardımıyla top içeri düşebilir ve kazanırsın...ya da ileri gider ve kaybedersin'' ve sonuna çok güzel bağlanmış, hayatın içindeki şans faktörü. insanın bazen para ve alışık olduğu şeyleri bırakmamak adına neler yapabileceği gözler önüne sunuluyor. özellikle jonathan rhys meyers a hayran kaldım. tabi unutmamak gerekende sürekli olarak filmin içinde dinlediğimiz tito beltran / una furtiva lagrima şarkısı...
İzlediğim en iyi filmlerden bir tanesi. Bazı yönler eksik kalsa da, şans faktörü üzerine yapılmış en iyi film diyebilirim. Bu arada Scarlett Johansson güzelliği ile '' filmi bırak bana bak'' diyor. Size tavsiyem hem filme hem de Scarlett Johansson a bakın.
bence harika bir fılm kurgu oyunculuk hepsi cok guzel woody allen ın tarzının dısında olan bir film ama seyretmeye deger bir konu ozellikle fınali cok etkileyici ..
filmin ismi ne alaka diyordum,seyrettim alakası varmış ki öyle bir sahne varki akıllara durgunluk veren cinstten.filmi koparan anlamını sağlayan wayt dehşet dedirten hoş bir sahne.bence tam seyirlik güzel bir film.
woody allen çok sevdiğim bi yönetmen değil ama bu filmi çok hoşuma gitti açıkçası..özellikle filmin başında topun fileye çarptığı sahneyle filmin sonlarında yüzüğün demire çarptığı sahne arasındaki bağlantı çok hoştu bence..genel olarak oyunculuklar da iyiydi ve crash yerine senaryo oscar'ını hak edicek kadar da iyi bi senaryoya sahipti.benim gibi woody allen'a şans vermek isteyen kesim özellikle izlesin, pişman olmıycaklardır büyük ihtimalle..
woody allen yine bizi karakterlerle başbaşa bırakmış.para,hırs,aşk gibi alışılagelmiş şeyleri enteresan bir şekilde karşımıza sunmuş.ayrıca bir yandan da sanki duyguların ne olduğu konusunda bir araştırma yapmış.onun kendine ait diline alışmıştık ama böyle bir işin altından da başarıyla kalkmış.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.