Hesabım
    Şiddetin Tarihçesi
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    4,0
    Çok İyi
    Şiddetin Tarihçesi

    Cronenberg’i Ararken...

    Yazar: Serdar Kökçeoğlu

    David Cronenberg, bir proje gibi yürüyen, kimi zaman sıçrama yapan, kimi zaman geri adım atan ve genellikle bedenin dönüşümleriyle simgeleşen filmlerini 20. yüzyılın sarsıcı metinlerinden seçerken, kendi konusu ile Burroughs, Ballard gibi büyük yorumcular arasında köprü kuruyordu. Fakat sineması ile ilgili çözümlemelerin çeşitliliği ve fazlalığı bu projenin önemine vurgu yaptığı kadar henüz gelişmeye de devam ettiğini ortaya koyuyor.

    Çarpışma, Çıplak Şölen ve en son bedeni teknolojik gerçekliklerin bir aracı olarak ortaya koyan Varoluş ile bu projeyi geliştirdikten sonra ara vermiş ve karşımıza Örümcek ile çıkmıştı. Bir şizofrenin, anı defterinin yardımıyla geçmişin parçalı bulutlu ikliminden gün ışığına çıkışını anlatan Örümcek, Cronenberg sinemasının bir uzantısı olmasa da ele aldığı içsel yolculuk ile yönetmenini tanımlayabiliyordu. Şiddetin Tarihçesi ise özellikle de Simpsons-vari finaliyle dersini tamamlayarak yönetmenin en düz çalışmalarından birisine dönüşüyor.

    John Wagner’in yazdığı ve Vince Locke’un çizdiği grafik roman A History Of Violence geçmişten gelen düşmanlara dersini veren karakterin, serüveni ile birlikte paralel kurguyla geçmişini de ortaya koyuyordu. Biz onun henüz daha çocuk yaşta şiddete neden bulaştığını ve sonra bu karanlık yaşama nasıl veda ettiğini ayrıntıları ile öğreniyorduk. Böylece kitabın filmden daha farklı olan finali de daha anlamlı oluyordu. Bu arada kitapta kahramanın kardeşi Richie filmdeki gibi kendi şatosuna sahip olan bir mafya babasına dönüşmüyor. Düşmanlarının elinde yıllarca işkence görüp en sonunda bütün uzantılarını kaybederek bir et parçasına dönüşen bir kurban olarak karşımıza çıkıyordu.

    Doğrusu kitabı Cronenberg’in çekeceğini ilk duyduğumuzda eksiltilmiş bir beden tasviri sunan bu bölümün etkili olduğunu düşünmüştük. Yanılmışız. Filmde Richie, Hollywood’un çok sevdiği 'kardeşlerin çatışması' temasına uygun olarak kardeşini öldürmek için ayağına çağıran ve avcıyken ava dönüşen bir züppe olarak karşımıza çıkıyor.

    Şüphesiz bir film kaynak kitaba kusursuz bir şekilde bağlı kalmak zorunda değil. Geri dönüş bölümlerinin eksikliği de bir eleştiri olarak öne sürülemez. Fakat filmin sonundaki kardeş kavgasının zayıflığı tamamen geçmişe dair verilen bilgilerin eksikliğinden kaynaklanıyor. Final bizim için önemli çünkü sevişmediği zamanlarda eski defterlerin hesabını sormaya gelen kötü adamları temizleyen bir adamın nereye gittiğini, neye dönüşeceğini merak ediyoruz. Belki en çok da değişmesini bekliyoruz. Ve bize düşen etkileyici bir arınma sahnesi (Tom Stall suyla temizlenirken arkasında beliren evin çekiciliği müthiş!) ve mutlu barbie evine dönüş oluyor.

    Aslında kitabı bir köşeye koyarak filmi izlediğimiz zaman ve bu da bir Cronenberg filmi olduğu için karakterin dönüşümüne dair farklı bir şeyler kurgulayabiliriz. Mesela Tom Stall’un hızlı geçmişine uzak sakin hayatından sıkıldığı için sessizleştiğini düşünebiliriz. Karşısına çıkan intikamcılara gösterdiği hırsın eski hayatına olan yüzleşemediği bir özlemden kaynaklandığını da... Hatta ünlü merdiven sevişmesinde karısının boynunu sıkarak gösterdiği nefreti de buna bağlayabiliriz. Kardeşini görmeye giderken ve büyük evlere olan beğenisini söylerken de neler kaçırdığını iyice fark ettiğini anlayabiliriz. Ve en sonunda, barbie evine dönenin de yeni kimliğinin üzerine çıkan eski katil olduğuna emin olabiliriz. Belki de...

    Filmi biraz çarpıtıp bu şekilde okuduğumuz zaman galiba bir Cronenberg filmi oluyor. Merdivende sevişmenin yarattığı yaraların kurşun yaralarına olan benzerliği dışında başka dersler de vermeye hevesli film; içerdiği yoğun belirsizliğe, çarpıcı şiddete, heyecan yaratmaya çalışan cinselliğe rağmen yönetmenin sinemasına çok uzak. Cronenberg’in çizgi roman çekmeye bu kadar meraklı olduğunu bilseydik, ona Ranxerox gibi daha yaralayıcı örnekler önerebilirdik. Tabii izinden giden Chris Cunningham çekmek için daha önce harekete geçmeseydi...

    Daha Fazlasını Göster
    Back to Top