"Pembe Panter" filmine benzer 20 film var.
-
Büyükelçi Han’a yapılan suikast girişiminin ardından Dedektif Lee ile Dedektif Carter, yeniden harekete geçerek Paris’e doğru yola çıkarlar. Bir Fransız kadınını koruyacaklardır. Lee, Birleşmiş Milletler ile gizli toplantılar yapar. Ancak kendisinin Kenji adındaki Çinli bir suçlu ile de mücadelesi aracılığı ile ... -
Sanat koleksiyoncusu görüntüsü altında türlü illegal işler yetenekli sahtekar Charles Bonnet'in başı derde girer. Kızı Nicole, babasının başının derde girdiğini ve bu nedenle hapise düşebileceğini öğrenince Cellini'nin Venus heykelini yakın zamanda önemli bir sergiye ev sahipliği yapacak olan Kléber-Lafayette Müzesi'ne ... -
Charlie, Paris’ten arayıp Fransız güzeli Juliette’e aşık olduğunu itiraf ettiğinde nişanlısı Kate, onu geri kazanmak için uçuş korkusunu yenip Paris’e gelmeye karar verir. Uçakta yanında oturan Luc, her ne kadar gizlemeye çalışsa da aslında bir hırsızdır ve çaldığı mücevherleri Kate’in çantasına saklar. ... -
Sonbaharda evlenecek olan Amerikalı nişanlı çift Gil ve Inez, Inez'in babasının iş gereği Paris'e gelmesini fırsat bilip, küçük bir tatil için bu gözde Avrupa şehrinin yolunu tutarlar. Başta her şey eğlence dolu bir Avrupa kentini gezmekten ibaretken, özellikle damat adayın Gil'in Paris caddelerinde gece yarısı yaşadığı ...
-
Bugüne kadar gelmiş geçmiş en iddialı soygunlardan birini gerçekleştirerek Las Vegas’ta üç kumarhaneyi birden soyan Danny Ocean’ın çetesi bir kez daha iş başında. Şimdi tamamlamaları gereken yeni bir iş var. Ellerine geçen paranın yeterince tadını çıkartacaklarını sanırlarken birilerinin başka planları vardır. Terry ...
-
Woody Allen’in ilk müzikal deneyimini gerçekleştirdiği film birçok ünlü oyuncuyu bir araya getiriyor. New York’da yaşayan ilginç ve büyük bir ailenin romantik ilişkileri, aşkları ve ayrılıklarını konu eden filmde Allen, oyuncularını profesyonel dansçı ve şarkıcılardan seçmemiş. Çünkü doğal olarak oyuncularının ...
-
Sabrina, Amerika’nın en zengin ailelerinden Larabee’lerin şöforü Fairchild’ın kızıdır. Çocukluğundan beri, ailenin lüks davetlerine katılmış ama tabi ki kim olduğu kendisine hatırlatılacak şekilde muamale görmüştür. Buna rağmen ailenin çapkın küçük oğlu David’e de gizli ve platonik bir aşk duymuştur.Sabrina ...
-
Andy McDermott, yakın arkadaşları Brad ve Chris'le birlikte Paris'e gezintiye çıkan genç bir Amerikalı turisttir. Eyfel Kulesi'nden aşağı bungee-jumping yapmaya hazırlandığı esnada kuleden atlayan bir kız görüntüsüne tanık olan Andy, gördüğü şeyin gerçekliğine karar veremez. Aynı gece Club de la Lune isimli bara ...
-
Paris’te İki Gün, iki yıldır birlikte olan Marion ve Jack’in İtalya tatiline çıkmalarını, dönerken Paris'e uğramaları ve orada Marion’un ailesiyle geçirdikleri iki günün hayatlarını nasıl değiştirdiklerini anlatıyor.Marion’un, çiftin cinsel yaşamlarına dair bile yorum yapmaktan çekinmeyen ailesi ve olur olmadık ...
-
Artık emekli olmuş bir CIA ajanı olan Bryan, eski yeteneklerini yeniden hayata geçirmenin derdine düşmüştür. Zira, görüşemediği kızının kaçırılışını, cep telefonu bağlantısında hiçbir şey yapamadan dinleyen bir babanın durumundan daha kötü ne olabilir? Kâbus gibi bu durumu tersine çevirmek için Bryan harekete ...
-
Bir şair olan Christian, sık sık ziyaret ettiği bir gece kulübü olan Moulin Rouge'daki dansçılardan bir tanesine delicesine aşık olur. Ancak ortada büyük bir sorun vardır. Zira oldukça kıskanç bir karakter yapısına sahip olan bir Dük de, aynı kıza sırılsıklam aşıktır. Artık ortada müzikal tonlara çalan ve başlamak ...
-
2. Dünya Savaşı sırasında, Paris'te yaşayan Jerry hayatını ressamlık yaparak sürdürmeye çalışmaktadır. Üst sınıf zengin ve yaşlı bir kadın olan Milo'nun himayesine aldığı Jerry, Lise adında genç bir Fransız kadına aşık olur. Fakat ortada iki büyük problem vardır Milo da Jerry'ye hayrandır ve onu kimseyle paylaşmak ...
-
Nev-i şahsına münhasır sinemacı Woody Allen'a takıntılı olan bir eczacı düşünün. Alice, Allen'ın tüm filmleri ezbere bildiği yetmezmiş gibi, yönetmenin kendisini de kafaya takmış haldedir. Bir gün 'şans eseri' Victor adında orta yaşlı bir adamla tanışır ve Vicyor'ın hayatında hiç Woody Allen filmi seyretmediğini ...
-
Paris ve aşk! Birbirinin ayrılmaz bir parçasıymışçasına belleklerde yer eden bu ’ikili’, 20 usta yönetmenin kamerasından, 20 farklı aşk ve Paris hikayesi ile beyazperdeye yansıyor.Dört yıl süren bir emeğin çalışması olan film, birbirinden usta yönetmenleri ve oyuncuları biraraya getiriyor. Aşka ve Paris’e oldukça ...
-
Dünya sinema tarihinin en şamatalı, şamatalı olduğu kadar popüler ancak günümüzde aynı zamanda bir kült statüye erişme başarısı da gösterebilmiş ender serilerden birisidir Pembe Panter. Beyazperdede ayrıksı bir figür hem de bir çizgi karakter olan delişmen kahramanımız Jacques Clouseau, amirlerini, dostlarını ve ...
-
Georges Duroy, beş parasız ama yakışıklı, bekar ve oldukça çekici bir askerdir. Yoksul hayatından kurtulup zengin Paris sosyetesi içine girmeye kararlı olan Duroy, bunun en kolay biçimde asilzadelerin eşlerini baştan çıkartarak mümkün olduğunu keşfeder. Başta kendisini himayesine alanların eşleri olmak üzere genç yaşlı ...
-
Nora Wilder yalnız ve henüz aşk ile buluşamamış bir kadındır. İçindeki korkular ve kuşkular onun, gerçek bir aşkı kucaklamasına engel teşkil etmektedir. Arkadaşı Audrey’nin son derece başarılı sayılabilecek ve mutlu bir evliliği vardır. Nora bir yandan onu izlerken ve diğer yandan da annesinin, kendi durumundaki ...
-
Filmde bir kadının eşi ölür ve o andan itibaren kadın, ölen kocasına ait bir parayı bulmak için çırpınmaya başlar. Paris’te yaşayan bu Amerikalı kadına bir yabancı yardım eder. Ortada çeyrek milyon dolar söz konusudur ancak bunun bir de bedeli vardır. Dul kadın, kocasının parasının yerini ararken mecburen, onun ...
-
Michel Poiccard (Jean-Paul Belmando), Marsilya’da bir otomobil çalar ve yolda bir polis öldürür. Paris’te Champs Elysées’de New York Herald Tribune gazetesi için stajyerlik yapan genç Amerikalı Patricia’yı (Jean Seberg) bulur. Daha önce bir kaç gece birlikte olmuşlardır.Bir yandan Michel polis tarafından aranırken eski ...
-
Benjamin Ballon Paris'in sosyetik kişilerinden biridir. Ancak bir gün cesedi bulunur. Yanında ise hizmetçisi olan Maria Gambrelli vardır. Jacques Clouseau, artık geçkin olan yaşına rağmen bu esrarı çözmek üzere göreve atanır. Clouseau, güzeller güzeli Maria'dan etkilenmiştir ve bu göreve konsantre olmasını fazlasıyla engellemektedir.
