herksin beğenebileceği bir film değil, bir kere konuşma pek yok filmde, sonra ağır ilerliyor. ancak yine de sinema sevenlere göre değişik bir tecrübe olabilir. ancak ben içim acıyarak izledim, çok üzüldüm gilles'in karısına.
konu sıradan,oyunculuk tek kelimeyle harika gills'in masada otururken sinir krizi geçirdiği sahne ne kadar da inandırıcıydı...özellikle elisa rolündeki(gills'in karısı) aktrist iyi bir performans sergilemiş.film sanatsal açıdan süper ne denir ki başka...
çoook basit,yüzeysel olacak yorumum oyunculuk,konunun ele alınışı,filmin sonu her ama herşey insanın sabrını zorlayan bi film.son bumuydu dedirten ancak şaşkınlıktan değil hayalkırıklığındn dolayı
filmi mukemmel yapan, hayalci, gerçekle alakası olmayan amerikan filmlerinin aksine gerçek hayatı oldugu gibi, iyi oyunculukla fazla abartıya kaçmadan sunması.... Film bence cok guzel ama istanbulda sadece 3 sinemada oynaması cok yazık. Filmdeki yaşanan olayları gerçeği yakınıyla etrafımda yaşayan bir çok kişide gordum ama filmde bazı yerleri bana kalırsa abartıydı. Mesela kadının kocasını kendisini aldattığını (özellikle kızkardeşiyle)duydugunda verdiği tepki, ve de ona yardım etmesinin mumkunu yok, hiç bir kadın yapmaz!!! Onun haricinde başrolde ki kadın çok guzel oynamış.....
Filmin sonu mükemmeldi. Çok güzel fotoğraflarla dolu bir film bu. Başrol oyuncusu çok etkileyici. Sanki bir oyuncu değilmiş gibi, sanki o farkında olmadan kameraya alınmış gibi oynuyor. Konu sıradan olsa da işlenme biçimi sıradan değil: en sıradan durumlarda bile insan karakteri incelenebilir, sanat söz konusu olduğunda böyle iyi bir şekilde ifade edilebilir.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.