Hesabım
    Tabanca
    Ortalama puan
    3,7
    503 Puanlama
    Tabanca hakkında görüşlerin ?

    89 Kullanıcı yorumları

    5
    19 Eleştiri
    4
    29 Eleştiri
    3
    16 Eleştiri
    2
    19 Eleştiri
    1
    5 Eleştiri
    0
    1 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    theyurdal
    theyurdal

    Takipçi 561 değerlendirmeler Takip Et!

    3,0
    5 Aralık 2020 tarihinde eklendi
    Fena degildi ilk baslarda iyidi sonlarda karistı biraz.
    Ömer Faruk Çavur
    Ömer Faruk Çavur

    1 değerlendirme Takip Et!

    5,0
    16 Kasım 2019 tarihinde eklendi
    bu film nedense kesintileri var ama film hayatımda izledigim en güzel film..bu filmi begenmeyenler kesinlikle anlamamış demektir
    Hüseyin U.
    Hüseyin U.

    1 değerlendirme Takip Et!

    5,0
    26 Ekim 2016 tarihinde eklendi
    Binden fazla film seyretmişimdir. Bu film bende top 10'dadır. Bazı yorumları okudum elim ayağım titredi. Arkadaş başrol oyuncusuna bakınca komedi-aksiyon beklentisiyle izliyor. İki yumruk bir kaç uçan tekme görme hevesiyle falan açıyor filmi heralde :D. Müzikte de hani bazıları Demet Akalın veya Serdar Ortaç dinler ya bazıları da senfoni açıp viski yudumlar. heh siz o beğenmeyenler Demet Akalın dinleyenlerdensiniz. Ya da şu arabesk rap dinleyenlerdensiniz. Hele bir yorumda gözüm karardı ki adam müzikler kötüydü demiş. Ulan sen o çalan parçaya kötü diyebilecek kadar adam mısın? Bak yine sinirlendim. Neyse. Herkesin sevdiği bir-iki film türü olabilir bunu anlarım. Film bana hitap etmiyordu dersen yine anlarım. Ama sen kalkıp 0 Iq seviyenle filme kötü dersen hatta puan vermeye kalkarsan işte o zaman sinirlenirim. Bence ekşi sözlük tarzı sadece belirli kişiler üye olup yorum atabilmelidir. Yaş sınırı falan filan bişiler getirin. Bu gerizekalıların gerizekalı yorumlarını okumak zorunda kalmayalım. Ayrıca film nasıl acaba diye merak eden gitsin ekşiden oksun burdakilerin seviyesi aşırı düşük. Saygılarımla
    Deniz O.
    Deniz O.

    Takipçi 170 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    22 Ocak 2016 tarihinde eklendi
    “En büyük düşman en son bakacağın yere saklanır.” [Julius Caesar]

    Ego...

    Bir çoğumuzun bol bol üzerinde konuştuğu, bildiği bir kavram...
    Ama gerçekten ne olduğunu biliyor muyuz?
    Nasıl ortaya çıktığının farkında mıyız?
    ‘Egom’ derken bile konuşanın ego olduğunu biliyor muyuz?
    Sadece şişmiş ve bariz egoları değil, gizlenmiş saklanmış egoları da görebiliyor muyuz?
    Peki ya aydınlanmış, ermiş, yardımsever, tüm öğretileri bilen melek kılığındaki egoyu?
    İster olumlu gözüksün, ister olumsuz, ego son derece kurnazdır ve hiç bir zaman ölmez; denemeye devam eder... Kilit nokta ise onun farkına varmak ve onunla özdeşleşmekten vazgeçmektir.

    “Savaş kaçınılmazdır sadece erteleyebilirsiniz ancak o da sizin değil düşmanlarınızın yararına olur.” [Niccolo Machiavelli]

    Guy Richie’nin senaryosunu yazdığı ve Luc Besson’un adaptasyonda yardımcı olduğu Revolver filminin konusu ego ve egonun insanlarla özdeşleşmesinin davranışlarındaki etkisini konu alıyor. Muhteşem performansları ile Jason Statham, Ray Liotta ve Vincent Pastore dikkat çekiyor.

    Ego Oluşuyor...

    Ego büyüdükçe ayrı bir kişiliğimizi oluştururken, ‘ben’ demeye başlarız. Bir ben olması için diğerleri olmalıdır. Bu karşıtlığın, ayrımın ve dualitenin başlangıcıdır...

    “Karşılıklı oynanan her oyunda bir rakip ve bir kurban vardır. Mesele ilki olabilmek için ne zaman kurban oluğunuzu bilmektir. Kurbanı kontrol altında tuttuğunu düşünen aslında daha az kontrole sahiptir. Ve yavaş yavaş kendi sonunu hazırlar. Rakibe düşen şey de ona yardım etmektir. Oyun karmaşık hale geldikçe rakip de karmaşık bir hale gelir, karşı taraf çok iyiyse bu kurbanı kontrol edebileceği bir ortama sokar. Ortam büyüdükçe kontrol kolaylaşır. Köpeğe kemik fırlat, zayıf noktalarını bul. İstediklerini sandıkları şeyin bir parçasını onlara ver. Böylece rakip kurbanı yanlış avın peşine takarak dikkatini başka yöne çekebilir. Numara ne kadar büyük ve eskiyse başarmak o denli kolaydır. Bu iki prensip üzerine kuruludur. Kurban o kadar eski olmadığını ve kimsenin kazanamayacağı kadar büyük olamayacağını düşünür. Sonunda rakip sorgulamaya başladığında kurbanın yatırımı sonuçta da zekası sorgulanmış olur. Bunu da kimse kabullenmez; kendileri bile...”

    Zihnin Görevi

    Zihnin temel görevi bizi hayatta tutmaktır. Beden ve zihin geçicidir ve bu dünyada korunmaya muhtaçtır. Bu sebeple zihin güven arar, lakin korkmaktadır. Beynimiz bir tehlike ile karşılaştığında üç seçenekten birini seçer: dövüşmek, kaçmak veya donup kalmak. Donup kalmak beynimizin bilinçli kısmının anlamadığı bir tepkidir... Ve bu tepkiler biriktikçe içimizdeki enerji de kendini öfke ve şiddet olarak göstermeye başlar...

    “Neden artık beni dinlemiyor? Acı hissetmek gerekirdi ama beyin çözemediği bir bulmacaya takıldığı için donup kalmış...”

    Unutmayın, savunmanız gereken bir egonuz yoksa; haklı olma, üstün olma ihtiyacınız kalmaz. Bu da şiddetin sonudur.

    Onaylanma Tutkusu

    Zihin büyüdükçe şunu da keşfeder... Uyumlanma hem bizim yetiştiren ve koruyan ailemizin istediği bir şeydir, hem de grup halinde takılmak hayatta kalma şansını artırmaktadır. Bu sebeple genlerimize sosyal olmak ve diğer insanlarla uyumu olmak kazınmıştır. Bunu devamlı onaylanma ve görülme arzusu takip eder...

    “Kendinizle ilgili bilmediğiniz bir şey vardır, varlığını bile inkar edeceğiniz bir şey... Ta ki bir şey yapmak için geç kalana kadar. Sabahları uyanmanızın tek sebebi budur. Aşağılık patronunuzdan acı çekmenizin nedeni. Döktüğünüz kan, ter ve kan yaşının. Çünkü bütün bunlar insanların sizin aslında ne kadar iyi, çekici, cömert, komik ve akıllı olduğunuzu bilmelerini istediğiniz içindir. Benden ister korkun, ister saygı duyun ama lütfen özel olduğumu düşünün. Bağımlılığımız aynı, hepimiz onaylanmış keşleriz. Hepimiz sırtımızın sıvazlanmasını, küçük hediyeler almayı severiz. Ödülünü parlatan şu rozetli çocuğa bakın. Parılda çılgın elmas parılda! Çünkü bizler sadece maymunuz. Bunu bilseydik böyle yapmazdık. Birileri bunu bizden saklıyor. Ve ikinci bir şansımız olsa şunu sorardık: Neden?”

    Devamı blogta...
    muss66
    muss66

    Takipçi 2 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    22 Haziran 2014 tarihinde eklendi
    Filmin yorum yazacak kadar beni etkilemesi, sevdigim konulara dokunması olabilir.
    Eger sizde Revolver'a uzun süre kayıtsız kalanlardansanız, çok şanlısısınız.
    Çükü hala tüketmediğiniz iyi senaryo, müthiş yönetmenlik ve kaliteli oyunculuklar ile sağlam bir film var.
    Alaşılması zor bir dilde ilerleyen hikayemizde ayrıntıları yakalayarak kendimi anlayanlar tarafına görmek yarattığım egonun bir ürünü olabilir. Tüm yanılgılarımla benim düşüncem:

    spoiler:

    7 yıl bir hücre hapsi yaşamak zorunda kalsaydınız bu sizi nasıl etkilerdi?
    Bolca düşünebileceğiniz zamanda bir iç hesaplaşma hiçte mantıksız durmuyor.
    Bu noktada bizde Jake Green in herşeyden izole 12 inch lik duvarlar arsında
    kafasındaki bu hesaplaşmaya tanık oluyoruz.

    Jake in de herkes gibi korkuları(kapalı kalma korkusu, asansör), hırsları(para), inançları(sam gold), pişmanlıkları(yeğeni ve ailesi) ve süperegosu (tetikçi Sorter) sağ duyuları (avi ve şişko) en büyük düşmanı egosu (Macha) var. Şimdi bu iç hesaplaşmaya bakalım.

    Esaretten kurtulur kurtulmaz kendisini bu duruma düşüren para hırsı ve egosuyla bir savaşa giriyor.
    -Daha onunla (Macha) işim bitmedi.

    Macha kendisine tehdit olarak gördügü bu bilinci ortadan kaldırmak için sorter a başvuryor.
    Yani egonun süperegoya baskısı. Ama sorter ıskalıyor.
    -Şey.. Ben kötü hissettim diyor.

    Sonra avi kardeşler Jake i korumaya alıyor. kan hastalığı yüzünden 3 gün içinde öleceğini anlatıyorlar. Jake in bir ara içerde intiharı düşündüğünü düşünüyorum. Daha sonra arınmak için yaşamı seçiyor ve böylelikle ikinci bir şansı yakalamış oluyor. Araba kazasından (intihardan) sağduyusuna kulak vererk kurtuluyor.

    Avi kardeşlerin ilk icraatları, para hırsını yenmek üzerine. Jake in parasını sağa sola dağıtıyorlar. Zihniyle mücadelede zaman zaman para hırsına yenik de düşüyor. Bir tahsilat esnasında borçluyu öldürmesini istiyor avi. Jake silahı borcluya değil avi ye doğrultuyor ve (silaha dikkat, filmin sonundaki silah değilmi o) diş macunu sıkar gibi tetiği çekiyor.

    Bir ara sorter ego ya başkaldırarak racheli korumak için vicdani bir temizlik yapıyor.

    Sonra sam gold devreye giriyor, kimsenin göremediği ama gold un herkesi gördügü. Machanın dolayısıyla Jake in tanrı korkusu. -Sam gold kimseye 2. şans ve zaman vermez diyor azrail. Macha böylelikle kendi sonuna doğru yol almaya başlıyor.

    Bu arada jake kendini keşfetmeye ve arınmaya doğru yol alıyor. Asansör korkusunu yeniyor. Aslında tanrının zihninin yarattığı bir olgu olduğunu keşfediyor (töbe töbe). Ve finalde bu bilinçle egosunun ölümü olacak tanrı oluyor. Jake yegenini annesiz kardeşini eşsiz bırakan pişmanlığı ile de yüzleşiyor.
    -Yüzüme bak rachel

    Film göreceli bir silah sesiyle (gök gürültüsü) başlayıp bir silah sesiyle sonlanıyor. Düşmanını en son bakacağı yerde kendi zihninde buluyor ve diş macununu sıkar gibi tetiği çekerek egosunu yok ediyor.
    Karanlık geçmişini ve zayıflıklarını arkada bırakarak hapisten çıkıyor. Adam gibi adam oluyor yani:)
    Ogulcan B.
    Ogulcan B.

    Takipçi 236 değerlendirmeler Takip Et!

    3,0
    25 Ocak 2013 tarihinde eklendi
    Açıkçası diğer Guy Ritchie filmlerine göre daha farklı bir yapım Revolver şöyle ki Guy Ritchie filmleri genellikle iyi yazılmış karakterler,olayların birbiriyle güzel bir şekilde bağlanması,esprili bir anlatımın olması vs. fakat bu filmde hem bence diğer filmlerine göre kurgusu sağlam değil hem olaylar pekte şaşırtıcı bir şekilde bağlanmıyor ve bence ciddi bir anlatıma sahip Revolver.Filmi baştan soluksuz falan izlemedim zaman zaman temponun arttığı sahneler iyidi fakat genel olarak baştan sona yavaş ilerleyen ve sağlam diyaloglara sahip bir film fakat diğer Guy Ritchie filmlerine göre zayıf kalmış aslında normal olarak fena değil diyebileceğim bir film fakat Guy Ritchie filmleri arasında biraz zayıf kalıyor.Nedense filmde fazla psikolojik öğeler ekleme çabası var tamam o sahnelerin filme ayrı bir hava kattığı kesin ama bir aksiyon filminde gereksiz olmuş.Zaman zaman temponun arttığı sahneler de gerçekten keyif alarak izledim zaman zaman da sıkıldığımı söyleyebilirim,filmin müzikleri de daha iyi olabilirmiş,kurgu pek iyi değil açıkçası ben hapishanedeki iki kişinin kim olduğunu az çok anlamıştım fakat yine de farklı bir aksiyon filmi diyebilirim.Son olarak ben filmi fazla başarılı bulmadım Guy Ritchie severler izlesin derim herkese hitap eden bir film olarak gözüksede herkese hitap etmiyor.

    6/10
    Spike
    Spike

    Takipçi 112 değerlendirmeler Takip Et!

    2,5
    14 Ekim 2011 tarihinde eklendi
    Filmden beklediğimi bulamadım. Açıkçası konu ve işleyişi daha farklı daha etkili daha tatmin edici beklerdim. Ortalamanın pek üstüne çıkamamış bir film
    l-i-l-a-H
    l-i-l-a-H

    Takipçi 2.129 değerlendirmeler Takip Et!

    2,5
    28 Kasım 2010 tarihinde eklendi
    Ritchie ve Statham ı sevsem de, bu filme ısınamamıştım...
    JeanClaudeVanDamme
    JeanClaudeVanDamme

    Takipçi 1.209 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    21 Eylül 2010 tarihinde eklendi
    Bir kerede anlaşılması güç,ikinci kez izlemeyi gerektiren filmlerden.??Lock,Stock and Two Smoking Barrels?? ya da ??Snatch?? türü bir şey bekleyenlerin hayal kırıklığına uğraması muhtemel.Guy Ritchie daha derin mevzulara dalıyor bu sefer.İzleyenleri iki ayrı uçta yer almaya iten ??Revolver?? için şunu söyleyebilirim ki ; Eğer bu film kötü bir filmse (ki bence değil),ancak ve ancak usta yönetmenlerin çekebileceği tarzda kötü bir film.
    Jet-Li-2
    Jet-Li-2

    Takipçi 89 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    25 Temmuz 2010 tarihinde eklendi
    Midnight Blue arkadaşıma tamamen katılıyorum..Film biraz garipleştirmek we sonunda merak uyandırmak için bence güzel işler yapılmış..Bilmiorm ama bana gerçekten güüzel geldi.810
    non-linear
    non-linear

    30 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    6 Şubat 2010 tarihinde eklendi
    film hakkında kötü yorumlar duymuştum ve bu önyargıyla izledim. ama film hoşuma gitti gayet iyiydi. sıkıcı hiç değildi. insanın egosuna esir olması ve kurtulmasıyla ilgili derin felsefe kavramlarıyla bezenmiş daha dorusu özünde bu felsefeyi işlemiş bir suç-aksiyon filmi. özellikle benim gibi guy ritchi nin tarzını sevenlerin bu filmi beğeneceğini düşünüyorum
    ferdo33
    ferdo33

    115 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    28 Ocak 2010 tarihinde eklendi
    Guy Ritchie hayranları bu filmi beyenir,bencede fena değil hatta şuanki 7,3 puan gerçek puanı.
    Merakımdam soruyorum filmin sonunda mı sizde anladınız yoksa ortalarda mı anladınız gizemli kişileri :)
    hatice-kucukafacan
    hatice-kucukafacan

    1 değerlendirme Takip Et!

    1,0
    11 Ocak 2010 tarihinde eklendi
    ben bi filme başladım mı bitirmeden bırakmam...ne kadar kötü olursa olsun..ama bu filme dayanamadım.çok sıkıcı.çok kötü bi filmdi.izlemeyen arkadaşlar izlemeyin emin olun bişey kaybetmezsiniz hatta kazanırsınız..
    garland-norlin
    garland-norlin

    34 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    18 Kasım 2009 tarihinde eklendi
    mehmetalp adlı arkadas nietzsche bile bukadar felsefe yapamaz diye bi yorum yapmis.. bu yorum beni gercekten güldürdü:) kendisine tesekkür ediyorum..filimde insan oğlunun içindeki kendi tanrısı olan ego kavramı konu alınmış ve çok kaliteli bi yönetmen olan guy ritchie nin sanatı ile ortaya mükemmel bi filim çıkmıştır.. tıpkı nietzsche nin de dediği gibi bu filim tanrıyı öldüren bi filimdir..:):) bu filim sadece guy ritciheye yakışır tarzda başka hiç bi yönetmenin yapamayacağı türde nadir bi filim.. beğenmeyen arkadaşlar olacaktır tabiki ama dünyanın en iyi eleştirmenleri bu filimi ayakta alkışladılar.. benim bu filime olan hayranlığım ise uzun yıllar sürecek bu kesin.. çünkü her izlediğimde ayrı bi ayrıntı yakalıyorum yeni bişiler öğreniyorum farklı tatlar alıyorum.. başarı ayrıntıda gizlidir ve guy ritchie güzel bi bulmaca hazırlamış bize.. keyfini cıkarabilmek lazım...
    erzincansporlu
    erzincansporlu

    Takipçi 306 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    10 Kasım 2009 tarihinde eklendi
    Ben beğendim.. Farklı bir tarzı olan bir film.. Jason Statham zaten marka oldu. Oyunculuğu çok iyi değil ama, yerinde durmuyor :)
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top