Hesabım
    Sürüsüne Bereket
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    2,0
    Yetersiz
    Sürüsüne Bereket

    <b>Sürüsüne Bereket</b>

    Yazar: Misafir Koltuğu

    Tom Baker, Illinois'in küçük bir kasabası olan Midland'de lise takımının koçluğunu yapmaktadır. Ama sadece yönetmek zorunda olduğu lise takımı değildir. Evde de gayet geniş bir takım vardır. Günümüz Amerika'sında aile başına çocuk ortalaması 1,87 iken, Baker ailesi 12 çocuğa sahiptir. Tom ve Kate Baker, çocuklar ne kadar fazla olursa onlara bakmanın daha kolay olacağına inanmaktadır...

    Kate, anılarından derlediği yazıları New York'ta ki bir yayıncıya göndermiştir. Yayıncı kitabın basılacağını ve gerekli bir kaç işlem için 2 günlüğüne New York'a gelmesi gerektiğini söyler. Tabii bu aynı zamanda evin tüm işlerini Tom'un üzerine yıkmak demektir. Neyse ki birbirlerine fedakarlıklarını sunmaktan çekinmeyen Baker çifti için bu sorun olmaz. Kate, New York'a gittiğinde ise başka bir sürprizle karşılaşır. Kitabının promosyonu için iki haftalık bir tura çıkması gerekmektedir!

    Kadın için hayat ne kadar kolaylaştıysa da evdeki durum bir felakettir. Tom'un önemli bir maç öncesinde, evin tüm sorumluluğunu da üstlenmesi tam bir kaos yaratır. Çünkü ne doğru dürüst takımıyla ilgilenebilmektedir ne de evdeki canavarlarla. Biri evde biri üniversitede olmak üzere iki takımı birlikte idare etmeye çalışan Tom, sorunu basitleştirecek bir çözüm bulur ve üniversite takımını eve getirir. Karşı komşularının tek çocuğunun doğum günü partisine gitmekten men edilen afacanlar, takımın eve gelmesinden istifade ederek evden kaçarlar ve partiye giderler. Tabii eğlence anlayışları farklı olduğu için doğum günü partisi tam bir cehenneme döner. Filmin başlarında gördüğümüz tatlı kaos bizi ne kadar güldürse de, filmin sonuna doğru durum fazlasıyla tersine dönecektir.

    Yeni Evli filminden tanıdığımız Shawn Levy, tipik bir aile komedisiyle yine hiç şaşırtmayan bir yönetmenlik örneği göstermiş. Yer yer sitcom özellikleri barındıran, yaratıcılık adına hiç bir unsur taşımayan yönetimi, modern amerikan ailesini eleştirmekten de çok uzak ne yazık ki. Herşeyin sabun köpüğü gibi dağılıp yok olduğu, sorunların çabucak unutulup sanki ortada hiç sorun yokmuş gibi yeni sorunların yaratıldığı, bizim açımızdan sıkıcı bir film Sürüsüne Bereket.

    Baba figürü ilk başta, 'ne derse o olur' kıvamında sunulsa bile, annenin gidişinden sonra herşeyin bir anda alt üst olması, otoritenin nasıl bir paylaşıma sahip olduğunun göstergesi. Öte yandan karşı komşularının tek çocuklu bir aile olarak zıt kutba konuşlandırılması, filmde bir kıyas meydana getirmiyor. Aksine davranışları, giyim kuşamları, müzik tercihleri vs. bakımından itici figürler olarak kalmışlar. Dolayısıyla ortaya bir karşıtlık çıkmış ama bu tamamen bizim 12 çocuklu ailenin kaosunu sevimli kılmaya yaramış. Hani nerdeyse 12 çocuk yetiştirmenin 1 çocuk yetiştirmekten daha kolay olduğuna inanacaksınız.

    Filmin tek izlenebilir öğesi tabii ki Steve Martin. Herhalde en sıkıcı filme bile dahil olsa, tebessüm etmemek imkansız. Bir de küçük çocukların yarattığı kaostan hoşlanıyor, "aman iyi ki benim başımda böyle bir bela yok" diyorsanız, değebilir. Bence bu filmin en büyük hatası Türkiye'deki sömestr sezonunu kaçırmış olması.

    Levent Türkan

    Daha Fazlasını Göster
    Back to Top