Ortalama puan
3,8
824 Puanlama
Cehenneme Bir Adım hakkında görüşlerin ?
4,0
19 Şubat 2007 tarihinde eklendi
Bu filmi the cave ile karıştırmayın. çünkü o filim gerçekten korkunç yada gerici değildi. Bu filmde nefes alamadığınızı hissediyorsunuz. film o kadar güzel kurgulanmış ki yaratıklar olmasa bile sizi germeye yetiyor. film baştan sona harika idi. ihanet,çıkar ve hatalar size hadi be dedirttiriyor. 10/7.
4,5
24 Mayıs 2006 tarihinde eklendi
gerçekten adamlar harika film yapmışlar.. filmde kan gövdeyi götürüyor.. uzun zamandır hasretini çektiğimiz türden bi korku filmi....
4,0
28 Temmuz 2009 tarihinde eklendi
Son dönemin en çarpıcı korku filmlerinden biri belki de birincisi.Mağarada klastrofobik atmosferden bolca yararlanıp sinemanın gördüğü en korkunç ve ölümcül yaratıklarla ölümüne hayatta kalma mücadelesini işleyen yapım izleyeni soluksuz bırakıyor.Daha önce izlemediğime yandım.Bu sene devamı niteliğinde ikincisi gösterime giriyor.İzlemeye değer.8/10
4,0
30 Kasım 2008 tarihinde eklendi
Filmin yaşattığı ortam mükemmel. Gerçekten de buna sadece bir yaratık filmi diye bakılmamalı. Filmin vermek istediği mesaj çok daha farklı, yaratıklar ise o mesajı vermek için seçilmiş bir ayrıntı sadece. İzlediğim en iyi gerilim filmlerinden biriydi. Hafızamda yer etti. İzlenmesini kesinlikle tavsiye ederim. Özellikle testere serisini beğenmiş arkadaşlar izlesin, beğeneceklerdir bence.
4,0
13 Ekim 2009 tarihinde eklendi
Bu film bu kadar olumsuz eleştiriyi hiçi mi hiç haketmiyor...İngiliz yönetmen Neil Marshall Dog Soldiers gibi korku filmine yeni bir soluk getiren filminden sonra The Descent de zirve yapıyor...Bir kere film korku olgusunu daha önce hiçkimsenin girmemiş olduğu bir yeraltı mağarasına adeta sizi de sokarak etkisi altına alıyor...O kadar klostrofobik olaydan sonra bu gerilim bile yeter denilecekken bambaşka ve şok edici bir olayla karşılaşılması da adeta izleyeni ürpertiyor...'The Descent' sinemasal estetik açısından müthiş bir film,yok ancak siz sinemayı bir ay çekirdeği gibi zaman geçirme ve zevk aracı olarak görüyorsanız 'bu ne böyle mağara,niye karanlık,bir şey göremiyorum...' deyip durursunuz.
4,0
3 Nisan 2010 tarihinde eklendi
Yapmayın ama yaa bu tarz filimleri neden (korku-gerilim) kategorisine sokuyolar bilmiyorum artık bu filmlerden sıkıldı insanlar neymiş efendim mutasyona uğramış insanlar bence bu filmler olsa olsa (komedi) kategorisinde olmalılar artık baydı bu tarz filmler (sessiz tepe, tepenin gözleri I-II,kurt kapanı.) vs. bunlar birbirinin çakması olan filmler konuları hep aynı bir kaç insan bir mutasyona uğramış insan ordusu arasından kurtulmaya çalışıyor . (Nokta) daha başka bi senaryo bulamadıklarından farklı mekanlarda ama hep aynı konu üzerinden film yapıyolar...
4,0
15 Mayıs 2006 tarihinde eklendi
Uzun zamandır beni geren ilk gerilim filmi. Gerçi filmin ilk yarısı daha merak uyandırıcı bir atmosfere sahipken ikinci yarıda görülen kanlı ve iğrenç sahneler vardı ki, bazı noktalarda cidden abartmışlar iğrençliğ dedirtti. Ama sonuç olarak hikaye iyiydi ve efektler yardımı ile insanı etkilemeyi başarıyordu. Sanırım bu filmden sonra klostrofobi sahibi olabilirim. Özellikle gece, evde ve tek başına izlerseniz ışıkları kapatmadan uyumaya çalışmanız mümkün. Ayrıca filmin sonunu beğendim, hiç de klişe değil. Bir baş yapıt olmasa da, korku-gerilim türünden hoşlananların severek izleyeceği bir film bence..
4,5
27 Nisan 2010 tarihinde eklendi
Bir önceki kült statüsüne ulaşmış, izleyenlere farklı bir korku-gerilim sunan, yönetmenin ilk filmi olan "Dog Soldiers"tan sonra Neil Marshall korku-gerilim sinemasına daha çok ses getiren bir filmle geri dönüyor. "The Descent" topladığı birçok önemli ödülle ve sinemaseverleri ikiye bölmesiyle tüm dikkatleri çekti. Kişisel fikrim olarak İngiliz yönetmen, son yılların en etkili korku filmini çekmiş.

Pek de uzak olmadığımız bir hikayeye sahip film. Bu eksiği, yenilikçi tavrıyla kapatıyor ve film boyunca izleyenlere bunu unutturuyor. Birçok benzer türdeki filmde seks objesi olarak kullanılan bayanlar bu filmde gerektiğinde vahşileşen, ölüm kalım savaşında sadece kendilerine düşünen kişiliklere bürünüyorlar. Filmdeki karakterlerin hepsinin bayan olması ve böyle kullanılması filmin farkını ortaya koyuyor. Neil Marshall'ın film boyunca oluşturduğu klostrofobik atmosfer ve teknolojiden yardım almadan izleyenlere gerilimi sunması, filmin başarısındaki en büyük etken. Filmin görüntü yönetiminin de itinalı bir çalışmanın ürünü olduğu belli. Filmin büyük bölümünün geçtiği mağaradaki renkler ve ışık kullanımı ürkütücülüğü artırmış. Ortalarına doğru ortaya çıkan "gollum"u andıran yaratıklar filmin korku güdüsünü daha da artırıp, filme ayrı bir renk katmış. Bu yaratıkların Yüzüklerin Efendisi serisindeki gollumu andırmasında bir çalıntı söz konusu olamaz, zira gollumun da mağaralarla alakası vardı ve J.R.R. Tolkien'in İngiliz bir yazar olması da her şeyi açıklar nitelikte. Sanıyorum, Marshall iyi bir gönderme yapmış. Filmdeki göndermeler bununla da sınırlı değil, özellikle yönetmen türün klasiklerine bol bol saygı duruşunda bulunuyor. Düz bir gerilim-korku filmi değil "The Descent" sadece gerilimi sağlayıp biten filmlerden değil. Karakterlerin bilinçaltına bolca yolculuk yaptırıyor ve aralarındaki rekabete oldukça yakından tanık oluyoruz. Filmin anlatımı, sorunlar yaşadığından arkadaşlarının mağara gezisinin sorunlarına bire bir geleceğini düşündüğü Sarah'ın üzerinden gidiyor. Kapana sıkışmışlık hissinin bu karakterin üzerine yoğunlaşılması filmin gerilim dozajını gelebilecek en yükseğe taşıyor. Marshall, özellikle final kısmındaki sürpriz ile son dönemin en etkileyici filmlerinden birine imza attığını perçinliyor. Bir korku-gerilim filmine göre oldukça başarılı oyunculuklara da sahip "The Descent." Karakterlerine oturmuş oyuncu seçimi ve de başarılı oyunculukların olması son yılların en etkili korku-gerilim filmi diye tabir ettiğimiz bir film için de fazla şaşırılmayacak olsa gerek.

Görmeye alışık olduğumuz bir hikayeyi üstün sinemasallıkla, ustaca kotarmış Neil Marshall. Ve karşımıza daha şimdiden kült film tanımına uyacak son yılların en etkili korku filmi çıkmış. Belki de uzun yıllardır kana boyanmış biri bu kadar hoşumuza gitmemişti. Ne dersiniz.?
4,0
22 Mayıs 2007 tarihinde eklendi
Kesinlikle zamanla değeri katlanarak artacak bir korku filmi.Hatta bir korku klasiği olması ise kaçınılmaz.The descent kapalı yer korkusunu o kadar etkileyici bir şekilde yaşatıyorki koltuğunuzda diken üstünde oturuyorsunuz ve bir sonraki sahnede sizi nelerin beklediğini merak ediyorsunuz.Bir korku filminde olması gereken en önemli şeyi başarıyor the descent seyircisini korkutuyor ama bunu yarattığı atmosfer ile başarıyor ses efektleri sadece yardımcı oluyor buna.Olumsuzluklar zinciri sonucu sinemada izleyemediğim için pişman olduğum ender filmlerden...Bir seri haline gelmesinide çok isterim doğrusu...Arşivlerinizde yerini şimdiden hazırlayın.Ben yaptım...
4,0
25 Nisan 2006 tarihinde eklendi
çok etkilendim açıkçası... karanlık fobisi,sıkışma fobisi,dar alanlar dışında bir anda beliren olaylar ve innaılmaz bir dehşet... belli yerlerde midemi zorladım açıkçası ama kimi zaman geldi sıçradım,kimi zaman geldi gözümü kapadım.. beğendim filmi.. tavsiyede ederim....
4,0
6 Ağustos 2007 tarihinde eklendi
mekan mağara ortam karanlık. bu sebepten film izleyiciyi germekte fazla zorlanmıyor. oyuncular beklenilenin üzerinde performans sergilemiş. bir de kadınlar arasındaki iç çekişme filmi daha da heyecanlı kılıyor. izlenmesi gereken korku filmlerinden.
4,0
24 Şubat 2007 tarihinde eklendi
Son zamanlarda artan garip yaratıklı filmlerden biri daha. Korkutucu olmanın çok çok uzağında ve zaman zaman insanı güldürebiliyor da. Vahşice,sadistçe ölümlerin ve klostrofobik filmlerin sinema seyircisini etkilediğini düşünen yapımcılar artık bu filmlere para yatırmaktan vazgeçmeliler çünkü tadı kaçmaya başladı. Arasına karbon kağıdı konulmuş gibi birbiri ardına kopya filmler izlemekten çok sıkıldım. Bu kadar vasat bir filmin bu puanı alması ise çok düşündürücü!
4,0
1 Nisan 2007 tarihinde eklendi
film izlenmeye değer... ve korkudan çok insani güdülerin dışa vurumu diyebiliriz temeya
4,0
28 Ocak 2007 tarihinde eklendi
film gercektende cok iyiydi bir kere sonunu görünce evet bu dedim farkıyla fark atıyor yani
4,5
19 Nisan 2007 tarihinde eklendi
Film çok iyi bir gerilim filmi, kurgu oldukça iyi oluşturulmuş. Sahneler, kamera kullanımları açılarda oldukça iyi. Gerilmek isteyenlere, usataca yapılmış ve baştan sona gerim gerim gerilim yaratan bir gerilim filmi. Final biraz zayıf kalmış ama ona rağmen sevdim. Gectigimiz yilin en iyi korku filmlerinden , izleyin derim = )
Daha Fazlasını Göster