Ortalama puan
4,2
138 Puanlama
Ran hakkında görüşlerin ?

26 Kullanıcı yorumları

5
11 Eleştiri
4
11 Eleştiri
3
3 Eleştiri
2
1 Eleştiri
1
0 Eleştiri
0
0 Eleştiri
5,0
18 Temmuz 2024 tarihinde eklendi
Filme uzundu, sıkıcıydı gibi şeyler yazanlar gitsin hollywood gişe filmi izlesin. 2 saat 40 dk boyunca nefessiz izledim. Tam bir şaheser.
3,0
23 Nisan 2020 tarihinde eklendi
İnsanoğlu; ağlamaya doğarken başlar, yeterince ağladığında ise ölür.... gibi güzel sözlerin bulunduğu ve insanoğlunun hırsları, hataları, kinleri üzerine kurulu mesaj verme gayreti içinde olan bir Akira Kurosawa filmi. Savaş sahneleri durağanlığı kısmen canlandırsa da genel anlamda durağan bir film.... 6/10
3,5
21 Mayıs 2015 tarihinde eklendi
Uzun zamandır izlemek istiyordum bugüne kısmetmiş.Hayatın gerçeklerine dair etkileyici bir yapıt.İnsanların iç yüzünü görmek ve karakterlerini bulmak aslında çok da zor değil.
3,0
21 Mart 2015 tarihinde eklendi
iyi bir film fakat gereksiz uzatılmasından dolayı bir süre sonra sıkmaya başlıyor 6/10
2,0
22 Eylül 2012 tarihinde eklendi
Samimi söylüyorum; bitmesi için can attım. Süresi çok uzun ve bana kalırsa yalnızca biraz baş kısımları biraz da final kısımları fena değil. Gereksiz uzatıldığını, sürenin hikaye üzerinde verimli bir şekilde kullanılamadığını ve bunun sonucunda genellikle sıkıcı bir film ortaya çıktığı kanısındayım. Kurosawa'nın en beğenmediğim filmiydi. Filmin ana teması dikkat çekici aslında (Kral Lear). Belki de ben beklentileri çok yüksek tutmuşumdur filmden önce, bilmiyorum.
5,0
2 Ağustos 2011 tarihinde eklendi
Çok etkileyici bir epik drama. Mutlaka izlenmeli.
Repliklerde insanlığa dair çok güzel tespitler var
5,0
5 Ocak 2011 tarihinde eklendi
Kurosawa hayranlarına...
4,0
28 Kasım 2010 tarihinde eklendi
izlenilebilir 10/8
5,0
11 Haziran 2012 tarihinde eklendi
DÖRT DÖRTLÜK kendinizi bir tyatro izlerken düşünün şapka çıkartıyorum Japon sinemasının imparatoru unvanına sahip Akira Kurosava 1910 yılında yedi çocuklu bir ailenin son çocuğu olarak Tokyoda dünyaya geldi. Babası askeri okulda öğretmendi.Sakin bir çocukluk geçiren Kurosavanın bu dönemde etkilendiği en önemli kişi bir benşi (sessiz film döneminin Japonyasında film anlatıcısı) olan en küçük ağabeyi Haiko idi. Onun önerileri doğrultusunda birçok sinema klasiğini izleme fırsatı bulan Kurosawa, resim ile de uğraşmaktaydı. Ağabeyinin erken yaşta intiharıyla büyük bir sarsıntıya uğrayan Kurosawa bir süre sonra PCL yapım şirketinde yardımcı yönetmen olarak sinemaya başladı. Hidesuke Takizawa, Kajiro Yamamoto, Mikio Naruse gibi dönemin tanınmış yönetmenlerinin asistanlığını yapan Kurosawa, ilk filmi Sugata Sanjiroyu (Büyük Judo Efsanesi) 1943 yılında yönetti.Ardından çevirdiği Içiban Utsukuşiku (En Güzel; 1944), Tora No O Wo Fumu Otokotaçi (Kaplanın Kuyruğuna Basanlar; 1945), Vaga Seişun Ni Kuinaş (Gençliğime Hayıflanmıyorum; 1946), Yoidore Tenshi (Sarhoş Melek; 1948), Nora İnu (Kuduz Köpek; 1949), Shubun (Skandal; 1950) gibi filmlerle Japonyanın en önemli film yönetmeni konumuna geldi.Onu Batı dünyasına tanıtan film, Venedik Film Festivalinde en iyi film ödülünü alan 1950 yapımı Raşomon olur. Bir haydutun ormanda bir samurayı öldürüp karısına tecavüz etmesi sonrası, haydutun, samurayın, tecavüze uğrayan kadının ve tüm bunları izleyen oduncunun olayı farklı açılardan anlattıkları film, gerçeğin görece bir kavram olması üzerine etkileyici bir yapım idi. Yeni çekim ve anlatım teknikleriyle Kurosawaya uluslararası düzeyde de başarı getirdi.Sonrasında, Dostoyevski uyarlaması Hakuçi (Budala; 1951), İkiru (Yaşamak; 1952), Shichinin no samurai (Yedi Samuray; 1954), Şekspir uyarlaması Kumonosu Jô (Kanlı Taht; 1957), Gorki uyarlaması Donzoko (Ayaktakımı Arasında; 1957), Kakuşi Toride No San Akunin (Saklı Kale; 1958), Yojimbo (Koruyucu; 1961), Akahige (Kızıl Sakal; 1965) adlı filmleri yönetti.1940lardan 1960ların ortalarına kadar Kurosawa aynı ekiple çalışmaya özen gösterdi. Fumio Hayasaka müziklerini, Asakazu Naki ise kameramanlığını yaptı. Takaşi Şimura ve Toşiro Mifunede oyuncu olarak Kurosavanın birçok filminde başroller üstlendiler.Kurosawanın çok sayıda filmi Hollywood filmlerine esin kaynağı oldu. Örneğin, Yedi Samuray Yedi Silahşöre , Saklı Kale Yıldız Savaşlarına, Koruyucu ise Bir Avuç Dolar İçine kaynaklık etti.60ların sonunda Tora Tora Tora adlı filmle Hollywooda giden yönetmen, filmi yarım bırakarak ülkesine döndü. 70lerin ortalarında Sovyetler Birliğine giden Kurosawa, Rus bir subayla Moğol bir avcı arasında yüzyılın başında geçen bir dostluk öyküsünü anlatan Dersu Uzala filmini çevirdi. Film 1976 yılında en iyi yabancı film Oskarını aldı .Yönetmenin son dönem çalışmaları olarak Kagemusha (Gölge Savaşçı; 1980), yine bir Shakespeare uyarlaması olan Ran (1985), Yume (Düşler; 1990), Hachi-Gatsu No Kyôshikyoku (Ağustosta Rapsodi; 1991) sayılabilir. Bu filmlerden Ran dört dalda Oskar ödülü almıştır.Akira Kurosawanın Türkçeye çevrilmiş, Kurbağa Yağı Satıcısı adlı AFA yayınevinden basılmış bir kitabı bulunur.
4,5
5 Ekim 2009 tarihinde eklendi
Şiir gibi film. İnanın su gibi akıyor. Akira üstada saygılar. 10/9
4,0
24 Ağustos 2009 tarihinde eklendi
Yıllar önce izlediğim, baba ve oğulları arasında geçen taht ve güç mücadelesi anlatan sinema şaheserlerinden birisi. Zamanında Kurosawa'nın izlediğim ilk filmlerinden birisiydi. Şu anda bulsam tekrar izleyebileceğim bir filmdir. Filmin en güzel yanı -Spoiler- bağlılık ve isyan arasındaki geçişi çok gerçekçi bir şekilde perdeye yansıtmasıdır yönetmenin. Yani filmin ilk başlarında oğulların o hale geleceğini asla düşünmüyorken, film ilerledikçe geldikleri durumu yadırgamıyorsunuz. İki buçuk saatlik bir zaman diliminde bunu aktarabilmek gerçekten büyük başarı. Sinemada ''değişimi'' anlatmak kolay değildir, çoğu zaman ortaya çıkan şey inandırıcı olmaz çünkü, sözün özü ''Baba oğluna bağ bağışlamış, oğul babaya bir salkım üzüm vermemiş'' atasözümüzün Japonya dolaylarından gelen ispatıdır film aslında -Spoiler Sonu- Sinemaseverlerin beğenerek izleyeceklerini düşündüğüm, epik şaheser. Kurosawa sinemasının en iyilerinden.
4,0
14 Nisan 2009 tarihinde eklendi
uzakdoğu sineması pek ilgimi çekmez ama bu film başka.babanın dramı çok etkileyici idi.çok beğendim.
5,0
15 Aralık 2008 tarihinde eklendi
akira kurosawa siyorum başka birşey demiyorum :) ancak bu filmi izlemeden önce diger kültlerden izleyin derim.12 angry man,seven samurai,7.mühür vs vs.çünkü bunu izledikten sonra onları izlemesi daha zor gelebilir..tek kelime ile sinema şöleni
5,0
21 Temmuz 2008 tarihinde eklendi
saygıyla izleyin abartı savaş sahneleri beklemeden ..izleyinbir sandalyede oturup denizi izler gibi.
5,0
14 Temmuz 2008 tarihinde eklendi
Abartıyorum sanmayın tam bir şölen. Aksiyondan uzak fakat sizi ekranda tutamayı başaran bir yapıt. ( Tanrı bizi bizden uzak tutmak için elinden geleni yapıyor)Kurosawanın duayenliği. Ama onun asıl şaheseri The Hıdden Fortress özellikle bu filmi mutaka temin edip izleyin. Her iki esere de 10/10.
Daha Fazlasını Göster