Hesabım
    Geçmişi Olmayan Adam
    Ortalama puan
    4,0
    61 Puanlama
    Geçmişi Olmayan Adam hakkında görüşlerin ?

    13 Kullanıcı yorumları

    5
    2 Eleştiri
    4
    8 Eleştiri
    3
    2 Eleştiri
    2
    1 Eleştiri
    1
    0 Eleştiri
    0
    0 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    Turgay Buğdacigil
    Turgay Buğdacigil

    Takipçi 2.099 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    15 Aralık 2022 tarihinde eklendi
    Senaryosunu da yazan Aki Kaurismäki'nin yönetmen koltuğunda oturduğu “Mies vailla menneisyyttä / The Man Without a Past”; Finlandiya adına aday olduğu "Yabancı Dildeki En Film" kategorisindeki Academy Ödülü yarışını, Almanya'nın adayı "Nirgendwo in Afrika / Nowhere in Africa"ya (2001) yitirirken Cannes Film Festivali'nde kazandığı "(Grand Prix) Jüri Büyük Ödülü" ile yetinmiş olan, inanılmaz absürtlükteki bir "kara mizah (dark comedy)" olarak geliyor karşımıza...

    Gelin isterseniz, ilkini "Kauas pilvet karkaavat / Drifting Clouds" (1996), sonuncusunu da "Laitakaupungin valot / Lights in the Dusk"ın (2006) oluşturduğu; Finlandiyalı sinemacı Kaurismäki'nin "Finlandiya Üçlemesi"nin ikincisi olan bu filme biraz daha yakından bakalım...

    ***

    Film, isimsiz bir adamın "M" (Markku Peltola) trenle Helsinki'ye gelmesiyle başlar...

    Elindeki bavulla, gecenin saat dördünde, Kaisaniemi Parkı'ndaki banklardan birine oturan bu adam "M"; bavulunu, kolunun üzerine koyduğu başına destek yaparak uyuklamaya başladığı an, parka gelen üç serseri (Risto Korhonen, Panu Vauhkonen ve Tom Wahlroos) tarafından soyulmasının yanı sıra beysbol sopasıyla feci şekilde dövülür de...

    ***

    Uyandığında, tren istasyonuna geri dönen kan revan içindeki adam "M"; girdiği erkekler tuvaletinin içinde, yere yığılıp kalır...

    Yaşananlara tanık olan istasyonun temizlik görevlilerinden Lajunen (Vesa Mäkelä), durumu telsizle amirlerine bildirir...

    ***

    Derhal hastaneye kaldırılarak yaşam destek cihazına bağlanan adama "M"; doktor (Aarre Karén) ile hemşire (Eeva-Liisa Haimelin), sabah saat 05:12'de "öldü" tanısı koyarlar...

    Ancak...

    Üstü örtülü bir biçimde bırakıldığı sedyede yeniden uyanan adam "M"; kıyafetlerini de giyinerek hastaneden ayrıldığı gibi, sargılar içindeyken kendini denizin kenarındaki sahile atıverir...

    Yığılıp kaldığı yerde, bu kez yaşlı bir adamca (Kalevi Heinämaa); ayağındaki çizmeler, onun yazlık spor ayakkabılarıyla değiştirilir...

    Yani bir defa daha soyulur...

    ***

    Neyse...

    Kendisinin yerde yatarken gören Nieminen ailesinin iki küçük erkek çocuğu (Anton Peltola ve Joona Karastie), bir kömür ocağında gece bekçiliği yapmakta olan babalarına (Juhani Niemelä) haber verdikten sonra; onların yaşamakta oldukları konteynırdan bozma evde, evin annesi Kaisa'ca (Kaija Pakarinen) yedirilip içirilerek bakım altına alınır...

    ***

    Yavaş yavaş yaraları kapanarak iyileşmekte olan adam "M", kafasına aldığı darbeler yüzünden; ne yazık ki, kim olduğunu hatırlayamamaktadır...

    Gündüzlerini, evin çocuklarıyla iskambil oynayarak ve komşu konteynırdaki akordeoncunun (Jouni Marjaranta) müziklerini dinleyerek geçiren adam "M"; yanlarına sığındığı ailenin babasıyla beraber sıraya girerek, "Pelastus-Armeija" isimli Hristiyan yardım kuruluşundaki Irma (Kati Outinen) ile diğer bir kadının (Tuire Tuomisto) bando (Marko Haavisto, Jukka Teerisaarii, Jyrki Telilä, Jouni Saario) ve koro (Vappu Lysti, Ritva Harteva, Raija Lähteinen, Eeva Penttinen) eşliğinde, insanlara ücretsiz olarak dağıttığı yemek hizmetinden de yararlanmaktadır...

    ***

    Bu yemeklerden birinin ardından, bir kadının (Eira Ritvanen) hizmet vermekte olduğu bir bara, birer bira içmeye giden Nieminen ile adamdan "M" Nieminen; adamın "M" kimliği ile geçmişini sorguladığında, adamın anımsadığı şeylerin tren ile dışarıdaki karanlıktan ibaret olduğunu görecek ve ellerindeki nasırlı yapıdan da bir beden işçisi olduğunu fark edecektir...

    ***

    Derken...

    Misafirliğinin biraz uzun sürdüğüne karar verilen adam "M", kendini "tanrının kırbacı" olarak nitelendiren özel güvenlikçi Anttila (Sakari Kuosmanen) tarafından; tamamen yasa dışı bir şekilde ve sadece rüşvetten ibaret miktardaki bir aylık kira karşılığında, bir kış önce donarak ölmüş olan ve resmen bir viraneyi de andıran Erikson'un konteynırına yerleştirilecektir...

    ***

    Ertesi sabah...

    Adamın "M", Erikson'dan kalma işe yaramaz döküntüleri dışarı çıkartarak içini deniz suyu ile temizlediği konteynırın elektriği de; Anttila'nın gönderdiği elektrikçinin (Antti Reini) teknik desteğiyle, elektrik direğinden kaçak hat çekilmek suretiyle bağlanır...

    Dakika 26...

    Vizyona girdiği yıl sinema salonunda izlediğimiz filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; katı kurallarla şekillendirilmiş mevcut hukuki "üst yapı" düzenine ilişkin, son derece sağlam eleştirilerinde yapılmakta olduğu 71 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...

    Keyifli seyirler,
    kuzularynsessizli-i
    kuzularynsessizli-i

    Takipçi 804 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    17 Eylül 2010 tarihinde eklendi
    Aki Kaurismäki yine yapmış yapacağını. Böyle gözardı edilmiş güzel filmlerde var, araştırın izleyin, müthiş bir filmdi...10/10Hakkında uzun bir yazıyı hakeden bir film...
    The-Director
    The-Director

    Takipçi 43 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    13 Kasım 2006 tarihinde eklendi
    Kendisine has mizah anlayışı ve yine kendisine özgü ağır temposuyla hafıza kaybının şekil verdiği bir hayatı daha önce fazla değinilmemiş bir taraftan anlatıyor ve insana sıcacık , zevkli mi zevkli bir öykü sunuyor.Oyunculardan birkaçının performansı çok donuk olsa da Kaurismaki yine de filmi kurtarmasını biliyor.Cannes’da aradığını bulması da ayrı bir güzel.Seyredilmesi gereken nadide bir eser...
    esibelg
    esibelg

    Takipçi 13 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    7 Ağustos 2011 tarihinde eklendi
    sıcak, samimi, müzikleri güzel olan ve 8x8'de gülümseten film :)
    emrahsahin98
    emrahsahin98

    Takipçi 104 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    29 Mayıs 2006 tarihinde eklendi
    Gündelik yaşama buz gibi bakış atmış, Kaurismaki filminde.Ama bunu yaparken de mizahı hiç elden bırakmıyor...Oldukça başarılı bir film.
    kruvasan
    kruvasan

    Takipçi 134 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    26 Mayıs 2003 tarihinde eklendi
    Minimalist Sinemanın en seçkin örneklerinden biri olarak düşündüğüm Geçmişi Olmayan Adam filmini festivalde izleyeli bir aydan fazla oldu. Alışılmadık Avrupa ülkesi Finlandiya dan çıkan bu eser kesinlikle çok kaliteli bir senaryo ve sanat yönetimine sahip. Alışılmadık soğukkanlılığını koruyarak üzerine sıcak hikayeler üretilen isimsiz kahraman Markku Peltola’nın performansı da büyüleyici. Uzun bir aradan sonra yazan Mahsun arkadaşımızın da dediği gibi Hollywood şaşaasına alışanlar için hoş gelmeyebilir ona göre...Bol sinemalı günleer
    zdilaver
    zdilaver

    Takipçi 94 değerlendirmeler Takip Et!

    5,0
    5 Ağustos 2006 tarihinde eklendi
    bu film kaybediyosa ki umarım kaybetmiyordur, konusundan kaybediyordur eminim..ama film kesinlikle alıştığımız bizim (holivud sayesinde) izlemekten bıktığımız gibi bir hafıza kaybını anlatmıyor.demek istediğim hafıza kaybını çok farklı işlediği.ağlasm mı gülsem mi diyeceğiniz pek çok sahne içeriyor.hafızamı kaybettim diyen bi insana bir sürü anlamsız(bu son sözcüğe gerek yoktu çünkü zaten anlamsız olduğunu herkes biliyor) bürokratik işlem uygulanmak isteniyor.adını soruyorlar bilmiyor, nereli olduğunu, ne iş yaptığını vs. hiç bir şey bilmiyor ne kadar gariptir ki!sonra hapse fln giriyor..bir yığın trajikomik şey yaşıyor adam yahu:)bir yandan da kendine bir yaşam kurmaya çabalıyor sıfırdan.ama burda verilen yaşam mücadelesi kesinlikle seyircinin gözüne gözüne sokulmuyor.bu filmde zaten hiç bie şey seyircinin gözüne sokulmuyor.yönetmen anlatmak istediği herşeyi inceden gösteriyor bizlere..genellikle de mizah unsurundan yararlanıyor..ve siz adam öte dünyaya gidip dirildikten sonra filmin içine giriveriyorsunuz:)kendinizi kah bir banka soygununda, kah ev demekte zorlanacağınız bir barakada vs. buluyorsunuz.ne kadar az film seyircisini içine almayı başarıyor değil mi?ve geçmişi olmayan adam bu ender yapımlardan biri.
    happyface
    happyface

    Takipçi 195 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    21 Aralık 2006 tarihinde eklendi
    4 sene önce izlemişim onun için çok fazla hatırlamıyorum ama hatırladığım kadarıyla güzel bir filmdi...konusu güzel, oyuncuları başarılıydı...
    tuffy34
    tuffy34

    Takipçi 162 değerlendirmeler Takip Et!

    2,5
    26 Nisan 2003 tarihinde eklendi
    Cannes'da jüri özel ödülü almış.. Cannes'ın Oscar ödüllerinden çok daha gerçekçi ve sanatsal yönünün ağır bastığı düşünülürse en yakın zamanda izlemek lazım.. Kaçırmamak lazım..
    Suleyman Dogru
    Suleyman Dogru

    11 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    8 Aralık 2023 tarihinde eklendi
    Çok sıradan insanları kendine has üslubuyla yansıtan filmin //az diyalog, aşırı yalın oyunculuk ve kısa süresine rağmen// içerisine girip karakter motivasyon ve duygu durumlarını anlayabilmek hiç güç olmuyor. ''Kolay'' olanı yapmanın ne kadar zor bir iş olduğunu bir kez daha herkese kanıtlayan harika bir Aki Kaurismäki filmi.
    faruk kurt
    faruk kurt

    18 değerlendirmeler Takip Et!

    4,5
    2 Eylül 2024 tarihinde eklendi
    Bu filmi şefim önermişti .izlemedim ,izleyecek vaktim olmadimı oldu . Yinede acip izlemek istemedim yonetmeni kim ilk defa duydum oyuncularina bakmadım bile konusu ne hiç bilmiyorum bakicak cok fırsatım oldu bakmadım ama şunu söylemeliyimki beni bu kadar derinden etkileyen bir film olmadı

    F.akdgn
    leunigs84
    leunigs84

    24 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    25 Nisan 2003 tarihinde eklendi
    bu sabah ilk seansta izledim.kaçırmak istemediğim bir filmdi.Değermiş.eğlenceli...
    noncandide
    noncandide

    15 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    24 Haziran 2004 tarihinde eklendi
    yönetmen sanki Cioran'ın şu sözünü doğruluyor: "Hayat, ancak muhayyilemizin ve hafızamızın zayıflıklarıyla mümkündür. "kısaca kendin hakkında en azını bilmek her zaman için daha iyidir. nasıl bir otomatizmdir şu finlandiyalardaki. onu ayrıca tartışmak lazım :) gene de filmdeki minimal tavır yakışmış, hikayeyle uyum sağlamış. bence iyi ve keyif veren bir film.
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top