Ağır temposu eşliğinde 170 dakikalık bir süreyi geçirmek hiç kolay olmadı benim açımdan kattığı en büyük yenilik o yılların roma'sını görmek ve italyan toplumunun elit kesiminin ahlaksal yozlaşmışlığını ve çöküntüsünü izlemekti,başyapıt asla değil bence ama zamanına göre iyi bir yapım 7/10
170 dakikalık süresi içinde yer yer oldukça sıksa da,kaliteli sahneleri de gayet fazla.sinema tarihine geçebilecek bir film olarak görmüyorum,zaten mesela imdbde de 242inci sırada,fakat yine de son derece ünlü bir film,en azından bu nedenle merak edilebilir.marcello mastroianni filmi tam anlamıyla tek başına götürüyor,yan karakterler girip çıkıyor sürekli,fakat yüksek karizmasıyla sadece onu izliyorsunuz filmin tamamında,italyan sosyetesine ve toplumuna da kimi zaman üstü kapalı,kimi zaman doğrudan eleştiriler mevcut.eğlenmek veya sürekli merak içinde kalmak istiyorsanız la dolce vita çok da size göre değil,ara sıra sıkılmayı göze almak zorundasınız,ve fellininin anlatmak istediklerini ve mesajlarını dikkatle izlemek zorundasınız.kısacası gerçekten ağır bir film,hoşlananlar tercih edebilir.
Roma'da İtalyan sosyete çevrelerinin yaşayışını olabildiğince eleştiren, yer yer saldırgan bir tavır takınan Fellini'nin önemli filmlerinden biri La Dolce Vita. Bana kalırsa saldırgan gibi görünse de aslında ti'ye alıyor yönetmen bu çevreleri, hatta küçümsüyor. Sosyete çevrelerini ele aldığı kadar 1960'ın Roma'sı da sık sık görünüyor filmde?Kimilerince sinema tarihinin en unutulmaz filmlerinden biri olarak gösterilse de, bu sıfatı ne kadar hak ettiği tartışılabilir. Kuşkusuz iyi bir film ve çekildiği dönemin oldukça ilerisinde. Özellikle magazin basınının günümüzdeki ağırlığı dikkate alınırsa, buna dair ipuçları fazlasıyla mevcut filmde. Bence filmin en kötü yanı 3 saate yaklaşan süresi. Fellinin böyle uygun görmüş ama biraz daha kısa olsa izlemesi daha kolay olurdu sanırım?
1960 yıllardaki roma sokaklarından kesitlerin sunulduğu ve marcello rubini nin roma sokaklarındaki yaşantısından kesitler izlelediğiniz bu film fellinin başyapıtlarından dır .ve birçok ödülü vardır.iyiki varsın fellini
La Dolce Vita Roma şehir yaşantısının modern yozluğunu ve sofistike ahlak çöküntüsünü yüksek sosyetenin peşinde koşan bir gazetecinin gözünden anlatan, büyük skandallara ve polemiklere yol açan ama halk tarafından gayet de sahip çıkılan bir filmdir. Kanımca "Tatlı Hayat" her seyredişte yeni birşeyler keşfedilecek, yeni tadlar alınacak sürükleyici, sarsıcı bir filmdi...
Usta yönetmen Felliniyi özel kılan deneyimlerinden yola cıkması,deneyimlerini en üst düzeyde,en etkili biçimde seyirciye sunması.İtalyanın şehir yaşantısının getirdigi modern yozlugunu,ahlak çöküşünü,İtalyadaki faşişzmin siyasi dengeleri alt üst etmesini,İtalyan burjuvasına ve Dante Alighierine akıllıca göndermeleri,1950 nin sonrasındaki italyada artık sinemadaki yenilenmelerin başladıgının habercisi olan,Cannes(altın palmiye 1960) ödül almasıyla tam bir Fellini şöleni.Fellininin dedigi gibi: 'ben bir yalancıyım,ama dürüst bir yalancı' 'öykü anlatıcılar olarak bizim görevimiz insanları bir istasyona ulaştırmaktır.Orada zaten herkes kendi trenini seçecektir.Ancak biz onları yola çıkacak noktaya ulaştırmalıyız.
İtalyan Magazin ve üst tabakasına iyi bir eleştiri,filmin bazı bölümleri vasattı ama finali kurtardı hani,marcello mastroianni o zamanın karizmasıymış hani,asıl filmde(8 1/2) zaten döktürüyor..
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.