En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
drercantekin
44 değerlendirmeler
Takip Et!
3,0
28 Ağustos 2007 tarihinde eklendi
Stephen King ' in romanından uyarlanan ama kitabın yanına yaklaşamayan başarısız bir deneme. Stephen King meraklıları bilirler, yazar olağanüstü bir hayal gücüne sahiptir. Ve onun en iyi öykülerinden olan " Düş Kapanı " ancak bu kadar kötü filme aktarılabilirdi. Benim de nikimi aldığım düş kapanı (dreamcatcher), " Rüya Avcısı " adıyla kitap olarak piyasada. Filmi beğenmeyenler King ' in bu eserini okusunlar. Romandaki psikolojik çözümlemelerin ve felsevi yönün filme hiç yansıtılmadığını anlayacaklar.
Kulübenin tuvaletinde geçen sahne dışında öyle çok da fazla özelliği yok.Korkutmayı başaramıyor ve bir süre sonra sıkıcı ve kafa karıştırıcı bir hal alıyor.Stephen King uyarlamalarına ilgi duyanlara...
İyi bir film değil ama bu kadar da ağır eleştri hak etmiyor sanırım. ben de ilk bir saat epey bi etkilendim doğrusu fakat sonraları arasıra dvd den ayrılıp tv seyretmeye başladım doğrusu. Yani Eh işte!!!
filmin atmosferi cok farklı kingi tebrik ediyorum böyle hikayeleri bizlere tanıttıgı için.filmin ilginç seneryosunun altından cıkan o sıcak ilişkileri cok seveceksiniz filme karsı önyargılı olmayalım ve sonuna kadar izleyelim o zaman tadını alabilirsiniz
Stephen King'in uyarlamaları arasında haksız yere kötü eleştirilere maruz kalmış iyi bir film Dreamcatcher.Muhteşem ve heycan dolu bir ilk yarının ardından ikinci yarı biraz sönük ve naif kalmış ama.Sonu da acaleye getirilip yarım kalmış gibi.Harika özel efektlerle süslü filmde Morgan Freeman'ın eşsiz oyunculuğu görülmeye değer doğrusu.Uzaylı yaratıkların istilasını konu alan Düş Kapanı,Alien gibi kült bir filmden H.G.Wells'in Dünyalar Savaşı gibi kült bir romandan ilham aldığını gizlemiyor.Bilim-Kurgu/Fantastik/Gerilim türündeki filmin yönetmenliğini Lawrence Kasdan üstlenmiş.Bence kendinden beklenmeyecek bir şekilde iyi bir işe imza atmış Lawrance Kasdan.Çünkü yönetmenin daha önce hiç denemediği bir tür bu.Çekimler özelliklede kuş bakışı-helekopter çekimleri çok iyi. King'in bu kitabı ülkemizde Altınkitaplar yayınevi tarafından "Rüya Avcısı" adıyla basılmıştı.Herşeye rağmen izlenmeye değer bir film.Elbette daha iyisi olabilirdi.
Stephen King’in kitabından alımış bir hikaye işlenmiş olabilir filmde.Ancak pek de iyi işlenmediği ortada.Kötü değil belki ama, iyi hiç değil kanımca...Arşivime aldım ancak dönüp tekrar izlemeyeceğim bir film.Sözüm filme, hikayeye değil; hele yazarına hiç değil...
Gerilim ve korku romanlarının başarılı yazarı Stephen King’in aynı adlı,çok satan kitabından sinemaya uyarlanan Dreamcatcher ülkemizde 'Rüya Avcısı' adıyla yayımlanmıştı.Bilim-kurgu,Fantastik,Gerilim türündeki film öncelikle Stephen Fangmer ve ekibinin imzasını taşıyan muhteşem özel efektlerle süslü.Filmin müziklerinde de James Newton Howard’ın parmağı var.Yönetmenliğini Lawrence Kasdan üstlenmiş.Senaryoda da Kasdan’a eşlik eden isim daha önce Stephen King’in en iyi sinema uyarlamalarından biri olarak lanse edilen The Misery(Ölüm Kitabı) filminin oscarlı senaristi William Goldman’ı görüyoruz.Maliyeti 45 milyon doları bulan Dreamcatcher’ın harika film afişide Hollywood’daki Türk afiş tasarımcısı Emrah Yücel’in kendisine ait.Öncelikle efektlerin çok iyi olduğunu söylemiştim.Düş Kapanı King’in uzaylıları esas alan ikinci öyküsüdür aslında.İlki Şeffaf idi.Romanını okumuş biri olarak ben bu filme esin kaynağı olan Rüya Avcısı’nı daha çok severim.Lakin bu uyarlama çok da iyi değil.Dreamcatcher için Stephen King en beğendiği uyarlamalardan biri olduğunu söylemiş ve filmi sevmiş.Düş Kapanı bir yere kadar gerçektende çok iyi ve gerilim yüklü.Hele ki banyoda geçen sahneler gerçekten filmin en unutulmaz bölümlerden biridir.Usta oyuncu Morgan Freeman ve Tom Sizmoore’un karşılıklı sahneleri de çok başarılı.Ancak film bir yerden sonra iyice gülünç hale gelmeye başlıyor ister istemez.Ve saçmalamya başladığını düşünüyorsunuz.Üstelik filmin finalide yarım kalmış olarak bitiyor.Bir bakıyorsunuz uzaylı işgali ile ilgili ilginç,farklı ve iyi bir film bir bakıyorsunuz sanki çocuk filmi.Üstelik gereksiz yere uzatılmış sulu espirilerde cabası.Freeman’ın uzaylı avcısı, Mavi birlik komutanı Kurt Underhil rolünde çok ama çok başarılı olmuş gerçekten.Garry Jones rolündeki Damien Lewis da çok iyi bir performans sergilemiş tabi.Keza hikaye de onun üstüne kurulu.Ama herşeye rağmen Düş Kapanı King’in belkide en sedakatli uyarlamalarından biri olsada senaryonun birkaç kez daha gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum.Ama yinede bu kadar kötü eleştirileri de hak etmediği kanısındayım.Çünkü sıkılmadan izliyorsunuz.Ve her seyredişinizde çok daha iyi olabilirdi diyorsunuz.
stephen king bence bu zamanın üzerinde bir yazar. o yüzden kitaplarını birebir sinemaya çevirmeyi başaramıyolar. kimbilir belki daha ileri bir zamanda yeni çevrimleri daha başarılı olur.
filmin puanı çok düşük olabilir ama bence gerilim karmaşa sevenler için fena bi film diil sadece filmdeki akıcılığı ve karmaşayı birleştirememişler saçma sapan duruyo film ii diil ama kötü hiç diil (Stephen King .. please) .....
Bu film nsl bu kadar düşük puan alır hala inanamıyorum. Dehşete düştüm gerçekten. Bence izlenmesi gereken Stephen King öykülerinden biri. Kesinlikle izleyin ve filmdeki felsefeyi anlamaya çalışın.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.