En yararlı eleştirilerEn yenilerEn çok eleştiri yazmış üyelerEn çok takip edilen üyeler
Filtrele:
Hepsi
Turgay Buğdacigil
Takipçi
2.068 değerlendirmeler
Takip Et!
2,5
12 Eylül 2024 tarihinde eklendi
Senaryosunu da kaleme alan Jang Jae-hyun'un yönetmen koltuğunda oturmakta olduğu "Pamyo / Exhuma"; Los Angeles Sinema Okulu standartları çerçevesinde değerlendirdiğimizde...
Korkunun, "Paranormal" alt kategorisindeki...
Gizemini sonuna kadar koruyan, bir korku gerilim olarak geliyor karşımıza...
***
Gelin isterseniz...
Yeterince işe yarıyor ve vazifesini yerine getiriyor olmasına karşın, yerli yapım korku filmlerindekilerini anımsatır tarzdaki efektleri sebebiyle...
Oldukça mütevazı bir bütçeyle çekildiğini tahmin ettiğimiz; kendi içindeki, ardı ardına gelen altı bölümde kurgulanılmış vaziyetteki Güney Kore yapımı bu filme biraz daha yakından bakalım...
***
Öbür dünyada bir türlü huzur bulamamış ruhları huzura eriştirmeye çalışan bir pagan şaman ve modern zamanlara ait bir spiritüalizm uzmanı olan Güney Koreli Lee Hwa-rim (Kim Go-eun) ile yardımcısı Yoon Bong-gil (Lee Do-hyun)...
Amerika'da yaşayan Güney Koreli milyarder Park Ji Yong (Kim Jae-cheol) tarafından tutulmuşlar...
Ve an itibarıyla da...
Kimliği belirsiz karanlık bir ruh tarafından rahatsız edilmesi yüzünden...
Doğduğu günden beri mütemadiyen ağlayan bebek yaştaki oğlu Joseph'e yardımcı olmak gayesiyle de Los Angeles'a doğru uçmaktadırlar...
***
Ki varıp da...
Park Ji Yong'un bizzat kendisi ile tanıştıklarında...
Söz konusu bu ruhun daha önceleri...
Kapatıldığı akıl hastanesinde intihar eden Ji Yong'un ağabeyi ile bizzat kendisini de rahatsız ettiği...
Şimdi de bulaşma sırasının...
Ji Yong'un küçük oğluna geldiğini öğrenecekler...
***
Ardından da bunu...
"Mezar Çağrısı / Ata Mezarı Musibeti" olarak nitelendireceklerdir...
***
Zira...
Lee Hwa-rim'e göre...
Ji Yong'un atalarından birisi...
Mezarında kendini rahatsız hissetmekte ve Ji Yong'u yanına çağırmaktadır...
***
Böyle olunca da...
Bu sorunu çözmesinde...
Lee Hwa-rim'e yardımcı olmaları amacıyla...
Paraya kıymak mecburiyetinde kalan Ji Yong...
Zenginler için mezar yeri satma konusunda uzmanlaşan Feng Shui ustası Kim Sang-deok (Choi Min-sik) ile bir cenaze levazımatçısı olan Go Yeong-geun'u da (Yoo Hae-jin) tutarak ekibe ekleyecek...
***
Sonrasında da...
Bu dörtlüyle beraber muhasebecisini de (Park Ji-il) yanına alan Ji Yong...
Büyükbabasının mezarının bulunduğu...
Kuzey Kore sınırındaki dağlık bir bölgeye gider...
***
Ancak ulaştıklarında...
Dağın tepesindeki...
Gösterişten uzak son derece sade vaziyetteki mezarın...
Kesinlikle dokunulmaması gereken mezarlardan biri olduğunu düşünen Sang-deok...
Ziyadesiyle ihtiyacı olmasına rağmen...
Kendilerine ödenecek yüksek miktardaki paranın meblağına dahi aldırmadan...
***
Mezarı açarak...
Tabutu başka yere taşımak veya yakmak yerine...
Uğursuz olduğunu söylediği yeri...
Anında terk eder...
***
Çünkü...
Kesinlikle hiçbir insanın gömülmemesi gereken bu bölgedeki...
Mezarlardan birisi açılarak taşındığı esnada yapılacak en ufak bir hata da...
Bu işe bulaşan herkesin başının derde girmesi...
Neredeyse kaçınılmaz olarak görülmektedir...
***
Fakat yine de...
Lee Hwa-rim devreye girerek Sang-deok'u ikna eder...
Ve...
Mezar açılarak tabut...
İçindeki naaş ile beraber yakılmak üzere Seul'daki bir krematoryuma yönlendirilir...
***
Ama...
Ruhun ebediyen huzura kavuşmasını engelleyeceği ileri sürülen...
Aniden bastıran bir yağmur nedeniyle...
Gelenekler uyarınca yakım işlemi ertelenecek...
***
Ve tabut...
Ertesi güne kadar da...
Bir hastanenin morgunda bekletilirken...
***
Biz...
Ji Yong ile halası (Jeong-ja Park) arasında geçen bir konuşma sırasında...
Çok önemli bir sırrı...
Hwa-rim, Bong-gil, Sang-deok ve Yeong-geun'dan sakladıkları bilgisine de sahip olurken...
***
İçinde büyükçe bir gizli hazineyi barındırdığı söylentisine inanan...
Bir morg çalışanınca zorlanarak kapağı açılan tabuttan...
Kendisiyle kan bağı bulunan tüm aile fertlerinden intikam almaya yeminli büyükbaba Ji Yong'un...
Huzur bulamamış ruhu...
Birdenbire serbest kalıverecektir...
Dakika 46...
***
Kısık ateş tarzda ilerleyen hikayesine...
Kore ve Kore'nin geçmişindeki istilacı kabusu Japon İmparatorluğu ile hayaletler bağlamındaki ilginç bir hesaplaşmanın da dahil edilerek...
Milliyetçilik rüzgarlarının da estirildiği filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; türün müdavimleri dışındakileri pek de sarmayacağını tahmin ettiğimiz, 90 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...
***
Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...
"Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...
Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...
25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.