Lohusa - Beyazperde.com eleştirisi : Anneliğin ilk kırk günü..

İzleyicinin Yalan Dünya’da başarı ile canlandırdığı Nurhayat karakteri ile tanıdığı, ardından Deliha ile beyaz perdedeki ilk çıkışını yapan Gupse Özay, aradan geçen dokuz yılda yazıp oynadığı üç film daha yaptı. Bunlardan biri Deliha’nın devam filmi, bir diğeri Görümce ve sonuncusu da Eltilerin Savaşı idi. Bu hafta son filmi Lohusa ile karşımıza çıkan Gupse Özay, yakın zamanda anne olmanın verdiği deneyimleri de kalemine katarak, oldukça gerçekçi bir aile komedisi çıkarmış ortaya. Evet son kertede karşımızda yine bir komedi var ama bu kez hikayenin dokunaklı tarafları da yok değil. Kıvanç Baruönü’nün yönettiği, Gupse Özay’ın yazıp oynadığı filmde Özay’a; Onur Gürçay, Hazal Türesan, Esra Ruşan gibi isimler eşlik ediyor.

Lohusa tanıtımlarda yeni ebeveyn olan bir anne ve babanın ilk kırk gününü anlattığı iddia etse de, baba pek orada değil. Zira "benlik bir şey yok" diyerek işin içinden sıyrılan ve eşini bu süreçte yalnız bırakan tüm babalara gönderme yapan bir baba karakteri var karşımızda. Elbette Onur Gürçay'ın başarı ile canlandırdığı baba Onur'un aklı başına geliyor ama bu da komik bir süreci beraberinde getiriyor.

Filmde Burcu ve Onur çiftinin hayatına, doğumdan hemen önce dahil oluyoruz. Güçlü kadınlarla dolu (en azından öyle görünmeye çalışan) çevresine, hamilelikte ve lohusa döneminde zorlanmadığını ispat etmeye ve her işi kendi başına halletmeye çalışan Burcu, elbette uykusuz gecelerin sabahını karşılamakta zorlanıyor. Organizatör olduğu için, en yakın arkadaşının evlilik sürecine yardımcı olmak isterken, işleri ister istemez içinden çıkılamaz bir hale getiriyor.

NuLook

Gupse Özay hem yazdığı senaryo, hem de sergilediği oyunculukla çok doğal bir dünya yaratırken, ona eşlik eden tüm oyuncular da bu doğallığa ayak uyduruyor. Burcu'yu anlamak için anne olmanız şart değil. Hayatını kendi ayakları üstünde sürdürmeye çalışan herhangi bir kadın da Burcu'yu yakından tanıyor. Burcu gibi arkadaşlarımız var; zorlansalar da yardım istemiyorlar. Oysa hayat paylaşmadan yaşanabilecek kadar kolay ilerlemiyor. Film özellikle pandemi sonrası yaşanan bakıcı krizine de, gayet gerçekçi bir yaklaşımla eleştirel bir bakış sunuyor. Ayrıca film, sadece anneliği öne çıkaran bir temsiliyet değil, çocuk sahibi olmak istemeyen bir kadın temsili yaratması açısından da önemli.

Lohusa hem verdiği mesajlar, hem de komedisiyle eli yüzü düzgün bir gişe komedisi. Elbette bu sonucun sebeplerinden biri de, daha önce birçok romantik komediye imza atan yönetmen Kıvanç Baruönü. Lohusa Baruönü ve Özay'ın beyaz perdedeki ikinci işbirliği. Kadın komedyenlerin sayısının bir elin parmaklarını geçmediği şu dönemde, Gupse Özay'ın bir boşluğu doldurduğu da yadsınamaz bir gerçek. Bu hafta sonu biraz gülmek isteyen herkes, salonlardaki yerini alabilir.