Oregon eleştirileri

Senaryosunu Ümit Ünal'ın kaleme aldığı ve yönetmen koltuğunda da, ilk uzun metrajlı (debut) sinema filmini çeken Kerem Ayan'ın oturmakta olduğu "Oregon"; "kara mizah (dark comedy)" tarzda kurgulanılmış bir "dramedy (drama comedy)" olarak geliyor karşımıza...

***

Gelin isterseniz, toplam üç haftalık bir set süresi boyunca; Ağustos ayının sıcağında çekilen ve oyuncu kadrosunun zenginliği ile dikkatleri üzerinde toplayan bu filme biraz daha yakından bakalım...

***

1985 yılının yaz ayında...

Bir günlüğüne İstanbul'da geçen film...


Bodrum'da yaşayıp...

Geçimlerini hediyelik eşya üretip satımı ile sağlayan hippi kılıklı Gaye (Aslı İnandık) ve Hakan'ın (Serkan Çayoğlu)...

Sabahın ilk saatlerinde vardıkları...

İstanbul'un Kadıköy iskelesinde...

İnce belli bardaklardaki çayları eşliğinde...

Ekmek arası sosislilerini yerler...

Ve oturmuş...

Gerek İstanbul'u doya doya gezemedikleri bu seyahatleri ve gerekse de birbirlerinden ayrılmış olan Fırat (Özgür Emre Yıldırım) ile Ceren (Nazlı Bulum) hakkındaki sohbet sahnesiyle başlar...

***

Ardından da...

Vapura binen çiftimiz...

Ellerindeki...

Orçun'un (Nejat İşler) doldurduğu kaseti...

Kaybolma tehlikesine karşı...

Postayla göndermek yerine...

Selen'in (Burcu Biricik) bizzat kendisine elden teslim etmek amacıyla...

Yola koyulurlarken...

***

TV'deki haberlerde Başbakan Turgut Özal'ın konuşma yaptığı bir esnada...

Aylin (Melisa Doğu) kapıyı açıp...

Zili çalan apartman görevlisi Durmuş'a (Onur Gürçay)...

Günlük alışveriş listesini sıralamaktadır...

***

Ki...

Aynı Durmuş...

Şekerinin nüksetmesi nedeniyle...

Karısı Fazıla'ya (Nevra Serezli) sinirlendiği için giriş kat 3 numaradaki evini terk ederek yerleştiği...

Aylin'in bir alt katındaki 7 numaralı daireye de uğrayıp...

Emekli albay Burhan'ın (Zihni Göktay) kahve cezvesi, Cumhuriyet gazetesi ve kepekli ekmek siparişini de aldığın da...

***

Kapıya çıkıp...

Durmuş'un yolunu kesen Fazıla...

Evdeki kahve cezvesini...

Burhan'a vermesi için kendisine teslim eder...

***

Çok geçmez...

Fazıla ile Durmuş...

Binanın ana giriş kapısının önünde ayak üstü öylesine laflamaktayken...

Birden Gaye ile Hakan'da...

Selamsız sabahsız ve palas pandıras bir biçimde...

"10 numaradaki Selen hanıma geldik..." demek suretiyle apartmana giriş yapar...

***

Ve...

Her ne kadar...

Mimar Sinan Üniversitesi sinema bölümünden arkadaşları olan...

Film yapımcısı Selen'in evde olmadığına dair uyarılmış olsalar da...

Çaldıklarında kapının duvar olduğu...

Kata kadar çıkacak...

***

Böyle olunca da...

Ellerindeki kaseti bırakmak gayesiyle...

Tavan arası boşluğundan Selen'in dairesine ulaşmaya kalkıştıklarında...

Durmuş ile aralarında...

Karşılıklı hakaret de içeren...

Beklenmedik bir münakaşanın yaşanması sebebiyle...

***

Gaye, Hakan, Burhan, Fazıla ve Durmuş soluğu...

Kafayı solcularla bozmuş vaziyetteki...

Baş komiser Şevket'in (Ferit Aktuğ) sevk ve idaresindeki...

Mahalle karakolunda alırlar...

***

Ve...

Sağlık durumunun kontrolü ve rapor için...

Gaye'nin ittirmesi sonrasında...

Merdivenlerden yuvarlanarak düşen Durmuş hastaneye gönderilirken...

Gaye ile Hakan'da...

İfadeleri alınmak üzere...

Kaşarlı fahişelerden Şermin'in (Selen Uçer) yanına oturtularak...

Karakolda tutulacaklar...

***

Sonrasında da...

Verdikleri ifade ve polis memuru Fikri'nin (Erdi Güçlü) tamamını dinleyeceği caz müziği kaseti sayesinde...

Olan bitenin...

Derinlemesine anlaşılması sağlanacaktır...

Dakika 27...

***

Sıkılmadan izlenilen, 1980'li yılların yerli TV dizilerini anımsatan filmin geride kalanında, siz değerli sinemasever dostlarımızı; Selen'e iletilmeye çalışılan kaset ve filmin adına ilişkin sürpriz bir finali de bünyesinde barındıran, 67 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...

***

Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...

"Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...

Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...

25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...

Keyifli seyirler,


Son bir not:

Filmin çekim süresi ve dönemine ait bilgiye...

Emeğe saygı gerekçesiyle...

Caner Ural'ın 24 Nisan 2023 tarihli...

"Kerem Ayan ve Oregon!" isimli söyleşisi ile ulaştığımızı belirtmek isteriz...

https://geccemekan.com/mobil/yazi/kerem-ayan-ve-oregon-647.html

Kadroyu görünce hemen izlemeliyim dediğim ancak film karsinda acaba ne olacak diye uykuya direnirken, uyumadığıma pişman olduğumu anladığım bir filmdi :( Biri de çıkıp demiyor ki, bu nasıl bir senaryo 😁 Güzel yanı çekimde hatalar olsa da, Kismen seksenlere hasret gidermek oldu 🙈

bu kadar kötü film olamaz. berbat film , oyunculara kostüme , paraya yazık.,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,

Sıkılmadam izledim ama hayat kadını oynayan karakter müjde Ar özentisi gibi geldi eve girmeye çalışan karakterler o sahnelerde biraz daha diyalog olup kavga etselerdi konu aksaydı daha iyi olurdu gibi

Kadrosu bu kadar muazzam olup o bu kadar kotu bır fılm çekılemezdı sanırım bu kadro tek sahne meyhanede oturup konussalar daha ıyı olurdu diye dusunuyorum.

Konusuz bir film olmuş. Bu oyuncu kadrosu ile bu film nasıl çıkmış anlamadım. Baştan sona sıkıcı ve akış olmayan bir film maalesef

Allah aşkına siz bize ne izlettiniz ? Tamamen vakit kaybı. Oyuncu kadrosuna aldanıp izlemeyin bomboş bir film