Edouard Duprey ile Sebastien Auscher'in orijinal fikirlerine dayandırılan senaryosunu, Yannick Dahan, Maud Heywang ile Xavier Gens kaleme alır ve Yaël Langmann ile Olivier Torres'de perdeye uyarlarken..."
Xavier Gens'in yönetmen koltuğunda oturmakta olduğu "Sous la Seine / Under Paris"; Los Angeles Sinema Okulu standartları çerçevesinde, beklenmedik pek çok sürprizi de bünyesinde barındıran, korkunun "Monster / Canavar" alt kategorisindeki bir film olarak geliyor karşımıza...
***
Gelin isterseniz, yeşil perde ve görsel efekt teknolojileri ile başarılı makyaj uygulamalarına ilaveten; koordinatörlüklerini, Alexandre Cauderlier ve Patrick Cauderlier'in üstlendikleri dublör oyuncuların katkılarının da bulunduğu, Fransız yapımı bu Netflix filmine biraz daha yakından bakalım...
***
Film...
Charles Darwin'den yapılan...
"En güçlü ya da en zeki olan tür değil, değişime en çok uyum sağlayabilen hayatta kalır..."
Şeklindeki bir alıntı ile başlar...
***
- Kuzey Pasifik Okyanusu, 27° 12' 21" - 128° 40' 19" / Misyon Okyanusun Kökenleri Projesi "Evrim" -
Sophia Assalas'ın (Bérénice Bejo) yedinci kıta olarak tanımladığı bulundukları bölge...
Fransa'nın beş altı kat büyüklüğündeki, üç milyon kilometrekarelik bir çöp yığınıdır...
***
Ve her yıl...
Bir milyon kuş ile yüz bin deniz memelisi...
Bu türden coğrafyalarda...
Plastik yutarak ölmektedir...
***
İşin kendi misyonları kısmına gelince de...
Sophia sözüne...
"Üç yılı aşkın süredir köpek balığı türlerini etiketliyor ve evrimlerini inceliyoruz..." biçiminde devam ederken...
"Sinyal aldık... Hazır mısınız?" diye bağırarak Sophia ile onun konuşmalarını kamerayla kaydeden kocası Juanito'nun (Iñaki Lartigue) yanına geldiğinde Jade (Anaïs Parello)...
***
Sophia ile Jade...
Bulundukları teknenin kaptan köşkündeki monitörlerin başına geçerlerken...
Juanito ile onun liderlik edeceği Tom (Thomas Espinera) Chris (Yannick Choirat) ve Sam'de (Victor Pontecorvo)...
Dalma kıyafetlerini giyinip...
Suya atlayacaklar...
***
Ardından da...
Peşinde oldukları...
Üç ay önce sadece 2,5 metre büyüklüğünde olan dişi köpekbalığı Lilith'e ulaştıklarında...
Boyunun 7 metreyi aştığını görecekler...
***
Böyle olunca da...
Ciddia anlamda endişelenen Chris...
Kontrol odasındaki Sophia'ya...
Hemen tekneye çıkmaları gerektiğini söylese de...
***
Numune almadan...
Bunun asla mümkün olamayacağını vurgulayan ekip lideri Sophia'nın talimatı sonrasında...
Chris Lilith'ten numune alırken...
Bunu bir saldırı olarak algılayan Lilith'de...
Chris ile diğerlerinin canını alacak...
***
Hatta...
Belki yardım edebilirim umuduyla...
Silahını kaptığı gibi suya dalan Sophia hayatını...
Kıl payı bir mucize ile kurtaracaktır...
***
- 3 Yıl Sonra -
Sophia artık...
Paris'teki akvaryumda...
Meraklı öğrencilere rehberlik hizmeti vermektedir...
***
Yine onlardan birisinden...
Telefonu ile Google'da arama yapan küçük öğrencilerden Victor (Hugo Trophardy) kendisine...
"Ekibiniz köpekbalığı saldırısında mı öldü?" sorusunu yönelttiğinde...
Hizmeti yarıda kesip...
Dışarıya fırlayacak...
***
Sonrasında da...
"Sophia!" diye seslenerek ardından koşturan Mika (Léa Léviant)...
Onu ancak...
Lilith'de takılı olan "Takip Cihazı Yedi'nin yerini biliyorum..." diyerek durduracak...
Ve kaptığı gibi...
Kendisiyle benzeri idealleri paylaşmakta olan SOS (Save Our Seas / Denizlerimizi Kurtar) çalışma grubunun binasına götürecek...
***
Götürdüğünde de...
Köpekbalıklarındaki takip cihazlarının sinyallerini izleyen Ben'den (Nagisa Morimoto)...
Lilith'in...
Burgonya'dan doğup Manş Denizi'ne dökülürken...
Paris'in göbeğinden de geçmekte olan 776 kilometre uzunluktaki Seine Nehri'nde bulunduğunu öğrenir...
***
Ki...
Aslında bir okyanus...
Yani tuzlu su canlısı olan Lilith...
İklim değişikliği ve kirlilik nedeniyle...
Kendi davranışlarını da farklılaştırırken...
Yolunu kaybederek Seine'e girmiş ve şimdi de hayatta kalmaya çalışmaktadır...
***
Sophia'yı SOS'e getiren Mika'ya göre...
Lilith'in Manş'a ulaşmasına yardım edilmezse...
Seine'de hayatını kaybetmesi...
Neredeyse kaçınılmazdır...
***
O sebeple de Mika Sophia'dan...
Kendileriyle birlikte Sein'e dalmalarını istemekte...
***
Evine gidip...
Ben'in verdiği bilgiyi...
Kendi bilgisayarında da teyit edip...
Lilith'in...
Sürücüsüne halen ulaşılamayan bir aracın nehre uçtuğu Marie Köprüsü'nün civarında olduğunu gördüğünde...
***
Hiç tereddüt etmeksizin...
Telefonla Mika'yı arasa da...
Mika ile Ben çoktan Seine'e açılmışlar...
Ve hatta içlerinden Mika...
***
Her ne kadar Adil (Nassim Lyes), Caro (Sandra Parfait), Adama (Ibrahima Ba) ve Nils'ten (Aksel Üstün) oluşan...
Nehir devriye polisi kendilerini durduracak...
Ve onların botunu yedeklerine alıp karakola doğru uzanacak olsa da...
Atlayıp dalmaya hazırlanmaktadır bile...
Dakika 30...
***
Köpekbalığı haberini duyar duymaz....
Özellikle de...
Duyuruları çok önceden yapılmış olan Uluslararası Triatlon yarışmasının Seine'de düzenlenmesine bir hafta kalmışken...
Lilith'in...
Paris Belediye Başkanı'nın talimatıyla kendisini bayıltarak yakalamaya hazırlanan polis ve onu Manş ile buluşturmaya karalı olan çevreciler arasındaki mücadelenin yer alacağı filmin geride kalanında, siz değerli sinemasever dostlarımızı; gereğinden çok daha kanlı ve yıkıcı, 71 dakikalık bir post-prodüksiyon gösterisi bekliyor olacak...
***
Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...
"Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...
Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...
25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...
Keyifli seyirler,