Ukraynalu Irina, oğlu ile birlitke küçük bir Çek kasabasında yaşar. Onların hayatı, oğlunun saldırıya uğrayıp yaralanmasıyla değişir. Polis yaşanan olayı araştırırken, mahalleli de anne ve oğlunun arkasında durur ve olaya sebep olduğunu düşündükleri komşuları suçlarlar. Çocuğun hastanede gözlerini açmasıyla olayla ilgili bilinmeyenler öğrenilmeye başlanır. Bu sırada medya mensupları, siyasetçiler ve sivil toplum kuruluşları olayı kendi çıkarlarına göre manipüle etmeye başlar. Gerçek ve yalanın içe içe geçtiği ortamda Irina, zenofobi, ayrımcılık ve ön yargı ile mücadele etmek zorunda kalır.