Ortalama puan
3,0
1 Puanlama
The Stranger in Our Bed hakkında görüşlerin ?

1 Kullanıcı eleştirisi

5
0 Eleştiri
4
0 Eleştiri
3
1 Eleştiri
2
0 Eleştiri
1
0 Eleştiri
0
0 Eleştiri
3,5
2 Nisan 2025 tarihinde eklendi
Ziyadesiyle özgün senaryosunu Samantha Lee Howe'un kaleme aldığı ve yönetmen koltuğunda da Giles Alderson'ın oturmakta olduğu "The Stranger in Our Bed"; gizemini sonuna kadar koruyan, psikolojik bir gerilim olarak geliyor karşımıza...

***

Gelin isterseniz...

1.5 milyon dolarlık...

Oldukça düşük bir bütçeyle çekilen ve katıldığı festivallerde de...

Kendi kategorisindeki 9 ödüle birden imzasını atan bu İngiliz filmine biraz daha yakından bakalım...

***

Aileden varlıklı bir iş insanı durumundaki Tom (Ben Lloyd-Hughes) ile evli olan Charlotte (Emily Berrington)...

Giyinip kuşanılarak...

Evde yenilen bir akşam yemeği esnasında...

***

Lafı çok da uzatmadan...

Yürümeyen evliliklerini...

Boşanarak bitirmek istediğini...

Yüzüne karşı belirttiğinde...

***

Sinirlerine hakim olamayan Tom...

Adeta çılgına dönerek...

Odayı ve hatta evi terk ederek...

Doğup büyüdüğü aile malikanesine geçer...

***

Ama ertesi gün...

Bu konuda son derece kararlı olan Charlotte...

Eşyalarını toplayıp...

Ewan takma adlı sevgilisi Daniel Evans (Bart Edwards) ile buluşmak üzere...

Evden ayrılarak...

Saat 10:00'da Harrods'un önündeki randevu noktasına ulaştığında...

***

Ne gelen ne de giden olmadığı gibi...

Üstelik telefonu da kapalı olan Daniel'ın...

Adresinde de...

Şimdi Paula (Andi Osho) isimli bir başkası oturmaktadır...

***

Bu durumda...

İyice çaresiz kalan Charlotte...

Mecburen Tom'a geri dönmek mecburiyetinde kalır...

***

Ki zaten...

Tüm sadakatsizliğine karşın...

Bu iş de kendini suçlu gören...

Ve değişme sözü veren Tom...

Hiç uzatmadan Charlotte'u bağışlayarak...

Hiçbir şey olmamışçasına uzatmadan...

Yeniden bağrına basacaktır da ...

***

Fakat...

Londra sokaklarında...

Troy (Paul Casar) adındaki bir adam tarafından...

Sürekli olarak takip edildiği duygusuna kapılmasının yanı sıra...

Kendisini teselli eden kayınvalidesi Isadora (Samantha Bond) ile de bir kafede sohbet eden Charlotte...

Halen çok mutsuz görünse de...

***

Hafta sonu için...

Isadora'nın...

Yardımcı kadın Bayan Tanner (Nina Wadia) ve şoförlüğünü de üstlenen kahya Stefan (Joseph Marcell) ile birlikte yaşadığı kırsaldaki aile malikanesine gittiklerinde...

Duydukları karşısında sevinçten...

Kanatlanıp uçacakmış misali davranan Tom'a...

Hamile olduğunun müjdesini vermekten...

***

Artı...

Bilgisayarda yaptığı araştırmada...

Randevusuna gelmeyerek kendisini yalnız bırakan Daniel'ın akıbetini öğrenmek amacıyla...

Onun için kayıp ilanı veren kız kardeşi Rebecka "Becki" (Terri Dwyer) ile buluşup konuşmaktan da geri durmayacak...

***

Ancak...

Geleneksel üslubumuz gereği...

"Spoiler" vermek suretiyle, henüz seyretmemiş olanların ağızlarının tadını kaçırmak istemediğimiz için biz de kendi anlatımımızı...

Filmdeki tüm heyecanın start alacağı...

Burada noktalayacağız...

Dakika 30...

***

Bütün bu olan biteni...

Tek başına kurgulayan ruh hastasının...

Birkaç şüpheli arasından ortaya çıkacağı filmin...

Nefes keser nitelikteki geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; pek çok ters köşe sürprizi de bünyesinde barındıran, 60 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...

***

Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...

"Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...

Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...

25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...

Keyifli seyirler,
Daha Fazlasını Göster