Kader Yıldızlarda, Ölüm ise Kartlarda
Yazar: Gizem Şimşek KayaAmerikan yapımı Tarot filminin yönetmen koltuğunu, ilk uzun metraj projeleriyle Spenser Cohen ile Anna Halberg paylaşıyorlar. Filmin senaryosu yönetmen ikilisi tarafından Nicholas Adams’ın Horrorscope adlı romanından uyarlanarak kaleme alınmış. Görüntü yönetmenliğini Elie Smolkin’in üstlendiği, müzikleri Joseph Bishara tarafından yapılan filmin oyuncu kadrosunda ise Olwen Fouéré, Avantika, Jacob Batalon, Humberly González, Harriet Slater, Larsen Thompson, Wolfgang Novogratz, Adain Bradley, Stasa Nikolic, Alan Wells gibi isimler bulunuyor.
Filmin konusunu, bir grup arkadaşın Tarot falı okumalarının kutsal kuralı olan başkasının desteğini asla kullanma kuralını çiğnemeleriyle gelişen olaylar oluşturuyor. Bilmeyerek lanetli kartlarda hapsolmuş tarif edilemez bir kötülüğü serbest bırakan arkadaşlar, birer birer kendi kaderleriyle yüzleşirler ve Tarot okumalarında önceden belirlenen gelecekten kaçmak için ölüme karşı bir yarışa girerler.
Önce filmin uyarlandığı kitaba ve yazarına değinelim. Nicholas Adams, Daniel Weiss Associates tarafından yaratılan ve 1990'larda John Peel, James D. MacDonald, Debra Doyle, Sherwood Smith gibi birkaç korku yazarı tarafından kullanılan kolektif bir takma isim. Bahsi geçen Horrorscope romanında ise Zodyak katili olarak anılan, o günkü okul gazetesinde burçlara yönelik yazılmış yorumlara göre gençleri öldüren bir seri katil bulunuyor. Buna karşın film, tamamen doğaüstü üzerinden tasarlanmış olmakla birlikte; yıldızlarda kaderin yazılmış olması, burçların günlük yorumlarının benzerliği gibi de romandan alınmış detaylar göze çarpıyor. Zodyak katili ise Amerika’yı derinden etkilemiş bir katil olmakla birlikte, bu seri katile dair şimdiye dek pek çok film çekildi. Romanda geçen Zodyak katili ise bu herkesi korkutan katil değil, ondan esinlenen bir copycat. Bu bağlamda bakıldığında iyi bir roman uyarlaması olmadığını ama romandan daha güçlü bir film olduğunu da söylemek mümkün.
Uyarlama konusunu bırakıp filme dönecek olursak; öncelikle atmosferin ve renk düzenlemelerinin oldukça başarılı olduğunu belirtmek gerekiyor. Lanetli tarot kartları bulmak ve bunlarla fal bakmak gibi kısır bir konuyu seçip ellerinden gelen en iyi biçimde bu dar alanda çok iyi paslaşmalarla filmin akıtıldığı, izleyicileri de rahatlıkla avuçlarına aldıklarını söylemek mümkün. Oyuncuların performanslarının gerçekçiliği, makyajların başarısı ve her bir kişi için ayrı bir korkutucu varlığın ortaya çıkması, asansör gibi sahnelerde burçlara dair özenle düşünülmüş detaylar filmin çok kısır bir senaryonun altından başarıyla kalkabildiğini izleyicilere gösteriyor. Karakterlerin motivasyonlarının da iyi kotarıldığı yapımda birkaç küçük soru işareti bırakılması dışında oldukça koltuk tırmalatacak ve yer yer de koltuktan zıplatacak başarılı bir atmosfer yaratılmış. Klişe ve izleyicinin bekleyebileceği sahneler gelse de bu sahnelerde dahi küçük oyunlar yapmayı ihmal etmemişler. Hatta öyle iyi bir atmosfer kurmuşlar ki izleyicilerin salondan çıkarken tüm tehlikesine karşın “Bu tarot kartlarından istiyorum!” demesi de olası
Final Destination (2000) filmindeki kader-ölüm eşleşmesine benzer şekilde tarot yorumlarının sırasıyla kader-ölüm eşlemesine giren karakterleri içeren film; aslında son yıllarda sayısı giderek artan, gençlerin denememeleri gereken oyunları oynamalarını anlatan filmlere bir yenisi olarak ekleniyor. Hayalet görmek için bir kitaptaki farklı teknikleri kullanan gençlerin olduğu Gin Gwai 10 (2005), nightlight adlı ormanda el feneri ile oynanan bir oyunu oynayan gençleri konu alan Nightlight (2015), doğruluk mu cesaret mi oyununun lanetlisini oynadıklarını fark etmeyen gençleri ele alan Truth or Dare (2018), herkesin 100 mum bitene dek birer korku öyküsü anlattığı The 100 Candles Game (2020), lanetli antik bir kitaptaki büyülerin okunmasıyla laneti çağıran gençleri içeren The Red Book Rituel (2022), bir garaj satışında dilekleri gerçekleştiren bir obje bulan gençlerin bunu denemelerini içeren The Friendship Game(2022) ve yine gençlerin mumyadan yapılmış bir el sayesinde ölülerle iletişim kurmaya çalışmasını anlatan Talk To Me (2023) gibi filmler lanetli oyun ve gençler denilince akla ilk gelen yapımlar.
Sonuç olarak Tarot; hem yarattığı atmosfer hem de kısır bir alanda yaratıcı olma çabası ve oyuncularının performansları ile bu senenin iyi filmlerinden biri olarak korkuseverler tarafından izlenmeyi hak eden az sayıda yapımın yanına adını yazdırmayı başarıyor.