Recep İvedik 7 - Beyazperde.com eleştirisi : Recep İvedik’ten ekolojik savaşçı olur mu?

Recep İvedik

Sinema salonlarının gözü yaşlı çünkü gişe rekortmeni Recep İvedik serisinin 7. filmi Disney+’da karşımıza çıktı! Konunun bu kısmı bile ayrı bir yazı konusu olabilir zira tuhaf sinema yasamız yüzünden sinemacılar salona film çekmekten vazgeçip dijital platformlara iş yapmaya başladılar. Salonlara en çok seyirci getiren iki sinemacıyı da şu anda dijital platformlar harici izlemek mümkün değil. Bu da yıllık 10-15 milyon seyirci kaybı demek. Gişesi güçlü birkaç isim daha bu furyaya eklenirse salonlar kepenk kapatır. Burası Türkiye, böyle şeyler olabilir!

Son filmde değişen bir şey yok; Recep İvedik bildiğiniz gibi, yine kaba yine kavgacı ve yine cahil! Daha önceki filmlerde pek suya sabuna dokunmayan bir Recep İvedik izledik. İlk 3 filmde ağır bir eğitimli toplum eleştirisi vardı. Recep İvedik, kütüphaneciye, profesöre, yoga hocasına, şirket yöneticisine sataşarak seyircisine katarsis yaşatıyordu. Devamında Survivor adasına düşen, yanlışlıkla Afrika’ya giden bir Recep İvedik izledik ama o esnada Şahan Gökbakar’ın değişimine ve bir kanaat önderine dönüşmesine tanık olduk.

Yeni filmin senaryosunda bu değişimin izlerini göreceğimi tahmin ediyordum ama yine bu kadar kolaycı uygulanmış olmasına üzüldüm. Recep İvedik 7 adeta bir Yüksel Aksu kabusu gibi… Türk sinemasının başyapıtlarından biri olan Sultan filmindeki, halkın gecekondularını şirketlere peşkeş çeken üçkağıtçı muhtar tiplemesini alıp Entelköy Efeköy filmindekine benzer bir köy ortamına taşıyınca olur sanmışlar ama olmamış! 

Senaryo filme eğitimli ve dişi bir Recep İvedik olan Büşra karakterini sokarak kadın dokunuşu deniyor ama aynı senaryo bu karakteri 40 dakika boyunca unutuyor! O boşlukta yine Recep İvedik soloları izliyoruz. Yanında Sanço Panço’su Nurullah ile elbette. Aslına bakarsanız filmdeki herkes, kötü karakterler dahil Recep İvedik’in yancısı. Hiçbirinin hacmi yok. 

Son Recep İvedik filmi yeni bir şey söylemiyor. Recep’i çevre katliamcısı bir şirkete savaş açmışken ve milletin alnına (çamur) koymak isteyenlere had bildirirken görmek keyifli ancak bu serinin seyircisi o kitle değil. O kitleyi memnun edecek film de bu değil. Entelköy Efeköy çok daha iyisini daha naif bir hikayede anlatmayı başardı ve açıkça yazıyorum; o film beni daha çok güldürdü. Recep İvedik 7 artık modası tamamen geçmiş bir durum komedisinden medet umuyor ve komik olmak yerine sıkıcı oluyor. Filmde kahkaha attıran tek bir sahne bile yok. Reaksiyon alsın diye yazılmış sahneler de izlerken tahmin edildiğinden bir tepki oluşturmuyor. 

Dijital Platform demek garantili seyirci demek. Disney+, filmin gösteriminden bir gün önce üyelik ücretlerine neredeyse 2 katı zam yaptı. Disney+’ya bu filmi izlemek için üye olan varsa bilet almış gibi oldu ama seriden hiç hoşlanmayan binlerce abone olduğuna da eminim. Onlar için bir kaçış şansı yok. 

Şahan Gökbakar ticaretinden ve aklına geleni yazdığı bir senaryodan memnun olabilir ama bunu başka bir karakter yaratarak denese daha iyi olurdu. Bu kahramanın ne eğlenceli ne de orijinal bir tarafı kalmadı. Recep İvedik “veganım et yemiyorum” diyen Murat Dalkılıç’a, “alabalık söyleyeyim, balık da mı yemiyosun” diyor. İşte filmin mizahı bu…  

Uzun lafın kısası; 7. Recep İvedik, konuğunu mantarla zehirleyen bir ekolojik savaşçı… Ne yaptığı hakkında hiçbir fikri yok! Ben filmin sonunu zor getirdim ama meraklısıysanız buyurun Disney+’ya…

Murat Tolga Şen