Lanetli Sembol eleştirileri

Senaryosunu da, Che-Wei Chang ile birlikte yazan ve filmin editörlüğünü de üstlenen Tayvanlı sinemacı Kevin Ko'nun yönetmen koltuğunda oturduğu “Incantation”; gizemini son saniyesine kadar koruyacak tarzda, yerel Buda dinlerinin halk efsaneleriyle harmanlanarak kurgulanmış olan bir korku - gerilim olarak geliyor karşımıza...

Gelin isterseniz, prodüksiyon bütçesinin sınırlı olduğunun her halinden belli olmasına karşın; görsel efekt teknolojisi ile makyaj uygulamalarının başarısı sayesinde, kategorinin severlerini yeterince tatmin edeceğini düşündüğümüz bu Netflix filmine biraz daha yakından bakalım...

***

Film, örneğin doğum günü pastasının üzerindeki muma üflenirken "tutulan bir dilek" yahut birine "iyi yolculuklar dilemek" hatta "iyi Noeller dilemek" gibi insanların büyükçe bir çoğunluğunun; olumlu sonuçlar vereceğine inandığı, bu düşünce tarzına işaret edilerek başlıyor...

Devamında da Li Ronan (Tsai Hsuan-yen) isimli aynı anlatıcı (narrator), niyetlerin; gerçekten de sonuçları değiştirebileceğini belirtiyor...

Ve...

Bunu da, zihninizde canlandıracağınız bir dönme dolap deneyi ve hareket halindeki bir trenin yönünü tespit edebilme algısıyla kanıtlamaya uğraşıyor...

Ardından da; dilekler mekanizmasının da, aynen bu şekilde hareket ettiğini vurguluyor...

Yani aslında her şey, yalnızca kafalarda şekillendirilmektedir...

***

Altı yıl önce korkunç bir dinsel / inançsal tabuyu çiğnemiş olan Ronan; kendisine fazla yaklaşan insanların, açıklayamadığı talihsizlikler yaşadıklarını da ifade ediyor...

Üstelik bu iddiasını, "spoiler" oluşturmaması açısından ayrıntılarına girmeyeceğimiz; ziyadesiyle kanlı iki vaka ile de ete kemiğe büründürürken Ronan, kendisine ait gerçeklikleri daha iyi kavramaya başladınız andan itibaren de söz konusu lanetin, daha da güçlendiğini belirtmeyi de ihmal etmiyor...

Sonrasında da herkesin, gösterdiği bir sembolü ezberleyip; mümkünse kendisiyle beraber laneti uzaklaştıran "Hou-ho-xiu-yi, si-sei-wu-ma" sözcüklerini, tekrarlamasını ister...

***

Bu arada, yaşadığı her bir saniyeyi, bir video cihazıyla kayıt altına almayı alışkanlık haline getirmiş olan Ronan'ın, mahkeme kararıyla velayeti kendisinden alınmış olan altı yaşındaki kızı Dodo'nun (Huang Sin-ting) yıllardır; bakıcılığını da, tesisin işletmecisi Ming'in (Kao Ying-hsuan) üstlenmekte olduğu bir çocuk bakım evinde kalmakta olduğunu öğreniyoruz...

Çünkü altı yıl öncesine gittiğimizde:

Kayıtlarını, bizzat Dr. Wu'nun tutmuş olduğu Yeni Doğu Akıl Hastanesindeki video kayıtlarından; Ronan'ın, psikolojik tedavi altına alınmış olduğu bilgisine de ulaşıyoruz...

Zira Ronan, etrafındakiler açısından ölümcül olduğunu düşündüğü laneti; neredeyse bir saplantı haline getirmek suretiyle, akıl sağlığını kaybetmiştir...

***

Derken...

Artık iyileştiğine kanaat getirilen Ronan, Kızı Dodo'yu da alarak evine gidebilecektir...

Yalnız Ronan'ın, her şeyi kayıt altına alıyor olması; küçük Dodo'nun da dikkatinden kaçmamış ve nedenini de annesine sorduğunda aldığı yanıt, "İleride birlikte izleyelim" şeklinde olmuştur...

***

Çok geçmez...

Evde, bir takım garip kazaların yanı sıra kısmi elektrik kesintileri de başlar...

***

- (Altı yıl önce) Hayalet Avcıları -

"Tuhaf Mırıltılar" adındaki YouTube kanalının yükleyicileri olan Ronan ile erkek arkadaşı Dom (Sean Lin) ve Dom'un kuzeni Yuan (RQ - Wen Ching-yu), içine girilmesi kesinlikle yasaklanmış olan bir tünelde çekim yapmak üzere; telefon sinyalinin dahi bulunmadığı bir dağ patikasında, Dom ile Yuan'ın Buda Anne'ye tapınan Chen klanına mensup akrabalarının hayatlarını sürdürdükleri köye doğru ilerlemektedirler...

Bu gençlerin yegane amaçları da, asırlardır mevcut olan bir "batıl inancı" ortadan kaldırmaktır...

Fakat o da nesi...

Yoldaki, bir Buda heykelciğine çarpmasınlar mı...

***

Neyse...

Önlerine çıkan tüm badireleri atlatan üç kafadarlar nihayetinde, aileden olmaması sebebiyle Ronan'ın pek hoş karşılanmadığı köye varıverirler de...

***

Birden...

Yeniden günümüzdeyiz...

Gelen telefon üzerine öğrencisi olduğu Chin Chin Ana Okulu'nda arkadaşlarıyla sorun yaşayan kızı Dodo'yu alan Ronan, evine doğru yola koyulur...

***

Evet...

Belki Ronan iyileşmiş ama şimdi de Dodo, tavana bakarak seslendiği; korkutucu hayaller görmeye başlamıştır...

Ki Dodo, etrafındakileri tedirgin eden bu konuşma eylemini; sadece evde değil, okulda da tekrarlamaktadır...

Yalnız hemen söyleyelim ki, bizim ufaklık hiç de haksız değildir...

***

Uzatmayalım...

Bir başka flashback ile bir kez daha; meydana gelen tüm tersliklerin başlangıç noktasını oluşturan, Chen klanının köyüne dönüveririz...

Dakika 35...

"Spoiler" vermemeyi temel edinmiş tarzımız gereği, anlatımı burada kesiyoruz...

Geride sizleri, ilgiyle izleyeceğinizi umduğumuz; 75 dakikalık, oldukça kanlı bir bölüm daha bekliyor olacak...

Keyifli seyirler,