Hesabım
    Tehlikeli Sular
    Ortalama puan
    2,9
    2 Puanlama
    Tehlikeli Sular hakkında görüşlerin ?

    1 Kullanıcı eleştirisi

    5
    0 Eleştiri
    4
    0 Eleştiri
    3
    0 Eleştiri
    2
    0 Eleştiri
    1
    1 Eleştiri
    0
    0 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    Turgay Buğdacigil
    Turgay Buğdacigil

    Takipçi 2.068 değerlendirmeler Takip Et!

    1,5
    11 Ocak 2024 tarihinde eklendi
    Senaryosunu, yönetmen koltuğunda da oturmakta olan John Barr'ın hikayesinden uyarlayarak Mark Jackson'ın kaleme aldığı "Dangerous Waters"; gizemini sonuna kadar koruyan, gerilim yüklü bir deniz macerası olarak geliyor karşımıza...

    ***

    Gelin isterseniz, Kaptan karakterini canlandıran usta oyuncu Ray Liotta'nın...

    Henüz 67 yaşındayken, çekimlerinin yapıldığı; Dominik Cumhuriyeti'nde, uykusundayken yaşamını yitirdiği...

    Bu bağımsız (indie) Amerikan filmine biraz daha yakından bakalım...

    ***

    Filmin açılışı...

    Suratı, yara bere içindeki (filmdeki tek doğru şey olduğunu düşündüğümüz Odeya Rush'ın oynadığı) Rose'un; ifadesini alacak olan polis dedektifi Friedman'ın (Matt Servitto)...


    "İfadeyi alan memur, Richard Friedman... Tarih 14 Mayıs, saat 09:28...

    Rose, yardım etmek için buradayım... En başından, başla istersen..."


    Biçimindeki, bu sözleriyle yapılır...


    ***

    40 yaşına gireceği gün...

    Garson olarak çalıştığı lokantadaki mesaisini tamamlayıp evine dönen Alma (Saffron Burrows), mikrodalgada ısıtacağı akşam yemeğini hazırlayıp bardağına da su doldurmaktayken...

    Ertesi gün yola çıkacaklarını anımsattığı...

    Ama...

    Buna, pek de hevesli olmadığını...

    Açıkça belli eden 19 yaşındaki kızı Rose'da...

    Annesinin geldiği otomobille, resepsiyonunda görev yaptığı otele doğru yola çıkmaya hazırlanmaktadır...

    ***

    Ertesi sabah...

    Rose'un, eve uğramasına bile gerek kalmadan...

    Çoktan hazırlamış olduğu valizini, aracın bagajına yerleştiren Alma...

    Yan koltuğa kayan kızının yerine, direksiyona geçer geçmez...

    Yola koyulmak isteseler de...

    Rose'un bunu, olumsuz bir işaret olarak algılayarak değerlendireceği şekilde...

    Marş basmaz..

    ***

    Gerçi...

    Ön kaputu açarak duruma, anında müdahale eden Alma...

    Arızayı giderecek...

    Ve yeniden...

    Önceden planlanmış, 10 günlük Bermuda tatili için yola koyuluverecekler...

    ***

    Ve...

    Kendisi henüz küçük bir çocukken...

    Irak savaşında patlayan bir bombanın parçalara ayırdığı, suratını dahi anımsayamadığı bir askerin kızı olan Rose'un; sadece 7-8 haftadır tanımakta ve bir centilmen olarak değerlendirmekte olduğu erkek arkadaşı Derek Stipes'in (Eric Dane) Annalisa isimli yelkenli teknesiyle...

    Denize açılırlarken...

    ***

    Aynı teknede...

    Canı, fena halde sıkılan Rose'a; bir kördüğüm çakısı hediye etmesine ilaveten, halatlara düğüm atmayı da öğretecek olan Derek'in...

    Çok önceden hazırlamış olduğu pasta ile...

    Alma için, bir doğum günü kutlaması da düzenlenecektir...

    ***

    Bu arada biz...

    Bir polis emeklisi olan Derek'in, özel güvenlik danışmanlığı yapmakta olduğunu...

    ***

    Yelkene çarpmak suretiyle, annesi bir ara denize düşen Rose'da...

    Kamara da, onu sarıp sarmalayarak kurutacak bir battaniyeyi ararken...

    Dolapların birinin içinde, Armalite AR-15 marka çok özel bir saldırı silahının bulunduğunu da öğrenmiş olur...

    ***

    Ki Derek...

    Fazla aksiyon filmi seyretmiş ve bir süre boyunca da, yakın dövüş sporları eğitimi de almış olması sayesinde...

    Silah kullanımına yatkın hale geldiğini iddia eden Rose'a...

    Bu silahla, birkaç el atış talimi de yaptıracaktır...

    ***

    Çok geçmez...

    Bir gece, Derek'in teknesine...

    Kendi tekneleriyle bordalayarak çıkan...

    Kaptan liderliğindeki bir kaç haydut...

    Kendilerine direnen Alma'yı, hiç tereddüt etmeksizin öldürürlerken; peşinde oldukları, ne olduğunu bilmediğimiz ancak uyuşturucu olma ihtimalinin yüksek olabildiğini tahmin edebildiğimiz Derek'in zulasını alıp...

    Tekneden kaçarlar...

    ***

    Bunu yaparlarken...

    Her ne kadar, kendilerini tanımıyor olduğunu söylese de...

    Aralarından, bir polis eskisi olduğu anlaşılan Larry (Roy Elghanayan) ile boy boy fotoğrafları olan Derek'i yaralamış...

    Açık denizde sürüklenmeye başlayan teknenin...

    Teknik ve elektronik aksamına da, ciddi hasarlar vermişlerdir...

    ***

    Böyle olunca da Rose...

    Annesinin ölümüne yol açan, haydutlarla olan ilişkisini fark ettiği Derek'i...

    Bir kolundan halatla bağlayarak, teknenin güvertesine sabitlese de...

    ***

    Derek kurtulmak da...

    Çok da zorlanmayacak...

    Ve...

    Kendisi, dekompresyon kolunu çevirirken...

    Eş zamanlı olarak da Rose'u...

    Krank kolunu döndürerek, motoru yeniden çalıştırmaya ikna edecek...

    ***

    Fakat bu eylem...

    Hiçbir işe yaramayacağı için...

    Rotalarından saparak...

    Akıntı yönünde sürükleneceklerdir...

    ***

    Ta ki Rose ileride...

    Okyanusun ortasındaki, bir kara parçasını keşfedene ve çıkıp orada...

    Derek ile sohbet edip, kendisinden ve bizlerden gizlenen tüm gerçeklerin her birinin...

    Ayırdına varana kadar...

    Dakika 48...

    ***

    Annesinin intikamı peşindeki...

    19 yaşındaki sıradan bir otel resepsiyonistinin, birdenbire dişi bir Rambo'ya dönüşeceği filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; "saçmalıklardan seçmeler" adını vermekten de asla çekinmeyeceğimiz...

    Aksiyon dozunun, hız kesmeden artacağı...

    53 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...

    ***

    Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...

    "Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...

    Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...

    25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...

    Keyifli seyirler,
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top