Alien: Romulus eleştirileri

Senaryosunu da, Dan O'Bannon ve Ronald Shusett'in yarattıkları karakterleri kullanarak Rodo Sayagues ile beraber kaleme alan Fede Alvarez'in yönetmen koltuğunda oturmakta olduğu "Alien: Romulus"; yola 1979 yılındaki Ridley Scott filmiyle çıkılan "kült" mertebesindeki bilim-kurgu serisinin, yedinci devamı olarak geliyor karşımıza...

***

Gelin isterseniz, 80 milyon dolarlık bütçesinin de sağladığı avantajla...

Yeşil perde ve görsel efekt teknolojileriyle başarılı makyaj uygulamalarının yanı sıra zorluk derecesi yüksek sahnelerindeki koordinatörlüklerini; Mark Henson ile Balázs Terebesi'nin üstlendikleri, dublör oyuncuların performanslarına yaslanılarak çekilen...

Ve nihayetinde de...

Brüt 350.4 milyon dolarlık bir hasılat rakamına ulaşılabilen...

"Post prodüksiyon harikası" bu filme biraz daha yakından bakalım...

***

Film...

Sessizce ilerleyen Weyland-Yutani Şirketine ait bir uzay sondasının...


"Anne 9001 uyanıyor...

Mevcut zaman: 9 Şubat 2142

Konum: Zeta2 Retikuli Sistemi

Görev hedefi menzilde...

Yakalamak için kalan süre...

Hedef emniyete alındı...

Dönüş protokolü başlatıldı..."


Şeklindeki bilgisayar bilgilendirmeleri eşliğinde...

Tamamen aktif hale gelip üzerine kilitlendiği...

Büyükçe bir kozayı ambarına aldığı görüntüler ile başlar...

***

Ki üsse varışta da...

Tamamı maskeli bilim insanlarınca açılan kozadan...

Nostromo'nun mürettebatının çoğunu öldüren Xenomorph'un aynısı çıkartılır...

***

Derken...

Weyland-Yutani Şirketinin...

Güneş yüzü görmeyen Jackson's Yıldız kolonisindeki bütün işçileri...

Genel bir sesli duyuru ile...

15 dakika içerisinde işbaşı yapmaları için uyandırılırlarken...

***

Onlardan biri olan Marie Raines "Rain" Carradine'de (Cailee Spaeny) yatağından kalkıp yemekhaneye gider gitmez...

Kardeşi olarak kabul ettiği...

Bizzat kendisini korumaya programlanmış android Andy'de (David Jonsson) ona katılır...

***

Ve ardından da...

Karın tokluğuna çalıştırıldıkları...

Madendeki görev yerlerine doğru yönelirlerken...

***

Rain bir ara...

Weyland-Yutani'nin Koloni İşleri Ofisine uğramak suretiyle...

Güneşi de görebileceği Yvaga'ya gidip gidemeyeceğini öğrenmek istediğinde kendisine ilgili memurca (Rosie Ede)...

En az beş altı yıl daha...

İşçi açığı bulunan madenlerde çalışması gerektiği söylenir...

***

Böyle olunca da...

Tam moralinin bozulduğu bir anda kendisini...

Eski dostu Tyler (Archie Renaux) telefonla arayarak yanlarına davet eder...

Ve...

Emeklerini sömüren Weyland-Yutani'nin...

Hiçbir zaman hiçbirisine Yvaga vizesi vermeyeceğinden söz ederken...

***

Bir gece önce...

Kız kardeşi Kay (Isabela Merced), kuzeni Björn (Spike Fearn) ve Björn'ün üvey kız kardeşi Navarro (Aileen Wu) ile beraber...

Yerden 320 km uzaklıktaki bir yerde sürüklenmekte olan terk edilmiş bir külüstür uzay aracına rastladıklarından da bahseder...

***

Zira söz konusu araçtaki uyku kapsülleri...

Kendilerini Yvaga'ya götürebilecek nitelikte olup...

Onları ele geçirebilmeleri halinde...

Weyland-Yutani'nin seyahat izni vermesini beklemelerine gerek de kalmayacaktır...

***

Biraz zorlansa da...

Rain ikna edilir edilmez...

Corbelan IV ile yola çıkılır...

***

Ulaştıklarında da...

Tyler, Andy ve Björn...

Uyku kapsüllerini kontrol etmek gayesiyle...

Weyland-Yutani'nin hurdaya ayırdığı Rönesans isimli araca geçer...

***

Ve buldukları beş adet uyku kapsülünü...

Corbelan IV'e gönderirler...

***

Ancak...

Kapsüllerdeki yakıtın yetersiz olması yüzünden...

Şimdi de aynı geminin içinde yakıt arayışına girişirler...

***

Ama bu kez...

İşler beklendiği gibi yürümeyip...

Tyler, Andy ve Björn'ün üçü birden...

Enerji odasında mahsur kaldıklarından...

Rain ile Navarro'da onları kurtarmak amacıyla...

Romulus ve Remus adındaki iki bölümden oluşan Rönesans'a geçmek mecburiyetinde kalırlarken...

***

Kendilerine musallat olan gemideki yüzlerce yaratıktan birisi...

Gelip Navarro'nun suratına yapışarak onu...

Yere yıkıp etkisiz hale getirir...

***

Çünkü...

DNA'sıyla birleşerek hızla büyüyüp ondan doğacak XX121 Xenomorph'un tohumunu kendisine yerleştirmektedir...

***

Ki...

Rönesans'ın android bilim subayı Rook'un (görünümü ve seslendireni Ian Holm, Daniel Betts) verdiği malumata göre...

20 yıl önceki bir olayda...

USS Nostromo'daki yedi mürettebattan sadece bir tanesi...

Bu yaratıktan kaçarak hayatta kalabilmiştir...

***

İşte o sebeple de...

Navarro kurtarılsa bile...

Yaratık işini çoktan tamamlamış olduğu için...

Corbelan IV'e alınmamalıdır...

***

Elbette bu uyarılara kulak asmak yerine...

Duygusal davranan Björn Navarro'yu da...

Kendisi ile hamile bıraktığı kuzeni Kay'in yanına almak da ısrarcı davranmamış olsaydı...

***

Üstelik de...

Yaratıklardan arındırılmış Romulus laboratuvarı kısmına sığınmaktan başka çareleri kalmayan...

Rain, Tyler ve Andy'i...

Rönesans'ta öylesine terk edip bir başlarına bırakırken...

Dakika 49...

***

Bu can pazarında...

Kimin veya kimlerin yaşam savaşını kazanıp Yvaga'ya doğru yola koyulabileceğini öğreneceğimiz filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; aksiyon dozunun hiç azalmadan devam ettiği, 70 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...

***

Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...

"Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...

Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...

25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...

Keyifli seyirler,

Ana hikayeye katkısı olmayan eski filmlerden birkaç referans içeren bir ara film. Seriye göre değerlendirdiğimizde ortalama seviyede.

Alien: Romulus'da ne korku ne de gerilim var, en basiti bir tane bile "jump scare" sahnesi yok ama bu filmi kötü de yapmaz. İyi bir filmdi. Devam filminin geleceği de kesin gibi görünüyor.

konuya girecem diye ilk bölümü mındar eden tek film bu olsa gerek.zayıf refleksi olmayan kaygısızca yapılmış bir film.hoşlananımız mutlaka çıkar mantığıyla dibe çakılıyor.uzun yıllardır devamı yapılmayan bu filme en büyük saygısızlığı bu salaklar yapmıştır.

Gerçekten güzel bir alien filmi olmuş ilk iki film arasında neler olduğunu gördük Fede Alverez gerçekten güzel bir film ortaya koymuş bir devam filmi daha bekliyorum açıkçası

Detta är mitt vittnesbörd om hur jag äntligen gick med i den nya världsordningen, Illuminati efter att jag har försökt att gå med i över 2 år nu men bedragare tog pengar från mig flera gånger. Jag har letat efter att gå med i Illuminati så länge, men bedragare fortsätter att ta mina pengar tills tidigt i år när jag träffade Lord Felix Morgan online. Jag kontaktade honom och jag förklarade allt för honom och han rekommenderade registreringen som användes och jag betalade för stor medlem för att få mig igång och jag blev invigd i världsordningen och jag får summan av $4 000 000 US-dollar efter att min initiering gjordes. Jag är väldigt glad! Och lova att sprida Lord Felix Morgans goda arbete. Om du är intresserad av att gå med i den nya världsordningen Illuminati idag, kontakta Lord Felix idag, han är din bästa chans att få medlemskap i Illuminati som du alltid önskar. Kontakta Lord Felix Morgan E-post: Illuminatiofficial565@gmail.com eller Whatsapp +447918641801

Çok iyi bir Alien filmi olmuş. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum. İzlemesi zor, çok katmanlı bir film. Alien Romulus'da nerdeyse bütün Alien filmlerine şöyle bir uğruyoruz. Çözümlemesi zor olarak, serinin diğer filmlerine hakim olmayı gerektiriyor. Filmin çok katmanlı olmasının nedeni de tam olarak bu. Tabi bu halim olmak, basit bir korku veya bilimkurgu-korku hikayesini elinde patlamış mısır veya çerezle izlemek değil, Alien film serisinin felsefesine de hakim olmak gerekiyor. Hatta ve hatta asgari düzeyde felsefe ve psikoloji ile haşır neşir olmak. Bu açıdan baktığımızda zaten, yepyeni sorular ile karşılaşıyoruz. Her seferinde deli gibi yeni bir Alien filmi bekleme nedenimiz de işte bu gizemli felsefe. Kokusunu alıp tam olarak yerli yerine oturmadığımız o şey. Bu bağlamda Alien, The Terminator gibi mahvolan bir seri değil, aksine gittikçe büyüyen ve genişleyen bir seri.

Filme gelince...
spoiler: İlk filmdeki Nostromo kalıntısına ulaştık. O kalıntıda Rook çıktı. Nostromo kalıntısında bir de kraliçe Alien olduğunu, bununla da Romulus'tan sonraki filmde karşılaşacağımızı düşünüyorum. Film nefes almadan izleniyor. Evet, uzayda çığlığını kimse duyamaz, nefes alış verişlerini de yaratıklar duymamalı. Film facehugger'lara daha fazla odaklanmış. Evet, Alien serisindeki en çirkin ve berbat şey. Korku, heyecan, gerilim, duygusal ve mental gerginlikler had safhada. Prometheus'daki mühendislere bile bağlanıyoruz. Otur da çöz çözebilirsen. Birkaç kere izlenmesi gereken filmlerden. Bütün seri ile birlikte. Dikkatli izleyiciler Prometheus ve Covenant'ta bulunan cevaplanmamış birkaç sorunun cevabını bulabilir. Yani oturup düşünen Ridley Scott'un şirinlerini görebilir

ilgi çekici ve kesinlikle etkileyici mekân tasarım ve sahne düzenlemelerinin ya da yaratık tasarımının artık cgi içermemesinin filme verdiği bütün olumlu yönlere rağmen, alien romulus en önemli ve en gerekli yerden kan kaybediyor: filmin hikâyesi zayıf, karakterleri önemsiz, gereksiz; ve sahte olanın ilgi çekiciliği ( andy, ilk filmden rook ve yaratığın kendisi) de gerçek karakterleri ezip geçiyor. filmin karakterleri bir türlü sahneyi dolduramıyor, çünkü doldurabilecekleri bir hikayeleri yok. ve zaten çok geçmeden ölüyorlar. filmde değişim gösteren, bir şeyler yaşayan ve yaşadığı şeyler sebebiyle kendisinde bazı şeylerin değiştiği tek kişi sentetik andy. baş karakter rain bu film için fazlasıyla naif kalıyor. bu hikâye rain ile anlatılamıyor.

romulus'un beğenilmesindeki esas faktör filmin gerilim hissini bir şekilde tutturması ve aynı zamanda filmin mekânlarının ve atmosferinin ortaya koyduğu ilgi çekici karanlık dünya. bütün bunların olumlu etkisi ortada hikayesi olmayan insanlar sebebiyle azalıyor, çünkü esas izlemek istediğimiz şey, insanların öyküleri, onların dertleri, onların yaşama arzusu vd. bu filmdeki insanlar fazlasıyla sığlar, önemsizler. rain ve andy arasındaki yakınlık, sürtüşmeler, kendini var etmeye çalışan hikâye ise rain karakterine belki senaryo belki oyuncu sebebiyle derinlik katilamamasi sebebiyle bir etki ortaya koyamıyor. artık ilk alien filminin üzerinden bunca zaman geçmişken hepimiz türlü türlü cgi efektlerine, görsel etkileyicilikler içeren türlü türlü numaralara alışığız. iyi bir hikâyenin yerini asla hiç bir şey tutmaz. bunun böyle olduğunu romulus'u 4xd salonunda film boyunca tek bir kez bile sallanmadan izler ve neden ekstra para verdim bu salona diye düşünürken bir kez daha anlamış oldum kendi adıma.

romulus, evet, izlenebilir bir film; seriyi sevenleri de mutlu edecek bir görsel dünyası var. final kısımlarındaki kapışmalar yer yer kâbusa dönüyor, ürkütücü. ancak işte, hepsi bu ve bu kadar.

Dunyanın en kötü filmleri arasında olabilir. Zaman ve para kaybı.

Bok gibi diğer serilerine göre berbat yaratık film çekiliyor yaratık varla yok arası film korku türü ama filmden ayrı yönetmen ve senaristten korktum bir daha film yaparlar diye ,/// kısaca zaman kaybı boş film olmus