Vampirin Gölgesi, 1920’lere damgasını vurmuş olan Alman Ekspresyonist sinemacı Murnau’nun meşhur filmi Nosferatu’yu çekmesi sırasında yaşanan olayları, gerçeklik duygusuyla biraz oynayarak ve hayali olup olmadığı tartışmalı bir kurgu içerisinde anlatıyor.
1920’lerde, yönetmen F.W. Murnau (John Malkovich) tüm zamanların en muhteşem sessiz vampir filmi olan Nosferatu’yu yapmaya karar verir. Otantik bir korku atmosferi yaratmakta kararlı olduğu için Max Schreck (Willem Dafoe) isimli gerçek bir vampiri, Kont Orlak rolünde oynatmak için tutar. Murnau, Schreck’e filmin uyuşturucu bağımlısı yıldız oyuncusu Greta Schroeder’in (Catherine McCormack) boynunu(!) vaadeder. Tabii filmin finalinde olmak kaydıyla.
Murnau tüm film ekibine Schreck’in çok tuhaf göründüğünü çünkü bir metod aktörü olduğunu anlatarak komplosuna zemin hazırlar. Yine de herkes gerçekten de Schreck’in tuhaf görüntüsünü, neden sadece geceleri çekim yapmayı kabul ettiğini ve aralarından bazılarının öldüğünü merak etmeden duramaz. Nosferatu’nun çekimleri, yıldız oyuncusunun rolünü insanüstü(!) derecede fazla ciddiye alması yüzünden giderek tehlikeye düşmektedir.