Hesabım
    Love in the Villa
    Ortalama puan
    2,8
    4 Puanlama
    Love in the Villa hakkında görüşlerin ?

    2 Kullanıcı yorumları

    5
    0 Eleştiri
    4
    0 Eleştiri
    3
    0 Eleştiri
    2
    2 Eleştiri
    1
    0 Eleştiri
    0
    0 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    Turgay Buğdacigil
    Turgay Buğdacigil

    Takipçi 2.066 değerlendirmeler Takip Et!

    2,0
    21 Kasım 2023 tarihinde eklendi
    Senaryosunu da kaleme alan Mark Steven Johnson'ın yönetmen koltuğunda oturmakta olduğu "Love in the Villa"; izleyicisine turistik bir Verona turu yaptırmasına ek olarak vakit kaybından öte bir şey de ifade etmeyen, son derece sıradan bir "rom-com (romantic comedy)" olarak geliyor karşımıza...

    ***

    Gelin isterseniz, oldukça düşük bir bütçeyle çekildiği her halinden belli olmasına ilaveten...

    Kendine, Netflix platformunda yer bulabilme becerisini de gösteren; bu bağımsız (indie) Amerikan filmine biraz daha yakından bakalım...

    ***

    William Shakespeare'in "Romeo ve Juliet"ine (1597) takıntılı olan ilkokul öğretmeni Julie Hutton (Kat Graham); dört yıllık erkek arkadaşı Brandon (Raymond Ablack) ile birlikte, Verona'ya yapacakları hayatının seyahatini planlamakta...

    Hatta...

    Bu seyahati merak edip, kendisine soran küçük öğrencilerine...

    Her ne kadar...

    Sınıfın bir köşesine yerleştirilmiş, akvaryumun içindeki yılan Beatrice kadar ilgilerini çekmese de; "Romeo ve Juliet"ten, küçük bir pasaj okumak zahmetine de katlanmaktadır...

    ***

    Şehirdeki en iyi restoranlarda, villada yapılacak kahvaltılar hariç ikişer öğünden 14 rezervasyon yapmaktan temalı turlara kadar her şeyi içeren bu gezide...

    İşin bir de...

    Verona'da konaklama kısmı vardır ki...

    Onun için de Julie; Shakespeare'in oyunundaki ünlü sahneye ilham veren balkona bakan "La Villa Romantica" isimli bir villayı, Veronalı emlakçı Silvio D'Angelo'dan (Emilio Solfrizzi) kiralamak üzeredir...

    ***

    Neyse...

    Tüm hazırlıklarını tamamlayan Julie...

    Son olarak...

    Bu seyahat esnasında Brandon'ın, kendisine evlenme teklifinde bulunabileceği tahmininde bulunan okuldaki meslektaşlarından Rob'a da (Sean Amsing); bir haftalık yokluğu sırasında Beatrice'ini, fareyle beslemesi ricasında bulunur...

    ***

    Ama...

    Julie'nin hesaba katmadığı tek şey...

    La Sorte'de oturmuş, sipariş ettikleri içkilerini yudumlarlarken...

    "Bu iş yürümüyor..." diyecek olan Brandon'ın kendisini, aniden terk edecek olmasıdır...

    ***

    Bunun üzerine evine dönüp bilgisayarının başına geçen Julie...

    Bir an için...

    La Villa Romantica'yı kiralama hususunda, tereddütte düşse de...

    "Onay" tuşuna basmakta, çok da gecikmez...

    ***

    Bir sonraki gün Julie...

    İtalya uçuşu için, Minneapolis Uluslararası Havalimanı'ndadır...

    Ve...

    Uzunca bir rötar ile banklarda uyuklayarak beklemenin ardından...

    Nihayet yola çıkılır...

    ***

    Bagajının kaybolacağı zorlu bir charter uçak ve Verona'daki, ondan da zorlu bir Uber sürücüsü (Lorenzo Lazzarini) deneyiminin neticesinde...

    Artık...

    9-16 Nisan haftasında, konaklamak adına kiraladığı villadadır...

    ***

    Fakat...

    O da nesi...

    Charlie Fletcher (Tom Hopper) isimli bir İngiliz'e de; aynı villa, 8-15 Nisan tarihleri arası için kiralanmış olmasın mı...

    Anında telefonuna sarılan Julie, emlakçı Silvio'yu arasa da...

    O geceyi Charlie, yatak odasında...

    Kendisi de holdeki, kanepenin üstünde geçirecektir...

    ***

    Ertesi sabah...

    Elinde iki büyük kese kağıdı dolusu yiyecekle, Silvio'da çıkıp gelir ve yaşanan rezervasyon karışıklığını...

    "Bu, belki de kaderdir..." şeklinde nitelendirerek; indirim yapacağını söylediği Julie ile Charlie'ye, villayı paylaşmalarını önerirken...

    Villanın internet ilanındaki...

    "Aşk bir yolunu bulur..." sözcüğüne de gönderme yapar...

    Ve de, onları baş başa bırakarak...

    Çekip gider...

    ***

    Zaten...

    Başka da çıkar bir yol bulamayan Julie ile Charlie'de; villayı, aralarında bölüşerek paylaşmak mecburiyetinde kalırlar...

    ***

    Bu arada...

    Bir degustatör (şarap tadımcısı) olan Charlie'nin Verona'ya...

    Söz konusu tarihlerde, kent de düzenlenen dünyaca ünlü "Vinitaly" şarap festivalinden; İngiltere'de çalışmakta olduğu firmaya...

    Geçmiş beş yılda da olduğu gibi yine, şarap seçmek amacıyla gelmesinin yanı sıra kedilere karşı alerjisinin bulunduğunu da öğreniyoruz...

    ***

    Elbette...

    Onun bu kedi alerjisini, sadece biz değil...

    Eş cinsel öğretmen arkadaşı Rob'un da tavsiyesiyle; Charlie'yi villadan kaçırtmak gayesiyle değerlendirecek olan, Julie'de öğrenecektir...

    Dakika 34...

    ***

    Julie ve Charlie'nin birbirlerine, misliyle karşılık verecekleri...

    Hasmını villadan sepetleme oyununun, zamanla biçim değiştireceği filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; mevzuya, aniden çıkıp gelerek...

    Neredeyse herkese...

    Soğuk duş tarzındaki bir sürpriz yaşatan, Charlie'nin nişanlısı Cassie (Laura Hopper) karakterinin de eklemlenmesine rağmen...

    Bilindik klişelerle dolu olmaktan çok da öteye geçemeyen, 80 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...

    ***

    Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...

    "Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...

    Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...

    25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...

    Keyifli seyirler,
    Aamir Khan
    Aamir Khan

    Takipçi 462 değerlendirmeler Takip Et!

    2,0
    7 Kasım 2024 tarihinde eklendi
    Aslında hoş bi film olabilirmiş ama başroldeki iki karakterde çok iticiydi birbirlerine uymamış kimyaları uyuşmadığı için aralarındaki bağ seyirciye geçmemiştir tavsiye edilmez
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top