Nermin, 1963 yılında işçi olarak Türkiye'den Almanya'ya göç eder. Bir tekstil fabrikasında çalışan Nermin, bir süre sonra babasına emanet ettiği üç kızını da yanına alır. Aradan geçen yılların ardından büyük kızı Sevim'den olan torunu Didem, bir belgesel yönetmeni olur. Didem, anneannesinin hafızasını kaybetmekte olduğunu öğrendiğinde kamerasını da yanına alarak tıpkı Türkiyeli göçmenlerin yaptığı gibi trenle Almanya'ya gider. Didem, anneannesinin hayatını araştırdıkça Nermin'in göçmen bir kadın işçi olarak yaşadığı dönemin portresini çıkarır.