Argylle: Gizli Casus eleştirileri

Senaryosunu Jason Fuchs'ın kaleme aldığı ve kendisini daha çok "Kingsman" film serisi ile yakından tanıdığımız Matthew Vaughn'ın yönetmen koltuğunda oturmakta olduğu "Argylle"; yeterince ilgi çekici, bir suç "dramedy'si (drama comedy)" olarak geliyor karşımıza...

***

Gelin isterseniz, 200 milyon dolarlık bütçesinin de sağladığı avantajla kullanılan görsel efekt ve yeşil perde teknolojileriyle başarılı makyaj uygulamalarına ilaveten; koordinatörlüklerini, Heidi Bishop, Christopher Clark Cowan, Guillermo Grispo, Roy Taylor, Rudolf Vrba ve Ryan Watson'ın ifa ettikleri, dublör oyuncuların performanslarına yaslanılarak çekilen bu Apple TV+ filmine biraz daha yakından bakalım...

***

Film...

Ajan Aubrey Argylle'ın (Henry Cavill), karşısına dikilen silahlı korumasını (Daniel Sing) aşıp; Lagrange'ı (Dua Lipa) dansa kaldırdığı ve birlikte helikopter dansı yaptıkları...

Yunanistan'daki bir sahne ile başlar...

***

Ki...

Bu dansın tam finaline doğru Lagrange, maskesini düşürüp gerçek kimliğini ortaya çıkardığına inandığı Argylle'ın silahına el koyup...

Odadaki diğer insanların silahları da Argylle'a yöneldiğinde...

Argylle'da mecburen, acilen iletişime geçeceği...

Onu kurtarmak için yeni Steve Jobs olmaktan vazgeçen kız...

Keira'nın (Ariana DeBose) yardımına başvurmak durumunda kalır...

***

Böyle olunca...

Argylle kurtulup dışarıya çıksa...

Ve...

Keira'nın, kendisini almak için geldiği araca binmek üzere hamle yaptığı esnada da...

***

Dışarıda kendilerini beklemekte olan Lagrange'ın açtığı yaylım ateşi nedeniyle Keira vurularak yaralanır...

Ve...

Atladığı motosikletini topuklayan Lagrange'da, hızla oradan uzaklaşırken...

***

Merkezi bilgilendiren Argylle sayesinde Direktör Fowler (Richard E. Grant), Keira için bölgeye bir ambulans helikopter gönderirken...

Argylle'dan da, Keira'yı bırakıp...

Lagrange'ın peşine düşmesini isteyecektir...

***

Ancak...

Çok daha hızlı olan Lagrange...

Argylle'den kaçıp kurtulurken...

Argylle'in yapabileceği tek şey, kahvesini yudumlamakta olan Wyatt'ı (John Cena) aramakla sınırlı kalacak...

***

Ama...

Adam yakalamak hususunda oldukça mahir olan Wyatt, Lagrange'ı tutup enselediğinde...

Farkında olmadan her üçünün de...

Direktör Fowler adına çalıştıkları ortaya çıkar çıkmaz...

***

Lagrange...

Kolyesindeki arsenikle kendini zehirleyip intihar ederken...

Argylle ile Wyatt'da bir başlarına...

İyot misali ortada kalacak ve birbirlerinden başkasına güvenmeme kararı alacaklardır...

***

Zira...

Artık geri dönüşü de olmayan şartlar...

Tamamen değişmiştir...

***

İşte...

Buraya kadar sıraladıklarımızın tamamı...

Yazar Elly Conway'in (Bryce Dallas Howard), Arrgyle serisinde yer alan 4. kitabın Colorado'daki lansmanın da...

Hayranlarına yaptığı kısa bir okumadan ibaret olup...

***

Lansmanın, soru cevap kısmına geçildiğinde de...

Kendi tanımlamasıyla...

Elly'nin eskiden, vardiyalı olarak çalışan bir garson olduğunu ve o yüzden de...

Geçirdiği buz pateni kazasına kadar...

Vakitsizlik nedeniyle, bırak roman yazmayı...

Eline, kağıt kalem dahi alamadığını öğrenirken...

***

Hayranlarından birisi de (Clementine Vaughn) kendisine...

Romanlarındaki hakikate yakın kurgusu sebebiyle...

Gerçekte bir ajan olup olmadığı sorusunu yöneltecek...

***

Ve elbette...

Bunu kabul etmeyen Elly başarısını...

Yaptığı titiz araştırmalara bağlayacaktır...

***

Akşam olunca da...

Kedisi Alfie (Chip) ile birlikte göl kenarındaki bir evde yaşayan Elly...

Bilgisayarının başına geçip...

Argylle ile patronu Direktör Fowler'ın karşı karşıya gelecekleri ve Argylle'ın son darbeyi...

Hong Kong'daki Li Na'nın (Jing Lusi) önerdiği...

Londra'daki usta bir hacker aracılığıyla vuracağı...

5. romanının hazırlıklarını sürdürecek...

***

Hatta tamamlayıp...

Bir kopyasını, e-posta ile annesi Ruth'a da (Catherine O'Hara) gönderecektir...

***

Ertesi sabah...

Bir gecede, tüm kitabın okumasını tamamlayan Ruth...

Kızını arayıp heyecanla...

Londra'da ne olduğunu sorduğunda...

***

Elly'nin, "havada bıraktım" yanıtını yeterli bulmayan Ruth...

Hafta sonu için yanına geleceğini...

Böylelikle de...

Fikir jimnastiği yapmak suretiyle, yapacakları ek bir kısım ile kitabı bir sona kavuşturabileceklerini söylese de...

***

Çok daha acele ederek...

Sevimli kedisi Alfie'yi de yanına alan Elly...

Deliler gibi korktuğu uçak yerine tercih ettiği...

Trene atladığı gibi annesi Ruth ile babası Barry'i görmek amacıyla yola koyuluverir...

***

Çok geçmez...

Karşısındaki koltuğa...

Dolu olduğunu belirtmesine rağmen...

Tanıdığında, kendisinin hayranı bir casus olduğunu ifade edecek olan Aidan Wilde (Sam Rockwell) gelip oturacak...

***

Oturur oturmaz da...

Sıradan tren yolcuları görüntüsündeki...

Elly'nin hayatına kasteden, bir grup saldırganı etkisiz hale getirip...

Güven içindeki kendi evine götürecek...

***

Ardından da...

Trende kendisine saldıranlardan birisi olan Carlos (Tomás Paredes) ile peşindeki "Bölüm"ün amiri Direktör Ritter (Bryan Cranston) ve yardımcıları Powell (Rob Delaney) ile Nolan'dan (Tomiwa Edun) bahsedip...

Ne türdeki bir belaya bulaşmış olduğunu anlatacaktır...

***

Çünkü

Romanlarında Elly, geleceği öngörmektedir...

Özellikle de...

Henüz yeni tamamladığı 5. kitapta olduğu biçimde...

***

Nasıl mı?

Şöyle ki...

Elly'nin romanlarındaki Argylle'nin gerçek hayattaki karşılığı Aidan Wilde'ın bizzat kendisiyken...

Argylle'in Wyatt ile beraber mücadeleye girişeceği Direktör Fowler'ın gerçek yaşamdaki karşılığı da "Bölüm"ün başındaki Direktör Ritter'dır...

***

Üstelik de...

"Bölüm"ün dosyalarını çözmesi için Aidan'ın Londra'da tuttuğu hacker da...

An itibarıyla...

Ne kendisinin ne de "Bölüm"ün bir türlü ulaşamadığı, Bakunin'den (Stanley Morgan) başkası değildir...

***

Vaziyet böyle olunca da...

Kendisi ile "Bölüm"ün attıkları her bir adımı, beş kitabının beşinde de doğru tahmin etmiş olan Elly'den Aidan...

Şimdi de...

Kayıplara karışmış olan Bakunin'in yerini kestirmesini istemektedir...

***

Bunun karşılığında da kendisi...

Elly'nin hayatını, koruma altına alacaktır...

***

O yüzden de...

İlk iş olarak...

Bir özel uçağa atlayıp...

Birlikte Londra'ya uçacaklar...

***

Fakat...

Hyde Park'a vardıklarında da...

Konuşmalarını, sesli olarak dinleyecek olan...

"Bölüm"ün radarına girmekten kurtulamayacaklardır...

Dakika 39...

***

Silahlı çatışma ve yakın dövüşü de içeren tarzdaki bir aksiyonun meraklılarını da yeterince tatmin edeceğini düşündüğümüz filmin geride kalanında, siz değerli sinemasever dostlarımızı; Elly'nin kendi asıl kimliği başta olmak üzere, bol miktardaki ters köşe sürprizi de bünyesinde barındıran...

100 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...

***

Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...

"Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...

Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...

25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...

Keyifli seyirler,