Hasan Yalçın: X-Men ve Sıradaki Bilim Kurgular...
Yazar: Misafir KoltuğuHasan Yalçın
X-MEN uzun süredir gerek daha önceden çizgi romanını bilenlerin ya da takip edenlerin, gerekse MATRIX sonrası bilimkurgularda aradığını bulamayanların beklediği bir filmdi. Sonunda geldi hatta 2.ci - 3.cü salonlara düştü bile.
Kimileri çılgınlık derecesinde beğendi ve sevdi mutantları, kimisi ise gitmeye bile değmez buldu. Ama gerçek şu ki farklı tatlardaki ürünlerden ortalamanın üzerinde lezzet çıkarmayı bilen yönetmen Singer, bu filmden de yüzünün akı ile çıktı. Çizgi romanını sadece raflarda görüp hiç alıp bakmayan ben bile filmin konusuna, içeriğine, mutant çekişmesi ve bunun politik dalgalarına sorunsuzca kaptırdım kendimi. Filmin casting’i oldukça başarılı; herhalde filmi izleyip de Wolverine rolündeki Hugh Jackman’ı beğenmeyen olmamıştır. Gerçekten başka bir karizma oluşmuş; Profesör X’ten Storm’a kadar hiç bir karakter sırıtmamış.
Orijinal X-Men okurları için tamamen aynı şey geçerli olmasa da, geneli filmden hoşnut, ve bu demek oluyor ki eğer hala gitmediyseniz güzel bir çizgi roman uyarlaması, kansız, hareketli, fantastik bir film için X-MEN kusursuz bir seçim olacaktır.
Peki Bilim-Kurgu meraklılarını önümüzdeki günlerde hangi filmler bekliyor bir gözatalım.Hem konusu, hem görsel tasarımı ile öne çıkan THE CELL (HÜCRE), haftanın hiti olmaya aday. REM’in 'Loosing My Religion' klibinin yönetmeni Tarsem Singh’ın ilk uzun metrajlı film denemesi olması da filmi görülesi kılıyor. Filmin tanıtım fragmanı heyecan vericiydi, umarım bizleri yanıltmaz.
Uzak gelecekte ise iki film dikkati çekiyor: Biri BICENTENNIAL MAN, diğeri ise BATTLEFIELD EARTH. BICENTENNIAL MAN ülkemizde vizyona girmesi hayli geciken filmlerden biri. Robin Williams’ın tüm şiriniliği ile bir robotu oynadığı duygusal bir bilimkurgu olan filmi küçük izleyiciler daha fazla sevecek gibi görünüyor.BATTLEFIELD EARTH ise hem John Travolta’nın 3 metrelik bir devi oynadığı ilginç kadrosu hem de yıllardır aynı isimle satılan 'bestseller' kitapları ile en çok beklenen filmler arasında. Ama Amerika’dan gelen haberler çok da iç açıcı değil. MISSION TO MARS için bile birkaç eleştri yazmayı uygun bulan eleştirmenler BATTLEFIELD EARTHiçin hiç birşey yazma gereği duymadılar, yani o kadar kötü gözüküyor... Herşeye rağmen yine de merakla bekliyorum klasik dünyanın kurtuluşu öyküsünü, 3 metrelik kötü adam Travolta’yı, Görsel efektleri ve kaliteli oyuncu kadrosuyla önyargılarınızı bir kerelik de olsa vestiyere bırakarak izleyip, deneyebileceğiniz filmlerden olmalı...