Hesabım
    Beni Sevenler Listesi
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    3,5
    İyi
    Beni Sevenler Listesi

    Beni Sevenler Listesi: “Griye çalan bir kara liste”

    Yazar: Onur Çakmak

    “Sevildiğimiz zaman evrenin bir parçası oluruz. Sevildiğimiz zaman olanları anlamaya gereksinimimiz yoktur, çünkü o zaman olanlar bizim içimizde olup biter” Simyacı / P.Coelho

    Sevilmeden yapamayan insanlardan da bahseder Coelho, bunu belki korkaklık veya ileri götürerek bir tür acizlik olarak da okunabilir satırlarından. Beni Sevenler Listesi’nin başrolündeki Yılmaz’da (Halil Babür) kendi içindeki yolculuğu oldukça kaygan bir zeminde ilerleyen, kendi “kişisel menkıbe”sini başkalarının hayatlarında, arkadaşlarım dediği kişilerin pratiklerinde arayan bir persona görüyoruz. Aslında onun için de her şey etrafındaki ünlüler gibi gelişebilirmiş. Yılmaz karakteri, açılışta işaret edip filmin sonunda anlattığı üzere; sinemada şansı yaver gitmeyince Cihangir eşrafına uyuşturucu satarak geçimini sağlamaya çalışan, kafasında halen o dünyaya ait hayaller taşıyan ve seçtiği, doğrusu belki de seçmek zorunda kaldığı yolda oldukça kararlı da gözüken bir karakter. Bir uyuşturucu satıcısı olarak da başlarda işler istediği gibi gidiyor, daha sonra uyuşturucunun temini konusunda sıkıntı yaşıyor ve girdiği açmazda giderek kayboluyor. Burada, izlediğimiz filmin bazı anlatım araçlarının (renk: siyah-beyaz), Yılmaz’ın kafasında çekmeyi düşündüğü video-art türündeki siyah-beyaz filmle benzerlikler taşıdığı notunu da düşeyim. Karakterin buhranlı anlarında 4:3 formatının tercih edilmesi de filmi güçlü kılan unsurlardan olmuş. Kullanılan müzikleri başarılı bulsam da özellikle ilk bölümde diyalogların sesini bastırması bir problem gibi gözüküyor.

    Ana karakteri canlandıran ve yönetmen Emre Erdoğdu’yla Kar (2017) sonrası ikinci kez buluşan Halil Babür’e oyuncu kadrosunda; Hayal Köseoğlu, Nazlı Bulum, Ahmet Rıfat Şungar, Sermet Yeşil, Aykut AkdereCem Uslu gibi ağırlıklı olarak genç ve son dönemin öne çıkan oyuncularının yanı sıra, yönetmenler Onur Ünlü ve Can Evrenol da eşlik ediyor. Ayrıca, Kar’da oynayan Hazar Ergüçlü, bu kez yapımcılar arasında yer alıyor. Hayal Köseoğlu’nun “Tutku” karakteri, Yılmaz’ın sektöre girdiğinden beri tanıdığı ve yakınlaştığı, sürekli ilgi duyduğu, oldukça şöhretli bir kadın oyuncu. Yan rollerde en çok dikkati çeken isimlerden biri ise “Yaşar”, yani Onur Ünlü. Uyuşturucu trafiğini yöneten kaba saba bir adama hayat veren Ünlü’nün sahneleri, yer yer karikatürize gibi görünse de destekleyici olmuş diyebilirim. Cihangir’de hayatlarını sürdüren ünlüler grubunda sinema ve tiyatro oyuncuları, yönetmenler, müzisyenler bulunuyor ve böylece anlatının, Halil Babür merkezli bireysel katmanının yanında, mevzubahis camianın bir nevi fotoğrafını çekme işlevini de taşıdığını söyleyebilirim.   

    Yönetmen Emre Erdoğdu’nun senaryosunu da kendi yazdığı 2. uzun metrajı olan yapımın, geçtiğimiz Temmuz ayında düzenlenen İstanbul Film Festivali’nde Altın Lale En iyi Film ve En iyi Erkek Oyuncu ödüllerini, ayrıca 25. Tallinn Black Nights Film Festivali’nde ise En iyi Görüntü Yönetmenliği (Emre Tanyıldız) ödülünü kazandı. Yukarıda bahsettiğim, anlatının bireyin sorgulamalarını hedefe alan tarafında, Halil Babür özelinde kazanılan ödülün kesinlikle hak edildiğini söyleyebilirim. Başarılı oyuncunun kılavuzluğunda Yılmaz’ı, giderek içine çekildiği boşlukta, kabul edilebilmek kaygısıyla bir sevilme müptelası olduğunu, düşeceği zorlukları bilerek kendinden ödün verebilme safhasına geçtiğini görüyoruz.

    Filmin zayıf bulduğum ögesi, yer yer fazla keskin, yer yer aksak bulduğum kurgusuydu. Odağındaki hareketli ve girift dünyayı, insanların iletişimlerini daha iyi yansıtacağını düşündüğümden bu gibi hikayelerde kurgunun daha güçlü olması gerektiğine inanıyorum. Hatta renk tercihinin de bu minvalde kimi izleyicilerce sorgulanabileceğini hissettim. Sinopsis’te söylenen “Bu film, sevilme arzusunun ağırlığı hakkındadır” ifadesi, ana karakterin idaresinde yine de karşılığını buluyor.

    Daha Fazlasını Göster
    Back to Top