Hesabım
    Vortex
    Ortalama puan
    3,4
    8 Puanlama
    Vortex hakkında görüşlerin ?

    1 Kullanıcı eleştirisi

    5
    0 Eleştiri
    4
    1 Eleştiri
    3
    0 Eleştiri
    2
    0 Eleştiri
    1
    0 Eleştiri
    0
    0 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    Turgay Buğdacigil
    Turgay Buğdacigil

    Takipçi 2.094 değerlendirmeler Takip Et!

    4,0
    5 Ekim 2022 tarihinde eklendi
    Michael Haneke'nin "Amour"unu (2012) anımsatan senaryosunu da yazan, Fransız sinemasının Arjantin - Buenos Aires kökenli aykırı isimlerinden Gaspar Noé'nin yönetmen koltuğunda oturduğu "Vortex"; birinin ölümünün, geride kalan aile fertleri üzerinde yarattığı travmatik etkinin masaya yatırılarak, (örneğin Mısır'daki Firavunlar ve yakın çevresindekiler için halen çoğu keşfedilmeyi bekleyen anıt mezarlar oluşturarak) aslında çok da abartılmaması gereken gelip geçici kısa ve tatlı bir rüyadan ibaret olduğu iddia edilen insan yaşamının irdelendiği psikolojik bir drama olarak geliyor karşımıza...

    Gelin isterseniz, 16 Temmuz 2021 tarihindeki dünya prömiyerini Cannes Film Festivali'nde yapmasının yanı sıra 2022 yılında yarıştığı İstanbul Uluslararası Film Festivali'nde Altın Lale ile FIPRESCI ödüllerini de kazanmış olan bu filme biraz daha yakından bakalım...

    ***

    "Beyni kalbinden önce çürüyecek olan herkese" söylemiyle başlayan filmde:

    Oldukça mütevazı bir yapıya sahip olan evlerinin, mevsim çiçekleriyle süslenmiş balkonunda; karşılıklı oturarak şaraplarını yudumlamakta olan Elle (Françoise Lebrun) ile (İtalyan korku sinemasının büyük ustalarından Dario Argento'nun canlandırdığı) Lui çiftinden Elle kocasına, "Hayat bir rüya, değil mi?" diye sorar...

    Lui'nin yanıtıysa, "Evet... Rüyanın içinde bir rüya" şeklinde olur...

    ***

    77 ve 81 yaşlarındaki "sırtları birbirlerine dönük" bir biçimde uyuyan çiftimizden Elle, sabah saat 08:30'da uykusundan uyandığında:

    Konukları arasında, bir nöropsikyatr, deneme yazarı ve etolog olan Dr. Boris Cyrulnik, bir psikiyatr ve psikoterapist olan Dr. Christophe Faure ile yazar ve Olağanüstü Deneyimler Enstitüsü'nün kurucusu da olan gazeteci Stephane Allix'in oldukları TV programında; bir sevdiğinizin ölümünün sonrasındaki yas süreci, ritüellerin önemi, dayanıklılık kavramı, yas sonrası farkındalık ve merhumla temasın öznel deneyimleri gibi derin konular tartışılmaktadır...

    ***

    Çok geçmez...

    TV programı, başladığı hızla devam eder ve emekli bir psikiyatr olan Elle ocağa kahveyi koyarken; yorgun kalbi sıklıkla tekleme sinyalleri veren Lui'de gözlerini, yavaş yavaş sabaha doğru açarak yatağında doğrulur...

    Bir fincan kahve alan Lui, yazmakta olduğu sinema ve rüyalar hakkındaki kitaba devam etmek için çalışma masasındaki daktilonun başına geçerken; pardösüsünü üzerine geçirerek dışarıya çıkan ve kapıyı kapatmayı da unutan Elle ise, elindeki çöp poşetini çöplüğe atar atmaz soluğu, doğrudan adını bir kağıda not ettiği ilacını temin edeceği eczaneye uğramak yerine içinde amaçsızca dolanacağı, büyükçe bir semt dükkanın da alır...

    Evdeki yokluğunu fark ederek telefonunu çaldırdığında, karısından yanıt alamayarak endişeye kapılan Lui'de; onu bularak geri getirmek gayesiyle peşinden sokaklara dökülüverir...

    İlk uğrak yeri de; kitabına kaynaklık eden eserleri temin ettiği, Vuk (Vuk Brankovic) tarafından işletilen kitabevi olur...

    Karısını kitabevinde bulamayan Lui'nin ikinci durağı; neyse ki, doğru adrestir...

    ***

    Eve döndüklerinde Lui, oldukça sitemkar bir ses tonuyla karısına çıkışır...

    Zira Lui'ye göre; serseriler ile torbacıların doluştuğu Paris, artık eski Paris değildir ve sokakları fazlasıyla tehlikelidir...

    ***

    Çalışma odasına geri dönen Lui, telefonla Claire'e (Corinne Bruand) ulaşmaya çalışırken; bu kez Elle, şuursuz bir vaziyetteki dolaşmasını, evlerinin içinde sürdürmektedir...

    ***

    Derken...

    Bir editör olduğunu tahmin ettiğimiz Jean - Baptiste'i telefonla arayan Lui onunla; "Ruh" adını verdiği kitabını, tüm filmleri bir rüyaya benzettiği sinema sanatını ve Edgar Allen Poe'nun, kitabına da alıntılamak istediği, "Tüm gördüğümüz veya göründüğümüz, gördüğümüz bir rüyanın içindeki bir rüya mıdır?" dizelerini de içeren entelektüel seviyesi yüksek bir sohbete başlar...

    Aynı esnada Elle; ileri derece Alzheimer olduğu anlaşılan boş bakışlarla, evin içindeki turunu sürdürürken...

    Dakika 45...

    "Spoiler" vermek suretiyle, fırsat bulup da Noé'nin sıra dışı işlerinden biri olan bu son şaheserini henüz izlememiş olanların ağızlarının tadını kaçırmak istemediğimiz için; Françoise Lebrun ile Dario Argento'nun büyüleyici performanslarının damgasını vurduğu filmin anlatımını, görüntü yönetmeni Benoît Debie ile prodüksiyon tasarımcısı Jean Rabasse'a da haklarını teslim ederek burada noktalıyoruz...

    Oldukça büyük bir kısmı, ikiye bölünmüş ekran şeklinde karşımıza gelen filmin geriye kalanın da sizleri; çiftin oğulları Stéphane'nın da (Alex Lutz) mevzuya dahil olacağı bünyesinde bilinmezliklerle dolu ciddi sürprizleri de barındıran, 97 dakikalık bit bölüm daha bekliyor olacak...

    Keyifli seyirler,
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top