Senaryosunu Nico Moolenaar ile Bart Uytdenhouwen'in birlikte yazdıkları “Ferry”, yönetmen koltuğunda Cecilia Verheyden'in oturduğu, TV filmi kıvamındaki bir aksiyon drama...
Film, küçük Ferry "Fer" Bouman'ın (Mika de Wild) sürekli annesi Keesje'yi (Juliette van Ardenne) döven alkolik babası Jack (Bob Stoop) ve ablası genç Claudia "Clau" Zwart - Bouman'ı (Guusje Hoornweg) tanıdığımız geçmişten gelen bir sahne ile başlar...
Şimdi de, yetişkin Ferry'nin (Frank Lammers) patronu Brink'in Huub Stapel), şoförlüğünden korumalığına ve hatta tetikçiliğine kadar her şeyini yaptığı günümüzün Amsterdam'ındayız...
Ali'nin (Ergun Şimşek) dönerlerinin hastası olan Ferry'e göre Brink aynı zamanda, kendisi ile beraber Olav (Adison dod Reis), Robert (Olaf Ait Tami) ve Brink'in oğlu Mattijs'in (Tim Linde) akıl hocasıdır da...
Mattijs'in bozduğu bir işi çözen Ferry ve Brink ile Mattijs ve Rico (Maarten Heijmans), biralarını yudumlayarak TV'de taraftarı oldukları Ajax'ın Heracles ile karşılaştığı maçı izlerlerken mekanları, suratları maskeli ve elleri silahlı iki adam tarafından basılıverir...
Söz konusu soyguncular, paraları alıp kaçmalarının yanı sıra Mattijs'i de göğsünden vururlar...
Brink'e göre bunu yapanlar, Ferry'nin doğup büyüdüğü güneydendir ve Ferry'nin onları bulup ortadan kaldırması gerekmektedir...
Patronundan bu talimatı alan Ferry, hiç düşünmeden ablası yetişkin Caludia (Monic Hendricx) ve eniştesi John'un (Raymond Thiry) yaşadıkları kamp alanına doğru yola koyulur...
Beynindeki tümör nedeniyle bacaklarına felç inmesine ek olarak ruh sağlığı da iyice bozulan ve birkaç aylık ömrünün kaldığı söylenen Claudia, Fer'i pek de sıcak karşılamaz...
Ancak kamera kayıtlarındaki görüntülerden John, baskındaki üç kişiden Jason Kant'ı (Mike Weerts) tespit ederek fazlasıyla yardımcı olur Fer'e...
Ve Fer'in yeni güzergahı, Jason'ın ikamet ettiği tahmin edilen Belçika'daki Zonnedauw kamp alanıdır artık...
Vardığında Jason'ı hemen bulamayan ve dönmesini bekleyen Fer bir haftalık kirasını peşin ödediği, hem sığınabileceği hem de rahatlıkla gözleyebileceği, tam da Jason'ın bungalovunun karşısındaki Filip'in (Benny Claessens) annesi Jenny'nin (Brigitta Alen) karavanını kiralar...
Gece sıkıldığında, yakınlardaki panayır alanına giden Fer orada, eski sevgilisi Berend'in (Marius Mensink) elinden kurtardığı ve gündüz de Jason'ın bungalovunda gördüğü Danielle "Daan" (Elise Schaap) ile karşılaşır...
Ki, Danielle'nin o bungalova temizlik için gittiğini öğrenince de birkaç şey daha sorsa da kendisine, ne yazık ki elle tutulur bir sonuca ulaşamaz...
Ertesi sabah daha fazla beklemek istemeyen Fer Jason'ın bungalovunu, hırsız girdi süsü vererek dağıtır...
Böylelikle onu, Danielle'ye aratarak kampa çağırtacaktır...
Hani başarılı olur ve çağırtır da...
Her ne kadar Fer Jason'dan diğer iki kişinin adını alamasa da en azından öldürülecekler listesindeki Jason, sırasını savar...
Fer'in elinde yalnızca içi mesaj ve telefon numaraları ile dolu olan Jason'ın cep telefonu vardır...
Dakika 42...
Geriye kalan 64 dakikalık bölümde sizleri, Fer'in o iki kişiyi arayışı, Danielle ile olan gönül ilişkisi, baskını azmettiren kişinin kimliği ve bunların neticesinde gerçekleşecek sürprizlerle dolu bir final bekliyor olacak...
Çok büyük beklentilere girmeden, sırf kafa dağıtmak amacıyla ekran başına geçeceklere gönül rahatlığı ile önerebiliriz bu Netflix filmini...
Keyifli seyirler,
Son bir not:
Yazılar akmaya başladığında, "bitti" diyerek yerlerinizi terk etmeyin...
Zira bir sahne daha mevcut...