Hesabım
    Heart of Stone
    BEYAZPERDE ELEŞTİRİSİ
    2,5
    Geçer
    Heart of Stone

    Aksiyona bolca yaslanan bir ev seyirliği

    Yazar: Duygu Kocabaylıoğlu

    Yazı yer yer sürprizbozan/spoiler içerebilir.  

    Netflix bol yıldızlı ve yüksek bütçeli yapımlarla seyircisini platformda tutmaya çalışırken, bu çabanın ürünü olan yeni bir film, Heart of Stone, geçtiğimiz hafta sonu platformun Türkiye ayağında da yayına girdi.  

    DC’nin yakın dönemde yaptığı en başarılı casting hamlesi olarak Wonder Woman gömleğini sırtına geçiren ve bu efsanevi karakterin hakkını veren Gal Gadot’un başrolünde oynadığı Heart of Stone, bir “casusluk aksiyon gerilimi” olarak tanımlanabilir. Benzerlerini onlarca belki de yüzlerce kez seyrettiğimiz, Greg Rucka ve Allison Schroeder’in kaleminden çıkan yapımın yönetmen koltuğunda ise Wild Rose ile adından söz ettiren Tom Harper oturuyor. Özellikle Allison Schroeder’in Hidden Figures filmiyle En İyi Uyarlama Senaryo dalında Oscar adaylığı olduğunu düşünürsek, insan “bir tık” daha incelikli bir akış ile karşılaşacağını düşünüyor haliyle... 

    Film İngiliz istihbarat örgütü MI6’in bir silah tüccarını yakalama operasyonu ile başlayıp rotasını küresel barışı koruma adına kurulan gizli bir örgütün, üstün teknik donanımına ve dahası en önemli istihbarat ve saha ajanlarından olan Rachel Stone’nun (Gal Gadot) örgüte karşı yönlendirilen tehlikeyle mücadelesine kırıyor. Kendilerine Charter/Cemiyet adı veren bu gizli örgütün kontrolünde ileri yapay zekâ teknolojisi ile donatılmış ve dünyadaki hemen hemen her dijital veriyi bünyesine kaydedip, iyi-kötü olasılık analiz yapabilecek Heart/Kupa adında bir sistemi vardır. Ve Cemiyet bu üstün teknolojiyi yer yüzündeki kötüleri durdurmak ve insanların olası saldırılarda ölmelerini engellemek adına kullanır. Aaa biri "Minority Report" mu dedi? Olsun, geçmişte örnekleri olabilir ama bu çok daha ileri AI teknolojisi. Nihayetinde, kötücül adamlar gerek intikam almak için gerek hırslarının kölesi olduklarından bu üstün gücü ele geçirmek adına Cemiyet’e bir seri saldırı ve pusu planı kurarlar. Ajanımız Stone da gerek karada, gerek havada uçarak bu hain planları engellemeye çalışır...    

    Gal Gadot’un Netflix’teki ikinci aksiyon filmi olan Heart of Stone’nun selefi Red Notice kadar başarılı olduğunu söylemek biraz güç. Yoğun bir casusluk ve aksiyon üst şemsiyesi kuran film, maalesef bir öyküyü sinema filmi yapacak ana karakter alt yapısı, destekleyici ve “içi doldurulmuş” yan karakter hikayelerinden yoksun biçimde ilerlemeye çalışıyor. Biri aynı zamanda üstün eğitimli saha ajanı olan iki kadın hacker’ı karşı karşıya getirme özgünlüğüne rağmen (tam da bu noktada senarist Schroeder’e selam edelim) senaryonun gerisi klişe karakterler, neyle karşılaşacağımızı ezberlediğimiz sahnelere bezeli olarak ilerliyor.  

    Stone’un geçmişi, Charter’daki varlığının motivasyonu, gerçek kişiliği gibi unsurlar oldukça yüzeysel kalırken, bunu karşısındaki genç hacker Kaye için de söylemek mümkün. Birkaç ailevi nedeni önümüze sürmekle küresel çapta etkin olan bir örgüte meydan savaşı açmak maalesef dengelenmiyor. Öte yandan Gal Gadot oyunculuk açısından aksiyon sahnelerinde fena olmayan bir performans ortaya koysa da nadir sayıdaki duygusal sahnelerde inandırıcı olmaktan uzak kaçıyor. 

    Filmde diğer yan karakter olarak Jack of Hearts rolünde seyrettiğimiz Matthias Schweighöfer bu hengamede bir nebze sıyrılırken, bir ara ortalığı Christian Grey karakteri ile sallayan Jamie Dornan klişe bir kötü adam olmaktan ileri gidemiyor maalesef.  

    Filmi tek kurtaran unsur Alpler’den Londra’ya, Lizbon’dan Senegal’e ve hatta İzlanda’ya kadar uzanan bir coğrafyayı arkasına alan yoğun aksiyon sahneleri. Gal Gadot’un kaç farklı taşıt ve araç kullanabildiğini merak ediyorsanız, filmin yarısından fazlasına hükmeden bu aksiyon sahnelerinde aradığınız cevabı bulacaksınız. Ah keşke biraz daha az bir Mission Impossible kopyası seyretmiş olsaydık.  

    Netflix’in bu yaz dönemi için yeni kozu olan Heart of Stone, maalesef öncüllerini taklit etmekten öteye gidemeyen, özgünlük açısından yakaladığı yegâne şansı da pek iyi değerlendiremeyen bir yapım olarak “Yeni Filmler” kategorisinde seyircisini bekliyor. Tüm olumsuzlarına rağmen bu haftanın en çok seyredilen Top10’unda an itibariyle ilk sırada... 

    Daha Fazlasını Göster
    Back to Top