Sessiz Bir Yer: Birinci Gün: en yeniler yorumlar

Orijinal bir film serisinin başlangıcını ve öncesinde olan olayları bizlere anlatan yapım. İlk iki filme göre biraz sönük kaldığını belirtmem gerekiyor. Yine de izlenir -üçüncü film olarak-

olayların ilk gününü anlatan bir film ancak yinede pek bişey anlayamadık. 1 ve 2. filmin gölgesinde kalmış ve beni fazla sarmadı. pek heyecan veren yeri olmayan bir filmdi. Bazı saçma ve gereksiz sahnelere fazla yer verilmiş. Daha iyi yapılabilirdi. boş vakti olan ve izleyebilecek bişey bulamayanlar izleyebilir...

Bu ne kötü bir devam filmidir. Ilk ikisini soluksuz izledigim filmin devam filmi bu kadar kötü mü olur. Birde filme ortalama 6.3 verilmis. Canim seriye yazik etmisler. Devami gelmez umarim.

İzlediğim en kötü filmler arasında yerini aldı. Ne desem spoiler olacak. Sinirlenmek isteyen, hayatının 90 dakikasını çöpe atmak isteyen hiç durmasın izlesin...

Senaryosunu da, Bryan Woods ile Scott Beck'in yarattıkları karakterler üzerinden, John Krasinski ile birlikte yazdıkları hikayeden uyarlayarak kaleme almasına ilaveten...

Yine bu mecrada kapsamlı bir yorumunu da paylaştığımız ilk sinema filmi "Pig" (2022) den de anımsadığımız Michael Sarnoski'nin yönetmen koltuğunda oturmakta olduğu "A Quiet Place: Day One"; bilim kurgu tarzdaki bir korku gerilim olarak geliyor karşımıza...

***

Gelin isterseniz, 67 milyon dolarlık bütçesinin de sağladığı avantaj sayesinde kullanılan yeşil perde ve görsel efekt teknolojileri ile başarılı makyaj uygulamalarına ek olarak; koordinatörlüklerini, Sarah Greensmith, Paul Herbert, Rowley Irlam ve Mark Pettograsso'nun üstlendikleri dublör oyuncuların katkılarının da bulunduğu...

Ve günün sonunda da...

Brüt 195.2 milyon dolarlık gişe hasılatı rakamına da ulaşabilen, "A Quiet Place" serisinin ikinci...

Ama esasen...

İlkine de öncül olarak çekilen bu post-prodüksiyon harikasına biraz daha yakından bakalım.....

***

Film...


"New York'taki ortalama gürültü seviyesi 90 desibeldir... Durmak bilmeyen bir çığlık misali..."


Şeklindeki...

Ne anlama geldiğini...

İlerleyen süre içerisinde kavrayacağımız...

Çok mühim bir bilgilendirmeyle başlar...

***

Ki...

Ölümcül bir kanser hastalığına yakalanmış olan Samira "Sam"de (Lupita Nyong'o)...

Kedisi Frodo ile birlikte...

İşte bu şehirdeki bir hastanede yaşamakta olup...

***

An itibarıyla da...

Hemşire Reuben'in de (Alex Wolff) ısrarıyla...

Terapi topluluğundaki arkadaşlarının önünde...

Defterindeki notlara göz atmak suretiyle...

Argo sözcükler içeren...

Henüz tamamlamadığı son şiirini okumakta...

***

Ardından da...

Yine aynı Reuben'in bastırmasıyla Sam...

Pizza yemek koşuluyla...

Manhattan'daki bir kukla gösterisine...

Otobüsle gidecek olan grup gezisine katılmaya ikna olacak...

***

Ancak...

Gösterinin ortasında sıkılan Sam...

Frodo'yu da kaptığı gibi...

Kendini dışarıya atmak da...

Çok gecikmezken...

***

Şehirde meydana gelen bazı karışıklıklar nedeniyle...

Zaten tüm grubun da...

Hastaneye dönmesi gerekmektedir...

***

Çok geçmez Sam...

Mahzun mahzun oturmakta olduğu koltuğunda...

Apar topar dönmek mecburiyetinde kalmalarına değil de...

Pizza yiyememiş olmasına hayıflanarak...

Otobüsün kalkmasını beklerken...

***

Gruptaki diğer hastaların...

Neredeyse yapıştıkları pencerelerden...

Dikkatli bir biçimde...

Gökyüzüne doğru bakmakta olduklarını görür...

***

Zira...

New York semalarında...

Müthiş bir göktaşı yağmuru başlamış...

Ve...

O göktaşlarından çıkarak insanlara saldıran yaratıklar resmen...

New York'ta terör estirmektedirler...

***

Ki...

Devlet tarafından halka yönelik olarak...

Helikopterle yapılan anonslarda...


"Sığınacak bir yer bulun... Saldırganlar ölümcül... Hiç ses çıkarmayın... Yeni talimatları bekleyin..."


Denilmekle yetinilmekte...

***

Elbette böylelikle de...

Görme duyuları gelişmemiş olan dünya dışı yaratıkların...

Sese duyarlı oldukları anlaşılacaktır...

Dakika 24...

***

Tarzımız gereği...

"Spoiler" vererek...

Filmi henüz izlememiş olanların, ağızlarının tadını kaçırmaktan hoşlanmadığımız için...

Biz anlatımımızı burada noktalarken...

***

Joseph Quinn ve Djimon Hounsou gibi önemli oyuncuların da mevzuya dahil olacakları, filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; kentteki insanlar ile sudan hoşlanmayan yaratıklar arasındaki amansız mücadelenin resmedildiği, 75 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...

***

Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...

"Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...

Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...

25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...

Keyifli seyirler,

çok kötü bir film film de hiçbir şey olmuyor bu filmi izledikten sonra hayatımdan 100 dakika eksildi tamamen berbat

Ne iyi ne de kötü. Birinci günü yani istila gününü anlatan bu film de maalesef ki yine hiçbir şey göremedik ve öğrenemedik. İstila anında karakterimiz bir binaya sığınıyor ve tüm olayları kaçırıyoruz. Binadan çıktığında ise olaylar bitmiş oluyor, resmen para gitmesin diye böyle bir şey yapmışlar. Film ortasındaki hayatta kalanlara olan saldırılar da ise yine hiçbir şeyi göremiyoruz, karakterimiz bu sefer de aracın altına giriyor 😡. Yani tüm aksiyonları kaçırıyoruz. Genellikle bina için de ve araç altında geçiyor tüm film. Çoğu sahne oldukça bunaltıcı. Ne aksiyon ne de gerilim filmi birkaç sahne hariç. Genellikle kapalı alanlar da çekilmiş. 2.5/5

Havada kalan kısımlar dışında iyiydi. Kurgusunda ufak tefek eksiklikler olsada son zamanlarda izlediğim iyi denebilecek bir gerilim aksiyon filmiydi.

Filmi izliyorsunuz ve film bittiğinde “böyle bir film neden var?” Diyorsunuz. Film boyunca heyecanlı kısmı bekliyorsunuz öyle gereksiz bir film. Sinemada izleyicilerin %60’ı filmi tamamlamadan salondan ayrıldı.

Sıkı bir izleyiciyim sırf insanlar görsün parasını çöpe atmasın diye üye oldum yorum yazıyorum ben zannetimki sesiz bir yer 1 2 gibi olur böyle bir filim olabilirmi nasıl yönetmensin sen hiçmi filim izlemedin be adam dizimi çekiyorsun dizi bile daha hareketli olur Verdigim puanın daha altı olsa onuda veririm hayatımda izledigim en vasat filim bunun altında bir filim izlermiyim bilmiyorum