Hesabım
    Issızlık
    Ortalama puan
    2,5
    4 Puanlama
    Issızlık hakkında görüşlerin ?

    2 Kullanıcı yorumları

    5
    0 Eleştiri
    4
    0 Eleştiri
    3
    1 Eleştiri
    2
    0 Eleştiri
    1
    1 Eleştiri
    0
    0 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    Ahmet Büke
    Ahmet Büke

    Takipçi 935 değerlendirmeler Takip Et!

    1,5
    16 Şubat 2022 tarihinde eklendi
    sıkıcı gereksiz yere uzun sahneli üç kişilik kötü bir netfix ve ıspanyol filmi… ucra bir evde 3 kişilik aile hayaletler falan… 20 dakikada kapatmak zorunda kaldım.. Sabrım o kadar mış
    Turgay Buğdacigil
    Turgay Buğdacigil

    Takipçi 2.095 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    8 Ocak 2022 tarihinde eklendi
    Senaryosunu da, Martí Lucas ve Fran Menchón ile birlikte yazarak ilk uzun metrajlı (debut) sinema filmini çeken David Casademunt'un yönetmen koltuğunda oturduğu "El páramo / The Beast / The Wasteland", gizlemeye gerek duyulmadan açıkça verilen ipucu tarzındaki işaretleri fark edemeyenler açısından gizemini sonuna kadar koruyan bir gerilim filmi olarak geliyor karşımıza...

    Gelin isterseniz, oldukça düşük bir bütçe ile ağırlıklı olarak da kapalı ve karanlık tek bir mekanda, ışık algoritmalarını doğru kullanma becerisini gösteren görüntü yönetmeni Isaac Vila'nın kamerası, Diego Navarro'nun da müzikleriyle Casademunt'un yarattığı atmosferde şahane bir iş çıkarttıkları; 11 Ekim 2021 tarihinde dünya prömiyerini yaptığı 54. Sitges Film Festivalinin resmi seçkilerinden de olan bu Netflix filmine biraz daha yakından bakalım...

    XIX. Yüzyıl İspanyası...

    Arka arkaya gelen savaşların yaraladığı ülkede, şiddet ve "delilikten" kaçarak diğerlerinden uzaklaşan bazı insanlar "ıssızlaşmışlar" yani kentleri terk ederek; son derece sınırlı bahçecilik ve hayvancılık faaliyetleri ile günlük gereksinimlerini, karşılayabileceklerini umarak yapayalnız yaşamaya başlamışlardır...

    İşte annesi Lucía (Inma Cuesta) ve babası Salvador (Roberto Álamo) ile beraber yaşayan küçük Diego'dan (Asier Flores) oluşan kendi halindeki ailenin durumu da aynen böyledir...

    Gündüzleri, pek de yoğun olmayan günlük işleriyle uğraşan Lucía ve Salvador; akşamları Diego'ya, odun ateşinin başında fantastik korku masalları anlatmaktadırlar...

    Lucía genellikle çocuklara anlatılacak türdeki masalları tercih ederken bir akşam Salvador, Lucía'nın tüm karşı koymalarına rağmen; dünyayı dolaşarak zayıf insanları arayan, uzun boylu ve elmacık kemikleri içine göçmüş, insana dimdik bakan gözlerinin yerinde de iki derin çukur bulunan korkunç bir canavara ait bir efsaneyi dillendirmeye başlar...

    Üstelik de efsaneye göre bu canavar, kurbanlarının korkularıyla beslenerek onlara daha da fazla yaklaşmaktadır..

    Tam da bu noktada, Diego'nun gözlerinin fal taşı gibi açılmasına neden olan bu ürkütücü hikayenin aslında, Salvador'un kız kardeşi Juana'nın (Alejandra Howard) kurgusu olduğunu belirtelim ve devam edelim...

    Ertesi sabah Salvador ve Diego, evlerinin önündeki nehirde başıboş bir vaziyette ilerlemekte olan bir teknenin içinde, kendinden geçmiş ağır yaralı durumdaki bir adama (Víctor Benjumea) rastlarlar...

    Salvador'un yaralarını sardığı aynı adam, evlerine girerek yerdeki silahı alıp Lucía ile Diego'ya doğrulttuğu anda ise, Salvador tarafından kafasından vurularak öldürülür...

    Ve...

    Kurşunun parçalayarak inanılmaz büyüklükteki bir delik oluşturduğu o kafatası sayesinde, öylesine muhteşem bir beyin parçaları saçılması manzarası oluşur ki...

    Emin olun bu sahnedeki kadar başarılı bir görsel efekt ve makyaj çalışmasına, uzunca bir süredir tanık olmamışsınızdır...

    Derken...

    Öldürmek zorunda kaldığı o adamın cesedini, atının sırtına yükleyen Salvador, cesedi eşyalarının arasında bulduğu fotoğraftaki eş ve çocuğuna teslim etmek üzere yola koyulur...

    Günler, evde kalıp Salvador'u bekleyen ana oğul için sessizce akıp giderken, henüz birer küçük çocukken efsanedeki canavarı bizzat görmüş ve ardından da korkudan evlerinin penceresinden düşerek ölmüş olan Salvador'un kız kardeşi Juana, rüyasına girdiği Diego'ya canavarı işaret eder...

    Ancak Lucía'a ya göre böyle bir yaratık gerçekte mevcut değildir ve Diego'nun, ebeveynlerinin dayağından bunalarak aklını yitiren halası Juana, intihar ederek yaşamına son vermiştir...

    Bunu biliyor olmasına rağmen yine de, silahını elinden düşürmeyen ve gördüğünü zannettiği her karaltıya durmaksızın ateş eden Lucía ile annesinin bu akıl almaz gelgitleri arasına sıkışıp kalmış olan Diego için işler çok da yolunda gitmemektedir...

    Hele de gecenin bir yarısı, üstünde Salvador'un bulunmadığı atı, evlerinin kapısına dayanınca ve ardından da babasını bulmak amacıyla Diego'nun dışarıya fırlamasıyla beraber...

    İşlerin büsbütün kontrolden çıkmakta olduğunu görürüz...

    Dakika 46...

    Geride sizleri, insan aklının, "gece - gündüz" yahut da "karanlık - aydınlık" ayırımı yapmaksızın ve belki de yapmaya gerek duymaksızın kendine karşı oynadığı yanılsamalarla dolu inanılmaz oyunların; Inma Cuesta ve Asier Flores'in övgüye değer performansları eşliğinde sergilendiği bir 46 dakika daha bekliyor olacak...

    Keyifli seyirler,
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top