doğrsunu söylemek gerekirse ben ilk izlediğimde parçaları tam birleştirememiştim ve anlamamıştım filmi. Delinini biri (david linch) kuyuya taş atmış biz niye çıkarmaya uğraşalım falan dedim. sonra çözümünü internetten okuyunca hayretler içinde kaldım. gerçektende bulmaca gibi dahiane bir şekilde çekilmiş film. filmi daha önce 4-5 kere seyreden ve bana tavsiye eden arkadaşla beraber seyrederken onun daha yeni anlam verdiği sahneler vardı. Seyir zevkinden falan bahsedip eleştiren arkadaşlar var. ancak bu film Kendi tarzında müthiş bir film.
Bu filme daha önce saçma bir yorum yapmıştım bunun nedeni filmi tam olarak anlamadan eski hafıza kırıntılarıma göre değerlendirmemdi.Filmi anlayarak bir kez daha izledim ve bu Lynch denen hasta-dahi adama tekrar ve gerçekten hayran oldum.böyle bir filmi asla kimse yapamazdı ondan başka... Film; Naomi Watts sayesinde inanılmaz bir kaliteyi tutturmuştur ki ilk bir buçuk saatlik kısmın Diane Selwyn'in rüyası olduğunu fark etmek yine onun oyunculuk gücü sayesinde ortaya çıkıyor.Çoğumuz böyle rüyalar görmüştür (elbette sağlıklı biri için bu kadar kompleksini değil) yani yakından tanıdığımız birine rüyada başka bir isimle ve kimlikle hitap ederiz, ama yine aynı rüyada bi başkası aynı kişidir.Tıpkı böyle bir rüyayı en ağır psikolojik sıkıntı ve derinlikte sabah kadar karmaşık biçimde gören Diane, rüyasında aşığı ve aynı zamanda en çok kıskandığı kişi olan Camilla ile yeniden birleşir.Ama Camilla'yı Betty'nin rüyasında öldürmeye çalışan katillleri (gerçekte limuzin şoförleri değil) aslında Betty adındaki kızı gördüğü kafede kendisi tutmuştur... Aslında Diane'nin rüyası tümüyle Yaşadıklarına dair çağrışımlardan oluşmaktadır.Tüm bu sorunlarını ve sonunda eşcisnel sevgilisini öldürtmek için kiralık katil tutmasının esas tetikleyicisi ise mulholland dr.'da bir akşam gittikleri adam kesherın yemeğidir ve yine rüyasına çağrışım yapan birçok kişiyi de gerçekte burada görmüştür.O yemekte Diane belkide hayatında olmadığı kadar ezik ve değersiz hissetmiştir kendini.Zaten ondan sonra gider Winkies de o katille buluşur, parayı verir , Betty adlı garson kızı orda görür v.s. Daha çok şeyde yazabilrim aslında ama genel olarak bu kadrı kafi diyorum.Bu film üzerine konuşmaya ve yorum yapmaya değen orjinal bir filmdir,her ne kadar eşcinselliğin kullanılmasını tasvip etmesemde bu noktada Diane'nin içine düştüğü hezeyanı ve bu yüzden ağır bir depresyonun içinde bulunmasını da bu ahlak dışı ilişkinin körüklemiş olduğunu görmekteyiz. Yorumum hakkında firi olanlar;eksik yada yanlış bulanlar veya olumlu bulup fikir danışmak isteyenler pekala mesaj atabili bana. Emin olun filmin puanının düşük olması sadece filmi anlamayıp kötü puan verenler yüzünden zira bu film 10/10
hayatımın 2.filmi(1.si my sassy girl:))..bu kadar gusel bi senaryo,bu kadar gusel oyunculuklar,bu kadar gusel anlatımm baska hangi filmde var acaba?bence yokk!!!
kesinliklee filmi bi kac kez izlemelii,özümsemeli,ayrıntıları dusunmeli,yane filmi anlamaya calısarak izlemeli...david lynchin ayakta alkıslanası filmlerinin en basında geliyorr!!
Hayatımın filmlerinden biri. En az 20 defa izlemişimdir. Her şeyi istediği gibi söyleyebilen, bu kadar cesur ve bu kadar anlamlı başka bir film var mıdır acaba?(10/10)
Filmi ilk kez 4 gün önce izledim ve 4 gündür hergün yatmadan önce izliyorum. Benim diğerlerine göre çok sivrilenler dışında yönetmenler , oyuncular hakkında pek fazla bilgim yoktur. Hatta izlediğim ilk David Lynch filmi. Ama şu son 4 gündür Filmi birde Lynch'in gözünden izleyebimek için onun hakkında gece gündüz araştırma yapıyorum. Gösterim tarihi 2001 olan bu filmi , henüz izleyebildiğim içinde çok üzülüyorum. 5 senedir çok şey kaybetmişim. Filme gelirsek ise yorum yapmaya gerek duymuyorum tam anlamıyla bir BaşYapıT.
Gerçekten Lynch kayıp otobandan sonra yapacağını yapmış anlaşılması zor bir filme imza atmış bize de tekrar tekrar izlemekten başka çare bırakmamış ... David Lynch’in filmin DVDsine koyduğu kullanım kılavuzu:1) Filmin başını çok dikkatli izleyin çünkü iki önemli ipucu, daha filmin giriş yazıları bile tamamlanmadan veriliyor. 2) Kırmızı lamba süslerinin ortaya çıktığı yerlere ve zamana çok dikkat edin. 3) Adam Kershner’ın oyuncu seçtiği filmin adına dikkat edin ve ne zaman tekrar kullanıldığını takip edin. 4) Kazanın meydana geldiği yere çok dikkat edin. 5) Kim, kime neden anahtar veriyor ? 6) Kıyafetlere, kül tablasına ve kahve dolu fincana çok dikkat edin. 7) 'Silencio' isimli klüpte kim dikkat çekmeye uğraşıyor ? Burada ne hissedilebiliyor, ne gözlemleniyor ve ne kazanılabiliyor ? 8) Camilla için sadece yeteneği yeterli mi ? 9) 'Winkies'’in arkasında bulunan adamın çevresinde olanlara dikkat edin. iyi seyirler arkadaşlar
fimi daha biraz önce izledim ve gerçekten güzeldi!!! hatta izlediğim we kendimi anlamak için en çok kastığım film buydu diyebilirm!! yönetmenin werdiği ipucu olarak kowboyu sadece diane i uyandırırken görenler bence tekrar izlemeli filmi!! çünkü emin olun adam kesher a söylediği gibi koeboyun sadece bi kez görünmuyor. aman diim dikkat:)
filmi çok defa izledim.anlamlandırmaya çalıştım. taşları yerine oturtmaya çalıştım ama tabiki içinden çıkamadığım yerler oldu. yorum yapanlar genelde ortak bi noktada birleşmişler birinci kısım bettynin rüyası ikinci kısım ise artık betty yani dianayı intihara kadar sürükleycek sanrılar ,anılarla yarı hayal yarı gerçek durumlarla karşılaştığımızı düşünüyorum. ama hala çözemediğim kareler var.özellikle ruth teyzeyle ilgili olan kareler tam bir muamma
örneğin rita kazdan sonra eve giereken ruth teyze ona doğru bakıyor hiç bişe olmamış gibi ve daha çok onu tanıyormuş gibi. ikincisi; ruth teyze mutfağa gidip anahtarları alıyor aldığı yerin tam altında rita uykuya dalmak üzere yoksa o anahtarları oraya rita mı koydu ? üçüncüsü; kutu açıldıktan sonra ruth teyze yatak odasına girip şöyle bir etrafa bakıyor ve seyehta çıkarkenki kıyafetiyle aynı kıyafet yani zaman aynı zaman bütün bunlar hakkında fikri olan bir arkadaş var mı?
GERCEKLERI GORMENIN ARTIK VAKTI GELDI BENCE.KAYIP OTOBANLA HAYATININ EN IYI FILMINE IMZA ATAN FILM MUZIKLERI KURGUSU SENARYOSUYLA MUKEMMELI YAKALAYAN DAHADA ONEMLISI HOLLYWOOD DA TANINAN AMA ASLA TOP CLASS OLMAYAN AKTOR VE AKTRISLERLE INANILMAZ GUZELLIKTE ISLER YAPAN LYNCH BU FILMIYLE DUSUSE GECIYOR.BENIM ICIN TAM ANLAMIYLA BIR HAYAL KIRIKLIGI OLAN BU FILM HOLLYWOOD SEKTORUNU ELESTIRECEGIM DIYE BU DUZENDEKI YALANLARI ANLATACAGIM DIYE BASTAN SONA KAOTIK KARANLIK VE COGU ZAMAN KURGU BOSLUKLARI VE ANLAMSIZLIKLARIDA ICINDE BULUNDURAN VE SON YARIM SAATI GECMEK BILMEYEN BIR ISKENCEYE DONUSUYOR.FILMI BEGENEN KISILERDE ISE SADECE BIR PUZZLE TAMAMLAMA ZEVKI GAYRETINDE OLAN FILM DIGER LYNCH FILMLERINE GORE HIC TAT VERMIYOR.DAHA ONCEKI FILMLERINDE TURLU ZEKA OYUNLARINA IMZA ATAN LYNCH BU FILDE ISE SADECE YAPTIGI FILMI 15-20 PARCAYA BOLUP HARMANLAMAKTAN WE SEYIRCININ IZLERKEN KAFASINI KARISTIRMAKTAN OTEYE GIDEMIYOR.BU FILMINDEN SONRA KENDINDEN BEKLENEN TARZDA IDDIALI BIR FILMDE GORUNMEYEN LYNCH UMARIM ICINDE BULUNDUGU BU VERIMSIZ DONEMI CABUK ATLATIR VE ARTIK KENDINE YAKISAN EN AZINDAN MULHOLLAND CIKMAZI GIBI SEYIRCIYI SIKMAYAN FILMLERE IMZA ATAR...
david lynch'in bu filmi bir anlık gülünç ve yarım yaşanmış bir semptom sonucu ele aldığını düşünürsek adam bu filmi bir çok kişiye yutturarak zekice bir iş yapmış. yahut adam zekice düşünmemiş de belli bir kitleyi hedef seçmiş. mulholland çıkmazını beğenen arkadaşlar siz çok mutlu ama benim için oldukça umutsuz bir kalabalıksınız. ya çok basit. şunu diyeceksiniz lynch abi sana yakıştıramadık. bizi ne yerine koyuyorsun abicim. mesela tarantino bize böyle bir yamuk yaparsa bu yamuğunu ona ödetiriz. bkz. jackie brown
Öncelikle belirteyim ben bu filmi sevenlerdenim. Bu film her zaman ortalıkta dolaşan filmlerden o kadar farklı ki, belki de bu yüzden bir çok kişi için bir can simidi görevi üstlendi. Bu filmi izledikten sonra "tamam, işte budur" diyebildim, tabi film bittikten sonraki dumur evrem geçtikten sonra. O evre içinde beynim durmuş gibiydi.
Oyunculuklara ise hiç kimsenin birşey diyeceğini sanmıyorum. İlk başlarda ne kadar sinir bozucu bir oyun sergilediğini düşündüğümüz N. Watts filmin ikinci yarısındaki oyunuyla sinir nasıl bozulurmuş bize gösteriyor. Naomi'nin en iyi performansıydı diyebilirim. O kıskanç bakışlar, bunalımdayken tavırları.... o havayı yaşmamız için her şey sağlanmış.
Ben de Tarantino'yu çok ama çok severim. Ama bu iki yönetmeni karşılaştırmak ne kadar doğru olabilir allah aşkına. Tarantino'daki diyalogları da başka bir filmde bulamazsınız. Pulp Fiction zaten bu yüzden birçok kişinin favorisi. Ama çok farklı kulvardalar diye düşünüyorum.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.