Senaryosunu da, Joshua Dobkin ve Sean Wathen ile birlikte kaleme almasının yanı sıra filmdeki tek sahnelik bir karaktere hayat da veren Emerson Moore'un, ilk uzun metrajlı (debut) sinema filmini çekmek amacıyla yönetmen koltuğunda oturmakta olduğu "Escape the Field"; gizemini sonuna kadar koruyan, bir korku gerilim olarak geliyor karşımıza...
***
Gelin isterseniz, oldukça düşük bir bütçeyle çekildiği her halinden belli olan; bu bağımsız (indie) Amerikan filmine biraz daha yakından bakalım...
***
Suratında, bir örümceğin dolanmakta olduğu Sam (Jordan Claire Robbins)...
Uyanır uyanmaz...
Üzerindeki pijamalarıyla kendini, yanına altı patlar bir tabanca ile o tabancaya ait tek bir merminin bırakıldığı...
Bir mısır tarlasının ortasında bulur...
***
Ve henüz...
Ne olup bittiğini anlayamadan...
Telaşla mermiyi, tabancaya yerleştirerek ayağa kalkan Sam'in karşısına...
Üstündeki blue-jean kıyafetleri ve iki elini de havaya kaldırmış vaziyetteki...
"Bu tarlada uyandım ve çıkmaya çalışıyorum, tamam mı?" diyerek gelmekte olan Tyler (Theo Rossi) dikiliverir...
***
Ki...
Onun cebine de...
Cüzdan ve telefon dahil...
Her şeyi alındıktan sonra bir kutu kibrit konulmuştur...
***
Neyse...
Tyler'ı tanımadığı için...
Önce biraz tereddüt gösterse de...
Sam'de, onunla birlikte yürümeye başlarken...
***
Tarlanın ortasında...
Kendileriyle aynı kaderi paylaşan...
Afganistan gazisi Ryan (Shane West), Ethan adında bir lise öğrencisi (Julian Feder) ve Denise isimli bir Pentagon çalışanına ( Elena Juatco) rastlamak da...
Çok da gecikmezler...
***
Üstelik...
Onların etraflarına da...
Sırasıyla...
Gece işe yarayacak bir gaz lambası, pusula ve bıçak bırakılmış olup...
***
Şu ana kadar ki...
Bu beş nesnenin beşinde de...
Aynı sembol bulunmaktadır...
***
Derken...
Grubun altıncı elemanlığına terfi edecek olan...
Ve gözlüksüz...
Burnunun ucunu dahi göremeyen Cameron'da (Tahirah Sharif)...
Kocaman bir korkuluğun dibindeyken...
Mevzuya dahil olur...
***
İşte bu altılıdan...
Sam, Tyler ve Denise...
Hava kararıp da gece çöktüğünde...
Yaktıkları ateşin başında sohbet eder...
Diğerleri de...
Dinlenmek amacıyla, toprak zemine uzanmışlarken...
***
Birden tepelerinde...
"Tarlada bir şey var..." ve "Çıkış yolu yok..." diyerek söylenen...
Ardından da...
Bir şey tarafından çekilerek, tarlanın içlerine doğru sürüklenen...
Takım elbiseli (yönetmen Emerson Moore'un canlandırdığı) bir erkek bitmesin...
***
Onun peşinden de...
Ryan, Denise, Tyler ve koşarken çarptığı tahta çitin kırılan bir parçasıyla...
Karnından yaralanacak olan Cameron fırlamasınlar mı...
***
Ertesi sabah...
Çıkış gayesiyle, tekrar yola koyulmadan...
Verilen beş dakikalık tuvalet molası esnasında...
Tyler ile Ryan, koparttıkları mısırların tamamının çürümüş olduğunu fark edecek...
Ama...
Nedenini bir türlü kavrayamayacaklardır...
***
Aynen iki gündür...
Aralıklarla işitmekte oldukları siren sesleri gibi...
***
Hem de...
Yaşadıkları bu olay sebebiyle...
Hepsi, bir diğerinden şüphe duymaya başlamışken...
***
Ve...
Tuvaletini yapmakta olan Denise'te...
Bir gece önceki adama benzer bir muameleyle...
Sürüklenerek götürülüyorken...
Dakika 33...
***
Geride kalan beş kişinin, gittikçe bir labirente dönüşen bu mısır tarlasından kurtulup kurtulamayacaklarına ilaveten...
Sürüklenerek götürülenlerinin başlarına gelenler ile yaşananların asıl sorumlularının kimler olduğunun anlaşılacağı, filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; ölüm kalım savaşının hız kesmeden devam edeceği, 56 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...
***
Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...
"Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...
Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...
25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...
Keyifli seyirler,
Son bir not:
Jenerikteki yazılar akar akmaz, hemen yerlerinizi terk etmeyin...
Zira geride...
Çok önemli bir sahne daha mevcut...