Hesabım
    Örümcek Ağı
    Ortalama puan
    2,9
    7 Puanlama
    Örümcek Ağı hakkında görüşlerin ?

    4 Kullanıcı yorumları

    5
    0 Eleştiri
    4
    0 Eleştiri
    3
    1 Eleştiri
    2
    1 Eleştiri
    1
    1 Eleştiri
    0
    1 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    Zynaynur
    Zynaynur

    1 değerlendirme Takip Et!

    1,5
    19 Temmuz 2024 tarihinde eklendi
    Filmin ilk başta baya geriyor ama sonra basit bir kurgu olduğunu anlıyorsunuz,mantık hataları olmasa belki daha iyi olabilirdi ... Ama bu haliyle tam bir vakit kaybı .
    User674
    User674

    Takipçi 151 değerlendirmeler Takip Et!

    2,0
    26 Eylül 2023 tarihinde eklendi
    İlgi çekici başlangıçıyla belli bir noktaya kadar izletsede filmin sonlarına doğru sıkıldım ve kolaya kaçıldığını hissettim. Kötüydü 4/10
    Turgay Buğdacigil
    Turgay Buğdacigil

    Takipçi 2.091 değerlendirmeler Takip Et!

    3,5
    12 Ağustos 2023 tarihinde eklendi
    Senaryosunu, Chris Thomas Devlin'in kaleme aldığı ve yönetmen koltuğunda da ilk uzun metrajlı (debut) filmini çekmekte olan Samuel Bodin'in oturmakta olduğu “Cobweb”; gizemini son anına kadar koruyan, "hayaletli ev (hounted house)" konseptindeki bir korku gerilim olarak geliyor karşımıza...

    Gelin isterseniz, oldukça düşük bir bütçe ile kapalı tek bir mekanda çekilmiş olmasına karşın; korku sineması adına Bodin'in de, yeni nesil korku sineması üstatları Ari Aster ve Mike Flanagan standartlarında yola koyulduğunun müjdesinin verildiği bu sıra dışı filme biraz daha yakından bakalım...

    ***

    - Cadılar Bayramı'ndan Bir Hafta Önce -

    Uykuya dalmış olan sekiz yaşındaki küçük Peter (Woody Norman), gece saatin 01:45'i gösterdiği bir anda; duvardan gelen bir tıkırtı sonrasında, irkilerek uykusundan uyanıverir...

    Ve...

    Yatağından fırlayıp koşarak, kapının yanındaki prize dokunarak odanın ışığını açar açmaz da; pencereden merakla dışarıyı gözlemeye başlar...

    Ki...

    Görünürde, bahçedeki bal kabaklarından başka bir şey de bulunmamaktadır...

    ***

    Ardından da...

    Pencerenin tam karşısındaki...

    Sesin geldiği duvara doğru ilerleyerek, kulağını yapıştırdığı duvara parmaklarıyla vuran Peter'a...

    Duvarın içinden de...

    Aynı şekilde karşılık verilir...

    ***

    Bunun üzerine...

    "Bir ses duydum" diyen Peter soluğu...

    Gerçekten de...

    Kendisi kadar muhteşem birer performans sergileyen Lizzy Caplan ve Antony Starr'ın canlandırdıkları annesi Carol ile babası Mark'ın, yatak odalarında alır...

    ***

    Birlikte odasına döndüğü annesi de, aynen Peter gibi duvarı eliyle tıklatıp yoklasa da...

    Duvarın arkasından, onu yanıtlayan olmaz...

    ***

    Annesine göre...

    Burası hem içinden sesler duyulabilecek kadar oldukça eski, ahşap bir evdir...

    Hem de Peter...

    Harika, geniş ve güzel bir hayal gücüne sahip olan bir çocuktur...

    Yani işittikleri...

    Onun kafasının içindekilerinin ürünleridir...

    ***

    Ertesi sabah...

    Evden çıkarak, okula gitmek üzere okul otobüsüne binen Peter'ı...

    Otobüsün koridoruna ayaklarını engel yapmak suretiyle yere düşüren okul arkadaşları...

    Daha da beter bir muameleyi...

    Teneffüste yapacaklarını söylemekten de çekinmezler...

    ***

    Öğrencisi oldukları Holdenfeld İlk Okulu'na vardıklarında da...

    Okulun Müdürü (Jay Rincon)...

    Peter ve sınıftaki diğer çocuklara, hastalanan Bayan Bitler dönünceye kadar; vekil öğretmenleri olacak olan Bayan Devine (Cleopatra Coleman) ile tanıştırır...

    ***

    Derken...

    Teneffüs zili de çalar...

    Ancak...

    Bahçede başına geleceklerden endişe duymakta olan Peter, teneffüs arasını da...

    Sınıfta geçirmeyi tercih eder...

    Ve...

    Bayan Devine ile birlikte; masasına tırmanan bir örümceği öldürmek yerine, pencereden dışarıya bırakırlar...

    ***

    Neyse...

    Akşam yemeğinde Peter...

    Annesi ile babasına, Cadılar Bayramı'nda kendisinin hangi kostümü giyerek şekerleme toplayacağını sorduğunda...

    Alacağı cevap...

    Kendisi doğmadan birkaç yıl önce, yolun sonundaki panjurlu evde yaşayan küçük bir kızın Cadılar Bayramı'nda; "şaka mı yoksa şeker mi" oynamaya gittiğinde, ortalıktan kayboluvermiş...

    Olması nedeniyle...

    Peter'a, böylesi bir iznin verilmeyeceği biçiminde olmasa da...

    En azından öyle anlaşılır...

    ***

    Bu kez saatler 01:34'ü gösterirken...

    Duvarın ardından, "Peter..." diye seslenilir seslenilmez; yatağından zıplayan Peter, "Baba" diye çığlık atmaya başlar...

    ***

    Odasına gelen babası, Peter'ı hayalci olmakla suçlamak yerine...

    Sesleri farelerin çıkartabiliyor olduğu düşüncesini yeğleyerek, oğluyla beraber evin her yanına fare ilacı koyar...

    ***

    Annesi ile babasını, duyduğu sesler konusunda ikna edemeyen Peter...

    Çareyi...

    Cadılar Bayramı ödevi olarak çizdiği ve kendini, yapayalnız olarak odasında resmettiği resim aracılığıyla mesaj vereceği; Bayan Devine'nın yardımına başvurmak da bulur...

    ***

    Bayan Devin'da, elinde Peter'ın çizdiği ve baş köşesine de "Bana Yardım Et..." yazdığı resim ile...

    Vakit geçirmeksizin, Peter'ın evinin yolunu tutar...

    ***

    Kendisi karşılayan Peter'ın annesi Carol...

    Bunu pek önemsemediği gibi...

    Oğlunun, hayal ve fantezi aleminde yaşamakta olduğu hususundaki ısrarını...

    Sürdürmeye devam eder...

    ***

    Çok geçmez...

    Gece saat 00:51'i gösterirken duvardan bu kez...

    "Uyan Peter..." sesi gelir...

    ***

    Devamında da sesin sahibi...

    "Sakın korkma... Sadece konuşmak istiyorum..." diyerek sözünü sürdürür...

    ***

    Yalnız şimdi de...

    Annesinin etkisi altında kalmış olan Peter'da duyduklarının; kendi hayalinde yarattığı, gerçek olmayan sesler olduğuna inanmaktadır...

    ***

    Bunun karşılığında da...

    Duvardaki ses konuşmasını...

    "Belki, belki de gerçek değilim... Ama bana öyle geliyor ki, bir arkadaşa ihtiyacın var... O kişi ben olabilirim... Ancak eğer istemiyorsan buradan gideceğim..." şeklinde devam ettirir...

    Ki...

    Kendisinden özür de dileyen Peter, kimliğini bilmediği sesin kalmasını ister...

    ***

    Ev içinde rahatlayarak huzura kavuşan Peter'ın başındaki, bir başka bela da; kafayı kendisine takmış olan sınıf arkadaşı Brian'dır (Luke Busey)...

    Öyle ki

    Tüm çocukların, okulda suratını boyayarak isim de verdikleri bal kabaklarından...

    Peter'ın Hector adını verdiği bal kabağını bu Brian; acımasızca parçalayarak, sadist bir ifadeyle de sırıtacaktır...

    ***

    Aynı günün akşamı...

    Gün içinde Brian'ın kendisine yaşattıklarına iyice içerleyerek ağlamakta olan Peter'ın imdadına...

    Neden ağladığı sorusunu yönelten, duvardaki ses (Olivia Sussman) yetişir...

    Ve...

    Denemesi halinde Brian'ın üstesinden gelebileceğini belirtir...

    ***

    Neredeyse...

    Peter'ın iç sesi halini almış olan duvardaki ses kendisine...

    "Ona artık kendisinden korkmadığını göster... Senden korkmasını sağla... Ona direnmek zorundasın!" gibi şeyleri de tembihlemektedir...

    ***

    Bu direktife uymakta çok da gecikmeyen Peter...

    Okulun merdivenlerinden itekleyerek düşürdüğü Brian'ın, ayaklarının kırılmasına sebep olur...

    ***

    Eve geldiğinde de...

    Ceza olarak babası...

    Okuldan atılan Peter'ı, evlerinin bodrumuna kilitler...

    ***

    Zaten...

    Ebeveynleri artık kendisini, bir başka okula da göndermeyecek olup...

    Evlenmeden önce öğretmen olan annesi Carol tarafından, evde eğitilecektir...

    Dakika 32...

    Peter'ın, kız kardeşi olduğunu öğreneceği duvardaki ses Sarah (Debra Wilson) ile ebeveynleri arasındaki bir seçime zorlanacağı...

    Ve...

    Bir devam filmine de açık kapı bırakılan filmin geride kalanında, siz değerli sinemasever dostlarımızı; beklenmedik ters köşe sürprizleri de bünyesinde barındıran, 56 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...

    ***

    Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...

    "Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...

    Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...

    Keyifli seyirler,
    NAPOLYON
    NAPOLYON

    1 değerlendirme Takip Et!

    0,5
    31 Temmuz 2023 tarihinde eklendi
    Korku olayi yok tamamen cocuksu gercekten hic tavsiye etmiyorum gitmeyin goturtmeyin hic begenmedin sizde begenmezsin
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top