Son İmparator eleştirileri

Senaryosunu da, Çin'de idrak edilen Mao liderliğindeki devrim nihayetinde, "imparatorluktan vatandaşlığa" geçiş yapmak zorunda kalan filmin baş karakteri Pu Yi'nin "From Emperor to Citizen: The Autobiography of Aisin-Gioro Puyi" (1960) isimli otobiyografik anılarından uyarlayarak Mark Peploe ile birlikte kaleme alan usta sinemacı Bernardo Bertolucci'nin yönetmen koltuğunda oturmakta olduğu “The Last Emporer”; destansı nitelikteki, tarihi bir drama olarak geliyor karşımıza...

Gelin isterseniz, aralarında BAFTA, Golden Globe, César ve Grammy Ödüllerinin de yer aldığı diğer 49'una ilaveten; "En İyi Film - Jeremy Thomas", "En İyi Yönetmen - Bernardo Bertolucci", "Başka Bir Ortamdan Alınan Malzemeye Dayalı En İyi Senaryo - Mark Peploe, Bernardo Bertolucci", "En İyi Görüntü Yönetmeni - Vittorio Storaro", "En İyi Sanat Yönetimi ve Set Dekorasyonu - Ferdinando Scarfiotti, Bruno Cesari, Osvaldo Desideri", "En İyi Kostüm Tasarımı - James Acheson", "En İyi Seslendirme - Bill Rowe, Ivan Sharrock", "En İyi Film Editörü - Gabriella Cristiani" ve "En İyi Orijinal Müzik - Ryuichi Sakamoto, David Byrne, Cong Su" kategorilerindeki 9 Academy Ödülü'nü de almış olan bu sinema klasiğine biraz daha yakından bakalım...

***

- Mançurya 1950, Çin - (SSCB) Rusya sınırı -

Bir trenin istasyondaki perona yanaşarak durup, içindeki nöbetçi Kızıl Ordu askerleri dışındaki sivil yolcular da inmeye başladıklarında...

Hoparlörlerden...


"Savaş suçluları, düzenli şekilde bekleme salonuna gidecek ve talimatları bekleyeceklerdir... Konuşmak yasaktır... Muhafızların talimatlarına uyulacaktır... Savaş suçluları, bekleme salonuna doğru ilerleyecektir... Konuşanlar, ağır şekilde cezalandırılacaktır..."


Anonsu duyulur...

***

Ardından da...

İmparatorun etrafındaki tüm sivillerin dolduruldukları...

Hatta kimilerinin, yerlere kapaklanarak İmparatora saygı duruşunda bulundukları bir esnada...

Bekleme salonundaki, lavaboya girerek kapıyı kilitleyen İmparator Pu Yi (John Lone); bileklerini kesmek suretiyle intihara teşebbüs eder...

***

- Pekin 1908 -

"Merhametli, Kutlu, Saygıdeğer ve Uzun Ömürlü Majesteleri, Ana İmparatoriçe'nin talimatı üzerine; Prens Chun'ın (Basil Pao) 3 yaşındaki oğlu Pu Yi (Richard Vuu), gerçek annesi Leydi Aisin-Gioro'dan (Dong Liang) alınarak derhal Yasak Şehir'e götürülecek...

Ve...

Oradaki İmparatorluk Sarayı'nda, İmparatoriçe'nin kararını bekleyecektir..."

***

Vardıklarında...

Küçük Pu Yi, Yaşlı Buda olarak da tanınan Ana İmparatoriçe'nin huzuruna çıkartılır...

***

İmparatoriçe...

Pu Yi'yi, köpeği Peonya ile tanıştırırken; karanlık çöktükten sonra, kendisi yaşında olsalar dahi...

Tüm erkeklerin, Yasak Şehre girmelerinin yasaklanmış olduğu binlerce yıllık kuraldan da söz eder...

***

Zira...

Orada yaşamasına izin verilen "sapına kadar tek erkek", bizzat İmparator'un kendisidir...

Ama mevcut İmparator...

An itibarıyla göklerde ve ejderhanın sırtındadır...

Yani ölmüştür...

***

Böylelikle de...

Yeri gelmişken...

Ortalıkta dolanmakta olan erkeklerin tamamının, hadım olduklarını da öğrenmiş oluruz...

***

Derken...

Son nefesini vermesine saniyeler kalmış olan Ana İmparatoriçe, aynen İmparator gibi göklerdeki ejderhanın sırtına binmeden önce; Pu Yi'yi, ülkenin "Son İmparator'u" olarak tayin eder...

***

Fakat...

Bir an önce, geride bıraktığı annesine kavuşmak isteyen küçük Pu Yi, kesinlikle olan bitenin farkında değildir...

***

Yeniden 1950 yılına döndüğümüzde...

Kapısını kilitlemiş olduğu lavaboda, bileklerini jiletle kesmiş olan 44 yaşındaki Pu Yi'ye...

Ölmesine izin verilmeden ulaşılır...

Çünkü o...

Çin Halk Cumhuriyeti kanunlarına göre yargılanacak ve gerekiyorsa da idam edilecektir...

Dakika 33...

Gerek Pu Yi'nin 3 yaşından 44 yaşına gelinceye kadar yaşananlar ile 44 yaşından sonra yaşanacakların anlatıldığı...

Vakti zamanında...

Vizyona girdiği yıl sinema salonunda seyretme şansına sahip olduğumuz filmin geride kalanında, bugüne kadar hiç yanıltmadığımızı düşündüğümüz siz değerli sinemasever dostlarımızı; 130 dakikalık ziyadesiyle uzun tutulmuş süresine karşın, bırakın sıkılmayı ilgiyle izlemeye devam edeceklerini umduğumuz, son derece şahane bir bölüm daha bekliyor olacak...

Keyifli seyirler,

Seneler önce, TRT 1 salı kuşağında seyretmiştim...

uzun olsa da bir tarihi anlatması hasebiyle izlenmeye değer 7/10

Film baştan sona çok yavaş bir tempoda ilerliyor , bir yerden sonrada çekinilmez bir hal alıyor ve sıkılmamak elde olmuyor ...
Sevemediğim filmlerden birisidir , Son İmparator ...
5/1,5 ...

Usta Bertolucci,görkemli Son İmparatoru çekene kadar 13 film çevirmiş,bunlar arasındabana göre yönetmenin en iyi filmi Konformist(1970) ile baraber Pariste Son Tango (1972)ve 1900 (1976) gibi üst düzey sinema tekniğine sahip büyük filmler ortaya koymuştu.1987de vizyona giren Son İmparator, son Çin İmparatoru Pu Yinin gerçek hayat hikayesini1.sınıf görüntüler,kostümler,müzikler ve etkili oyunculuklar ile beyazperdeye yansıtır.Pu Yinin hayatındaki farklı evreler,başta Pu Yiyi canlandıran oyuncular olmak üzere ustaca canlandırılmıştır.Bertolucci bu filme geçmişte Konformist ve 1900 gibifilmlerde beaber çalıştığı Usta İtalyan görüntü yönetmeni Vittorio Storaro ile çalışmışve filmin sahip olduğu sanatsal etkileyicilikte Storaronun görüntü çalışmasınınrolü önemlidir.Son İmparator,Oscar tarihinde aday olduğu her dalda oscar kazanan 3 filmden biridir.(diğerleri: Y.Efendisi Kralın Dönüşü ve Gigi) Son İmparator aday olduğu 9 daldaen iyi film ve yönetmen dahil olmak üzere 9 oscar kazanmış ayrıca 4 altün küre ve 3 Baftaödülüne de layık görülmüştür.Bp puanım:10/10

Filmin görkemli sahneleri dışında övülecek hiçbir tarafı yok. Acaip derinliksiz klasik amerikan-ingiliz propaganda filmi. Bertolucci de kadın oyunculara yaptığı tacizlere rağmen hala şişirilmiş bir balon bunu bilerek beklentisiz izlesin çok merak edenler.

Film kapak resminden ibaret çok ilgi çekici bir film olacağını tahmin etmemiştim lakin konusu gerçekten insanı ilgilendiriyor düşünsenize dünyaya imparator olarak geliyorsunuz biliyorsunuz yaşıyorsunuz ve sonunda cezaevine düştüğünüzde bile imparatorluk düşüncesinden psikolojisinden bırakmıyorsunuz bunu izi imparator yapanlar suç niyetine sayıyor ama aslında imparator'un tek suçu imparator olarak da olmasıdır gerçekten anlamlı bir film olmuş.