Hesabım
    Ben Böyle Şansın
    Ortalama puan
    2,5
    5 Puanlama
    Ben Böyle Şansın hakkında görüşlerin ?

    1 Kullanıcı eleştirisi

    5
    0 Eleştiri
    4
    0 Eleştiri
    3
    0 Eleştiri
    2
    0 Eleştiri
    1
    0 Eleştiri
    0
    1 Eleştiri
    Sırala
    En yararlı eleştiriler En yeniler En çok eleştiri yazmış üyeler En çok takip edilen üyeler
    Turgay Buğdacigil
    Turgay Buğdacigil

    Takipçi 2.050 değerlendirmeler Takip Et!

    0,5
    27 Temmuz 2024 tarihinde eklendi
    "Gıdıkla da gülelim" tarzındaki, berbat ötesi senaryosunu Serkan Ertem kaleme alırken, yönetmen koltuğunda da Samet Çakırtaş'ın oturmakta olduğu "Ben Böyle Şansın"; kesinlikle hiç eğlendirmeyen, ziyadesiyle garip olayların...

    Beraberce harmanlandığı...

    "Felaket seviyedeki" bir komedi olarak geliyor karşımıza...

    ***

    Gelin isterseniz, oldukça düşük bir bütçeyle çekildiği...

    Hemen her halinden belli olan bu filme biraz daha yakından bakalım...

    ***

    Üç yılı aşkınca bir süredir stajyer olarak çalışan Salim (Umut Öğmen)...

    Sabah uyanarak kalkıp işyerine gittiğinde...

    Patronu Bülent Bey (Taner Boz) kendisini...

    Sekreterince...

    Toplantı odasına çağırtarak...

    Sorumlu şirket müdürlüğüne terfi ettirildiğinin müjdesini verecek...

    ***

    Ancak...

    Neredeyse havalara uçmakta olan Salim'in sevinci...

    Çok geçmeyerek anında...

    Kursağına takılıp kalacaktır...

    ***

    Zira...

    3. İcra Dairesi'nden...

    İki polis memuru (Baran Hödür, Yiğithan Durmuş Boz) eşliğinde çıkıp gelen Orçun (Akın Ayvaz)...

    Kendisine iflas eden...

    Mevcut şirketin birikmiş 350 bin TL'lik vergi borçlarından sorumlu olduğunu...

    Ve üç gün içinde...

    Tamamını ödememesi halinde de hapse gireceğini belirtirken...

    ***

    İşsiz ev arkadaşı Hikmet'te (Özgür Eşat Şentürk)...

    Uğradığı bir barda...

    Barmen (Hüseyin Altürk) ile sohbet edip...

    Platonik bir aşkla bağlandığı Yağmur'a (Zeliha Çakırtaş) yapacağı müzikli sürprizin ayrıntılarını konuşmakta...

    ***

    Ve cebinde...

    Beş parası bulunmamasına rağmen...

    50 TL karşılığında anlaşma sağlamakta...

    ***

    Ardından da...

    Bu parayı nasıl temin edebileceğini düşünerek yoluna devam etmekteyken karşısına...

    "Özel Kostümler içerisinde ilan dağıtacak eleman aranıyor!"

    Şeklindeki bir ilan çıktığında...

    ***

    "Ne kadar kötü bir şey olabilir ki?" diye düşünerek...

    İlanın camına asılı olduğu mağazaya girip...

    Giyindiği...

    Çift tabancalı kovboy kılığında...

    "Bireysel silahlanmaya hayır... İnsanlar ölmesin..."

    Biçimindeki el ilanlarını dağıtmaya başlayacak...

    ***

    Fakat Hikmet sıkıştığında...

    Tuvalet ihtiyacını gidermek amacıyla...

    Bir hafta önce silahlı bir soygunla soyulmuş olan bir dükkana uğradığında...

    Belindeki tabancalar sebebiyle saldırıya uğrayıp...

    Çok feci dövülecek...

    ***

    Ama...

    Şikayetçi olmaması karşılığında...

    Kendisine verilen 500 TL'yi de cebine indirecek...

    ***

    Ve derken sıra...

    Hikmet'in Yağmur ile barda buluşacağı...

    Kemençe ile canlı müzik yapılmasına ilaveten...

    Yağmur'un eski sevgilisi Orçun'dan da dayak yiyeceği...

    Aslında romantik olarak tasarlanan geceye gelecektir...

    ***

    Ki bu Orçun...

    Sabah sabah...

    3. İcra Dairesi'nden gelerek...

    Salim'e tüm gününü zehir eden Orçun'dan başkası da değildir...

    ***

    Böyle olunca da...

    Baktılar üstesinden gelemiyorlar şanssızlıklarının...

    Salim ile Hikmet el ele verip...

    Birlikte intihar etmeye karar veriler...

    Dakika 32...

    ***

    Birbirinden absürt olayların yaşanacağı filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; izlemeseler de hiçbir kayıplarının olmayacağı, 64 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...

    ***

    Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...

    "Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...

    Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla...

    25 - 30 kelimelik Türkçe bilgi haznesinin ötesine geçilerek yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...

    Keyifli seyirler,
    Daha Fazlasını Göster
    • En son Beyazperde eleştirileri
    • En İyi Filmler
    • Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler
    Back to Top