Senaryosunu, Danny Mackey ile Rebecca Ewing'in yazdıkları "Love Hard", Hernan Jimenez'in yönetmen koltuğunda oturduğu bir romantik komedi olarak geliyor karşımıza...
Gelin isterseniz, karlı bir Noel atmosferi içinde geçen hikayesi ile ailecek de izlenebilecek olan, "çerez" kıvamındaki bu Netflix filmine biraz daha yakından bakalım...
Los Angeles'taki dairesinde tek başına yaşayan ve çalıştığı Soash Media'nın Felaket Flörtler köşesinde değişik makaleler kaleme alan Natalie Bauer (Nina Dobrev), hayatının beyaz atlı prensini ararken, cep telefonun da yüklü olan bir online flört uygulaması sayesinde, gerçek yüzünü göremediği Josh Lin (Jimmy O. Yang) ile bir araya gelir ve sıklıkla yaptığı romantik sohbetler sonucunda onunla yakınlaşmaya da başlar...
Yıllardır aradığı aşkın bu olduğuna inanan Natalie, mesai arkadaşı Kerry (Heather McMahan) ve ilgisini çeken bu konu da kendisinden bir makale bekleyen patronu Lee'nin (Matty Finochio) verdikleri gaz ile Josh'a bir Noel sürprizi yapmak üzere uçağa atladığı gibi soluğu Lake Placid, New York'da alır...
Natalie'nin kasabanın hava limanın da yaşadığı ilk olay, bagajını kaybetmesidir...
Bu sorunun da, doğrudan bagajının bulunması ile ilgilenmek yerine kendisinden form doldurarak başvuru kutusuna atmasını isteyen hava limanı çalışanı Eric (Fletcher Donovan), aynı zamanda bölgedeki tek Uber sürücüsü olarak Natalie'yi Lin'lerin evine bırakır...
Natalie'ye kapıyı açan, Josh'ın annesi Barb Lin (Rebecca Staab) olur...
Derken babası Bob (James Saito) ile baba annesi June'da (Takayo Fischer) aynı odaya gelirler...
Fakat Natalie için o ana kadar yaşanan, "bomba" niteliğindeki en şaşırtıcı haber, sahte profil resmi kullanan Josh'ın aslında, yakışıklı Tag'in (Darren Barnet) kendisi değil de gözlüklü bir Çinli olmasının açığa çıkmasıdır...
Bunun üzerine Natalie, anında Lin'lerin evinden kaçarak kendini, McGregor'un karaoke barına atar ve önce içinde kivi bulunan içkilerden içer ardından da şarkısını söylemeye başlar...
Ancak kivi alerjisi olduğu için zehirlenerek fenalaşan Natalie'yi Josh, en yakındaki Dr. Foye'nin (Debbie Podowski) veteriner kliniğine götürerek kurtarır...
Yetmez Josh Natalie'ye, kendisini profilinde resmini kullandığı arkadaşı Tag ile tanıştıracağını, hatta sevgili olmalarını sağlayacağını da söyler...
Karşılığında yapması gereken tek şey ise, bir haftalığına evlerinde kalarak sevgilisi rolünü oynamasıdır...
Üstelik yazmakta olduğu makalenin akıbetini sorarak baskısını iyice artıran Lee'den, telefonuna bir mesaj da gelince, Natalie yelkenleri tamamen suya indirerek Josh'ın, ileride dozajını iyice artıracağı, sürprizlerle dolu oyununa katılmak zorunda kalır...
Dakika 30...
Geride; Josh'ın, ailenin göz bebeği olmaya çabalayan ağabeyi Owen (Harry Shum Jr.) ile Owen'ın karısı Chelsea'nin de (Mikaela Hoover) dahil olacağı oldukça eğlenceli bir 74 dakika daha mevcut...
Sonuç olarak, müzikleri ile kulakların tozunu da alan bu filmi, geri planında anlatılanları kavrayabilmek amacıyla kafa yormayı değil de sadece hoşça vakit geçirmeyi arzulayan sinemaseverlere gönül rahatlığı ile önerebiliriz...
Keyifli seyirler,