Alfonso Cuarón'un executive yapımcı olarak destek verdiği “The Disciple”, senaryosunu yazmanın yanı sıra editörlüğünü de üstlenen Chaitanya Tamhane'nin yönetmen koltuğunda oturarak tüm dünyaya, geleneksel Hint müziğinin içinden geçmekte olduğu zorlu hayat da kalma sürecini anlama fırsatını sunduğu eşsiz bir drama olarak çıkıyor karşımıza...
Ki aslında bu durum bizce, diğer kültürel miraslar için de çok farklı değildir...
O yüzden de bu filmi yalnızca, değişik kültürlerin müziklerine ilgi duyan sinemaseverlere önerebiliyoruz...
Lafı daha da uzatmadan, gelin başlayalım isterseniz...
Köklü geleneğin önemli isimlerinden Guruji'yi (Arun Dravid) kendine örnek alarak, bir klasik Hint müziği vokalistliği yarışmasına hazırlanan yirmi dört yaşındaki Sharad Nerulkar (Aditya Modak), Tejas (Abhishek Kale) ve Sneha (Deepika Bhide Bhagwat) ile gittiği mağazadan sahne kıyafeti satın almayı da ihmal etmez...
Zaten bu yarışma dışında da, neredeyse hiçbir şeyi de önemsememektedir Sharad...
Öyle ki, evinde kaldığı halası Ajji'nin (Neela Khedkar) tüm ısrarlarına karşın annesi ile bile telefonda görüşmeyerek, sürekli prova yapmaktadır...
Zira üstad Maai'ye (Sumitra Bhave)göre:
Tanrıya ulaşmanın başlıca araçlarından biri olan bu ruhani müzik, para kazanmak ve aile kurmak isteyenlere uygun değildir...
Yani fedakarlık yaparak, tam anlamıyla kendini adayacaksın bu işe...
Yok eğer tersini düşünüyorsan da, aşk ile film şarkıları söyleyecek ve bu yola hiç girmeyeceksin...
Neyse...
Nihayet yarışma günü de gelir ve çatar...
Ve Sharad sahnede, dört üyeden oluşan yarışma jürisi (Chinmay Bapat - Mohan Kulkarni - Tulsiram Kadam - Prakash Mhasvekar) ile izleyicinin karşısındadır...
Ancak dereceye giremeyen Sharad açısından bu yarışma, tam anlamıyla bir hüsran ile sonuçlanır...
Olsun...
Yine de pes etmez ve yoga derslerine katılmayı da sürdürür Sharad...
Bir yandan, Kishore (Makarand Mukund) ile beraber 70'li, 80'li yıllardaki gizli kalmış klasik eserleri, CD'lere aktarıp satarak geçimini sağlamaya çalışan Sharad, geleneğe ihanet ederek popüler müziğe kayanlara da fena halde içerlemektedir...
Yaşadığı tüm olumsuzluklara karşın yılmayan Sharad'a müzik tutkusunu; annesi (Purnima Manohar) ve erkek kardeşini de (Rudra Kulkarni) tanıdığımız flashback ile çocukluk (Swarom Kulkarni) günlerine gittiğimizde, arkadaşları (Chetan Wagh) ile sokaklarda oynamak yerine birlikte şarkı söyledikleri, bu işin kitabını da yazmış olan babası Bay Mukund'un (Kiran Yadnyopavit) kazandırdığını öğreniriz...
Yoga'ya da rağmen bir türlü istediği ruhsal ve zihinsel dinginliğe kavuşamayan, o nedenle de söylediği şarkıya odaklanamadığı için arzu ettiği çıkışı da yakalayamayan Sharad, Guruji'nin de teşviki ile şimdi de ustalar ile öğrencilerinin buluştuğu geleneksel Öğretmenler Günü Konserine hazırlanmaktadır...
Dakika 49...
Geride Sharad'ın, bir Yavuz Turgul klasiği olan "Muhsin Bey" deki (1987) Uğur Yücel'in canlandırdığı, kısa yoldan şöhrete ulaşmayı hedefleyen "Ali Nazik" karakterine mi yoksa Kalan Müzik'i kurarak, bizlerin arşivlerde kalmış pek çok eserle buluşmamıza vesile olan Hasan Saltık'a mı dönüşeceğinin öyküsünün anlatıldığı, cinsellik de içeren gelgitlerle dolu bir 80 dakika daha mevcut...
Böylelikle 2 Haziran 2021 günü aramızdan ayrılmış olan Hasan Saltık'ı da sevgi ve saygı ile anmış olalım,en azından " Beyazperde " görmezden gelmeden önce...
Keyifli seyirler,