gerçekten müthiş bir film.Russell Crowe un mükkemmel oyunculuğu da filmin başarısında büyük etken.kendisine has izlemeyenlerin çok şey kaçıracağı film.
Zeka hiçbir zaman bu kadar büyük bir psikolojik savaş vermemişti.Sylvia Nasarın biografik-kitap dalında ödül aldığı bu eser, Ron Howard tarafından beyazperdeye eksiksiz bir şekilde aktarılmıştır. Yarım kalbi, fakat iki tane beyne sahip; insanlara oldukça uzak, fakat bi o kadar da faydalı bir insan John Forbes Nash. Şizofreniyi hiçbir yardım almadan, sadece zekasını kullanarak üstesinden gelen bir dahi.Bazen gerçekler öyle bir basitleşir ki, gerçek olduğunu unutuverir insan. Bazen ise hayaller o kadar keskinleşir ki, gerçekten ayırt etmek imkansızlaşıverir. Neyin gerçek, neyin sahte olduğunu anlayamayız ve sadece görünenle yetiniriz. İşte Nash ( Russell Crowe ), bu gerçeklik ve sahtelik arasında sarılabileceği tek şeyi, Aliceyı ( jennifer Connelly ) bulur.Ron Howard Nash*ten çok Alicenin sabrını, şizofreni hastası kocasının yaşantısına rağmen, sevginin verdiği güçle dayanışını gözler önüne seriyor.Tüm bu olumsuzluklar arasında beyniyle savaş vermekte olan dahi matematikçi Nash, ilerleyen yaşından sonra Nobel ödülünü alır yaptığı teori sayesinde.Zaman herşeyi eskitir, yaşlandrır; fakat herşeye rağmen Nashin kafasındaki yarattığı kişiler her zaman aynı kalır. Nash artık onlarla yaşamaya ve onlara aldırmamaya alışmıştır.
Hayatımada izlediğim en güzel filmdi.Şizofren hastalığının beyazperdeye bu kadar başarılı aktarılması gerçekten hayret verici.Adam psikozdayken bile espiri yapabiliyordu.İzlemeyenlerin mutlaka izlemesi gereken bir film.
Bir film insani ne kadar sasirtabilir..Bir film insani ne kadar üzebilir..Bir film insani ne kadar mutlu edebilir..Cevap : a Beautiful Mind Kalem birakma sahnesi zihnime kazindi.. Film bittikten sonra sanirim sizofren oldum :) 10/10
Film gerçekten seyredilmesi gereken başyapıtlar arasında senoryo,oyunculuk,dram hepsi mükemmel russell croweun oyunculuğu görülmeye değer.Filmi bir kere seyretmek yetmiyor...10/10
Hayatımda etkilendiğim nadir filmlerden biri.çok defa izledim,bütün konuşmalar aklımda.İzledikten sonra kütüphaneye gidip sabahlara kadar ders çalışma isteyim bilmem ne kadar etkilendiğimi ifade edebiliyor mu:) Mutlaka izlenmeli,hani derler kefilim diye,ben de bu filme kefilim...Saygılarımla...
bu filmden bu kadar etkileneceğini hiç sanmazdım.şizofreninin ne kadar kötü bir durum oldugunu crowe bize gösteriyor oscar gladyatör de aldıgı için görmezlikten gelmiş ama bence hak eden crowedu.
8.9mu'Kesinklikle daha fazlasını hakediyor..böyle filmler 10 yılda bir gelir..belki de gelmez..insanı uzun zaman etkisinden bırakmıyo izleyince...izleyeli seneler oldu ama burada tesadüfü baktım bu puanı görünce yazık dedim...9.5/10 olması lazım en az...izlemediyseniz hemen balayın derim..iyi seyirler..
Gerek dram türünde gerekse diğer türler içerisinde izlediğim en iyi filmlerden biri.Filmin hemen hemen son 20 dakikasına kadar John Nashin gerçektenden de bir şizofren olduğuna inanamadım.Alicia ve John Nashin bu hastalığı kalpleriyle yenmeleri harika bir şey doğrusu.Romantik/Dram türünden hoşlanan hoşlanmayan herkesin büyük beğenisini toplayacak bu filmi herkese tavsiye ediyorum ben yeni izledim ve çok beğendim.
Beyazperde.com'da gezintiye devam etmek istiyorsanız çerezleri kabul etmelisiniz. Sitemiz hizmet kalitesini artırmak için çerezleri kullanmaktadır.
Gizlilik sözleşmesini oku.