Z eleştirileri

Senaryosunu da Colin Minihan ile beraber yazan Brandon Christensen’in yönetmen koltuğunda oturduğu “Z”, gizem dolu bir korku – gerilim filmi...

İlk filmi “Still/Born”un (2017) hemen ardından bu ikinci filmini de izleyince anladık ki, Christensen kesinlikle bütçe kısıtlılığı engeline takılan ve bunu da mazeret olarak ileri süren sinemacılar sınıfından biri değil...

Yani yine sorunun değil çözümün parçası olabilmeyi becermiş...

Nasıl mı?

Başta görüntü yönetmeni Bradley Stuckel ve başrol karakterlerinden Elizabeth’i canlandıran Keegan Connor Tracy olmak üzere herkesi doğru kullanarak...

Gelin isterseniz yönetmenliğin yanı sıra editörlük ve görsel efekt işini de bizzat Christensen’in üstlendiği filmin hikayesine biraz daha yakından bakalım...

Henüz sekiz yaşında olan Joshua (Jett Klyne), annesi Beth ve babası Kevin (Sean Rogerson) ile birlikte yaşamaktadır...

Joshua’yı her sabah okula, sınıf arkadaşı Daniel’in (Fox Rose) annesi Georgia (Chandra West) bırakmaktadır...

Bu arada Josh’ın Daniel ve okuldaki diğerlerinin dışında, annesi ile babasının “hayali” olduğunu düşündükleri “Z” adında bir arkadaşı daha bulunmaktadır...

Ki, öğretmeni Bayan Hirsch’ün telefonu üzerine okula giderek oğlunun “süresiz uzaklaştırma” aldığını öğrenen Beth, Josh’ın arkadaşlarının “Z” ile sınırlı olduğunu fark eder...

Zira Josh, okuldaki diğer çocuklara yönelik fiziki ve sözlü saldırılar aracılığı ile terör estirmektedir...

İşin daha da kötüsü, bu vukuatlardan haberdar olan babası Kevin’ın olan bitene göz yummasıdır...

Hayali arkadaş ve yaşanan bu uyum sorunu sonrasında soluk, psikolog Dr. Seager’ın (Stephen McHattie) kliniğinde alınır...

Ancak doktora göre ortada büyütülecek bir durum bulunmamaktadır...

İyi de o zaman Beth’in tanık oldukları nedir?

Örneğin bir gece yarısı Josh’ı yatağı yerine mutfakta karnı çok acıkmış olan “Z”ye sandviç hazırlarken bulur...

Ertesi gün oğlu ile oyun parkına giden Beth kocasına, orada bir an için “Z” yi gördüğünü söyleyince Kevin’da karısına, “birkaç gece önce yatmaya giderken köşede dikilen bir şey resmen beni izliyor gibiydi” der...

Ama aslında bu tür şeylere inanmayan Kevin, kendince Beth ile alay etmektedir...

Kız kardeşi Jenna (Sara Canning) ile çok ağır hasta olan anneleri Alice Montgomery’i (Deborah Ferguson) ziyaret etmekte olan Beth, çocukluğunun geçtiği evin içinde “Z” harfini dillendirerek müzik çalan bir alfabe oyuncağı bulur...

Kimse kendileriyle görüşmek istemediği için şansını Georgia’ya giderek deneyen Beth, gittiğine gideceğine bin pişman olacaktır...

Çünkü bir üst kat da uyumakta olan Daniel, yanına Josh çıktığı anda düşerek tepe üstü zemine çakılarak hastanelik hale gelecektir...

Derken annesinin ölüm haberini alır Beth...

İki kız kardeş eve giderek annelerinin eşyalarını karıştırırlarken Beth’in dikkatini kendisinin ikinci doğum gününde kaydedilmiş bir video kaset çeker...

İzlediğinde de şoka girer...

İşte o andan itibaren de filmde sürprizlerle dolu bambaşka gelişmeler başlayacaktır...

Yalnız özellikle belirtelim ki, “Z” nin gerçekte var olup olmadığını yahut da sadece Beth’in aklının kendisine oynadığı bir oyundan ibaret olup olmadığını, filmin son anına kadar merak etmeye devam edeceksiniz...

Keyifli seyirler,