"Armageddon" (1998) vari senaryosunu da, David Sirota ile birlikte yazdıkları hikayeden uyarlayarak kaleme alan Adam McKay'in yönetmen koltuğunda oturduğu "Don't Look Up"; neredeyse hemen her sahnesinde, "hınzırca (satirical)" kurgulanan "kara mizahın (dark comedy)", resmen dibine vurulduğu bir bilim kurgu olarak geliyor karşımıza...
Gelin isterseniz, 27 Mart 2022 akşamı Los Angeles, Hollywood'daki Dolby Tiyatrosunda yapılacak olan 94. Academy Ödülleri töreninde aday olarak yarışabilmek adına 10 Aralık 2021 tarihinde sınırlı salon gösterimi ile Amerika'da vizyona sokulan bu Netflix filmine biraz daha yakından bakalım...
Michigan Devlet Üniversitesi astronomi bölümü doktora öğrencisi Kate Dibiasky (Jennifer Lawrence) Subaru Teleskopu'nda, daha önce bilinmeyen ve beş ile on kilometre çapında olduğu tahmin edilen bir kuyruklu yıldızı keşfederek bunu anında, hocası Prof. Dr. Randall Mindy (Leonardo DiCaprio) ile de paylaşır...
Durumu oldukça tehlikeli olarak değerlendiren Dr. Mindy derhal, Kennedy Uzay Merkezinden Dr. Jocelyn Calder'ı (Hettienne Park), o da hiç düşünmeden (ABD'de gerçekten de mevcut olan) Gezegen Savunma Koordinasyon Bürosunun başındaki isim olan Dr. Teddy Oglethorpe'u (Rob Morgan) arar...
Telekonferans biçiminde gerçekleşen bu görüşmede Dr. Oglethorpe doğrudan, oldukça iri bulduğunu belirttiği bu kuyruklu yıldızın güzergahını sorar...
Ve "şak" diye gelen Kate'in yanıtı da, "Altı ay on dört gün sonra Dünyaya çarpacak" şeklinde olur...
Ki, Kennedy Uzay Merkezinde Dr. Calder ile beraber çalışan bilim insanı Matthew'un (Rafael Silva) hesaplamaları da, Kate'inki ile birebir aynı yöndedir...
Bunun üzerine Kate ve Dr. Mindy, bir askeri kargo uçağı ile başkent Washington'a götürülürler...
Zira Beyaz Saray'da Dr. Oglethorpe ve Pentagon'dan, önüne geleni çarpmaktan çekinmeyen "üç kağıtçı" General Scott Themes (Paul Guilfoyle) tarafından karşılanan ikili, Başkan Janie Orlean (Meryl Streep) ile görüştürüleceklerdir...
Ama görüşme, hukuk eğitimi bulunmamasının yanı sıra 90'lı yılların başında Saten Geceler adlı erotik bir filmde rol alan Şerif Wade Conlon'ın (Erik Parillo) skandal Anayasa Mahkemesi adaylığı ve ofisteki bir doğum günü kutlaması sebebiyle o gün gerçekleşmez ve geceyi bir otel de sabahlayarak geçirirler...
Ertesi gün görüşseler de, üç hafta sonraki kongre seçimlerine hazırlanan ve yaklaşmakta olan kuyruklu yıldız felaketini halka duyurarak seçimleri riske sokmak istemeyen Başkan ile özel kalemliğini de yapan oğlu Jason Orlean'ı (Jonah Hill) kesinlikle ikna edemezler...
Bu durumda geriye yapılacak en hızlı hareket olarak ellerinde, vaziyeti basına sızdırmak kalmıştır...
Zaten Kate'in sevgilisi Phillip Kaj'e (Himesh Patel) göre The New York Herald'tan Adul Grelio (Tomer Sisley) kendileriyle mülakata hazırdır bile...
O nedenle beklenilmez ve bu kapsamlı röportaj yapılır da...
Ancak gazete de düzenlenen aynı toplantı da, bu bilgilerin halka duyurulması halinde Kate ve Dr. Mindy'nin başı çok fena derde gireceği anlatılır kendilerine...
Yalnız aynı esnada, kuyruklu yıldıza ait fotoğrafların, insan duygularını okuyabilen LiiF telefonunu üreten teknoloji şirketi BASH'in kurucu CEO'su olan (Steve Jobs'ın karikatürize edildiği) Peter Isherwell'a (Mark Rylanceeline) ulaştırıldığı bilgisini de paylaşmış olalım...
Derken...
Kate ile Dr. Mindy, Jack Bremmer (Tyler Perry) ve Brie Evantee'in (Cate Blanchett) konukları olarak "the daily rip" isimli TV programına katılacaklardır...
Fakat kendilerinin ciddiye alınmadığını fark eden Kate, biraz ergence de davranarak yayın halindeki stüdyoyu terk edince, iddiasındaki inandırıcığını iyice yitirir...
Üstelik NASA'nın başındaki eski anastezi uzmanı ve Başkan Orlean'ın destekçisi Dr. Jocelyn Calder'da Kate ile Dr. Mindy'nin tezlerini reddetmektedir...
Çünkü ona göre söz konusu edilen bu kuyruklu yıldız, dünyayı "teğet" geçecektir...
Böylelikle şu ana kadar kendilerini destekleyen The New York Herald'ın da desteğini yitirmişlerdir...
Yetmez Phillip'te, çılgın bulduğu sevgilisi Kate'i terk eder...
Ardından da her ikisi ile beraber Dr. Oglethorpe'de, ulusal güvenlik sırlarını ifşa etmek suçlamasıyla FBI tarafından tutuklanmak (ve sanki uluslararası bir CIA operasyonuymuşçasına) Kate'in kafasına çuval geçirilmek suretiyle, Wade Conlon skandalını kuyruklu yıldız hikayesi ile bastırmak isteyen Başkan'ın talimatıyla yeniden Beyaz Saray'a götürülürler...
Başkan, TV'de yapacağı "Acil Yayın Sistemi" aracılığı ile bu olayı, tüm Amerika ve dünyaya duyuracaktır...
Şimdi yapılacak olan iş, kuyruklu yıldızı yörüngesinden çıkartmak üzere Özgürlük Madalyası sahipli "çakma kahraman" Benedict Drask'ı (Ron Perlman) görevlendirerek uzaya göndermek ve bu şekilde de mevzuyu bir Beyaz Saray şovuna dönüştürmektir...
Ve uzay aracının "fırlatması" gerçekleştirilir...
Dakika 64...
Geride sizleri, aklı başındaki bütün bilim insanlarının karşı çıkmasına rağmen "denenecek" olan "yeni bir teori" aracılığı ile daha fazla sermaye biriktirme hayalleri kuran gözü dönmüş bir kapitalistin manipülasyonlarının yol açacağı ciddi bir yıkımın; siyaset dünyasındaki "çürümüşlüklerden" medyadaki "kokuşmuşluğa" kadar pek çok hususun acımasızca "tiye" alınarak sergilendiği, 74 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...
Eminiz, 75 milyon dolarlık bütçesinin de sağladığı avantaj sayesinde oluşturulabilen birbirinden parlak yıldızlarla doldurulan "oyuncu kadrosu" ve kullanılan "görsel efektlerin" etkinliğinin gözlere battığı bu filmi fazlasıyla beğeneceksiniz...
Keyifli seyirler,
Son bir not:
Finalde yazılar akmaya başlar başlamaz yerlerinizi terk etmeyin...
Geride başka sürprizler de mevcut...