Beyazperde
Hesabım
Ortalama puan
3,3
163 Puanlama
Kuru Otlar Üstüne hakkında görüşlerin ?
5
15 Eleştiri
4
17 Eleştiri
3
12 Eleştiri
2
11 Eleştiri
1
17 Eleştiri
0
30 Eleştiri
Sırala
Filtrele:
Hepsi
NBC Filmleri içerisinde en ağır ilerleyen filmi. Hiç bu kadar sıkıcı olmamıştı. Filmde rolünü çok vasat oynayan oyuncu En iyi kadın oyuncu ödülünü almış.
Izlerken sevmek icin,filmden bir anlam cikartmak icin cok ugrastim ama hic bir anlami olmayan bir film izledim. Sonuna kadar da izledim.kendimi cok tebrik ediuorum gerecekten.
Nuri abinin bütün filmlerini izledim ve bu film bana en vasatı geldi. Filmin sonucu benim için şu oldu
spoiler:
"samet bir g%t ve dünyada onun gibi bir sürü g%t var"
Sevim karakteri Erzurum'un dağ köyünde olabilecek bir karakter mi Allah aşkına. Filmin başından sonuna kadar buna takıldım kaldım.
Nuri Bilge Ceylan'dan yine çok iyi bir film izledik. Sahneler gerçekten muhteşem çekilmiş ve manzalar inanılmaz gözüküyor. Hikaye ve konu olarak aşırı tatmin etmese bile sonu, işlenişi ve sanatsal yönüyle çok iyi bir film olmuş. Ayrıca 3 saat olmasına rağmen yer yer sıksada genel olarak akıcıydı. Kaliteli bir filmdi izlemenizi öneririm 8/10.
Sanatsal yönü dışında hayatın kendisini anlatan bir film olduğunu düşünüyorum. Oyunculukların öğrenci rolünü oynayan oyuncular için fazlasıyla iyi olduğu kanaatindeyim. Sonuç olarak her zamanki gibi tam bir sona bağlanmayan bir NBC filmi izledim. İzlenir.
Film Doğu Anadolunun ücra bir köyünde zorunlu doğu görevi yapan Samet adındaki bir öğretmenin başından geçen olayları anlatıyor. Film Doğu coğrafyasının ve ikliminin insan ruhunda açtığı yaranın umutla sarılabileceğine, dünyadaki çıplak olan her ruhun yaşadığı melankoli ve kaderin sürüklediği bağnaz ideolojilerle daralıp genişlediğine ve sonunda yaşadığımız çorak dünyanın karanlıkla son bulacağına çekti izleyecisini. Kirlenmiş ahlâk ve vicdanın küçük bir kız çocuğunda bulunabileceği beklentisi içinde kurulmuş devasa umut ağının ortasında esir kalmış bir insanı konu ediyordu. Toplum ve birey arasındaki uçurumun ve bağın, kaçmanın cesareti ve kalmanın korkusu arasındaki melodi çalındı yüreğe… Film şuana kadar izlediğim en iyi filmler arasında.
Gereksiz uzun olması ve Merve Dizdar'ın neden Cannes da en iyi kadın oyuncu ödülü aldığını anlamadığım film. Bu iki durum dışında güzel bir film, karakterler doğal ve olması gerektiği gibi. Konu yine ekstralardan oluşmayan, herhangi bir öykünün olmadığı sıradan bir konu, böyle olması NBC filmlerinin belkide en sevdiğim kısmı. Oyunculuklar iyi ama Cannesde en iyi alacak kadar değil. Yönetmen bundan sonra kısa film çekemiyecek galiba, film süreleri git gide uzuyor ve biraz bencilliğe giriyor gibi. Ne kadar uzun olasa da insanlar izler ve beğenirler diyor galiba içinden. İnsanlar 3.5 saat benim filmime maruz kalsınlar gibi olmuş. Sonuç olarak iyi film fakat gereksiz uzun.
Filmi çok beğendim, tüm karakterler gri tonlarda. Hiç bir karakter melek değil, hiç bir karakter kötü değil. Gerçek hayattan bir kesit izliyoruz. Her karakterde kendimizden bir parça buluyoruz. Mesela ben, filmin başında milli eğitim müdürüne çok kızmıştım. Film bittiğinde ise o bürokratlara hak verdim. Filmin süresi uzun o nedenle evde izlemek zor. Filmi izlemek için konsantrasyon gerekiyor. Bence filmi mutlaka sinema salonun da izleyin. Yoksa abartıldığını düşünürsünüz.
Yorumlarda pedofili vurgusu hiç yapılmamış çok yazık. Ben filmi genel olarak beğendim ama son sahnelerde pedofiliyi bu kadar normallestirmesi filmden çok soğuttu beni. Kimsenin bunu eleştirmemesi de çok garip. Onun haricinde oyunculuklar gerçekten mükemmel.
Nuri Bilge Ceylan'da yine bir başyapıt eser ortaya çıkartmış. Bence bu film yönetmenin en iyi üç filminden biri. Karakterlerin hepsi çok gerçekçi, hepsinin zaafları var. Hepsinin iyi ve kötü yönleri var. Çok uzun ama neresi çıksa film daha güzel olurdu bilemiyorum.
Hayatımda izlediğim en gereksiz ve en iğrenç filmdi. Bir öğretmen adayı olarak beni çok kötü etkiledi. Filmi izlemeden önce öğretmenliğin kutsallığı ile ilgili bir film olduğunu sanıyordum. Bu film resmen öğretmenlik mesleğine hakaret olarak yapılmış. Gerçek hayattaki öğretmenlik bu kadar kötü değil. Staja gittiğim için biliyorum. Gayet de güzel ve neşeli geçiyor. Başrollerde kesinlikle öğretmen havası yoktu. Sanki tımarhaneden yeni çıkmış ve öğretmen olmuş iki insan gibiydiler. İnsan biraz işini sever ya. Bir de doğudaki öğrenciler aşağılanmış filmde. Onların ne suçu var? Başrol yediği haltlara rağmen haklı görülmüş. Her zaman kendisini savunan narsistik bir karakteri var. Popüler kültür köleleri filmin harika olduğunu söylemişler. Yıllardır psikolojik romanlar ve filmler izliyorum ama hayatımda bu kadar iğrenç bir filmi hiç izlemedim. Bu kadar depresiflik ve hayata devam etme işi bir arada olamaz. Filmi izlerken "Bunlar bu mutsuzlukla nasıl öğretmenlik yapıyor? Yataktan çıkmaya enerjileri olmaması lazım" dedim kendime. Vasat ve iğrenç bir filmdi. Ruhumu yordu bu film. O kadar kötü etkiledi ki etkisinden 1 hafta sonra bile çıkamadım. Olumlu anlamda söylemiyorum. Psikolojim bozuldu film yüzünden. Bana kalırsa Merve Dizdar'ın ödül alması da torpille olmuş. Bu kadar boş bir film olamaz.
Merve Dizdar'ın ödüllü performansını film boyunca sabırla ve merakla beklerken Masumlar Apartmanındaki Gülben karakterinin paralel evrendeki haliyle hatta daha azıyla karşılaşmak hayal kırıklığı yarattı. Ece Bağcı'nın Sevim rolündeki performansı ile sanat adına daha etkileyici ve ikna edici bir iş çıkarttığı konusunda bence bir çok izleyici hemfikirdir. Siyasi kararlar yine yaratıcılığı ve sanatı gölgede bıraktı diyebiliriz herhalde.
Bunun dışında Nuri Bilge Ceylan filmografisini düşündüğümde Bir zamanlar Anadolu'da filmindeki bagajdaki cesedin yanına koyulan kavun sahnesinden sonra ilk defa tebessüm ettiren mizahi unsurlar gördüğüm bir film oldu. Ama Bir zamanlar Anadolu'da filminden farklı olarak karakterlerin diyalogları aslında yönetmenin monoloğuymuş gibi bir his verdi ki özellikle Kış Uykusu ve Ahlat Ağacı filminde de aynı hisse kapılmıştım. Film akış, mizah ve diyalog çokluğu açısından yönetmenin son filmleri arasında biraz öne çıkıyor.
Bunun dışında Nuri Bilge Ceylan filmografisini düşündüğümde Bir zamanlar Anadolu'da filmindeki bagajdaki cesedin yanına koyulan kavun sahnesinden sonra ilk defa tebessüm ettiren mizahi unsurlar gördüğüm bir film oldu. Ama Bir zamanlar Anadolu'da filminden farklı olarak karakterlerin diyalogları aslında yönetmenin monoloğuymuş gibi bir his verdi ki özellikle Kış Uykusu ve Ahlat Ağacı filminde de aynı hisse kapılmıştım. Film akış, mizah ve diyalog çokluğu açısından yönetmenin son filmleri arasında biraz öne çıkıyor.
3 saat biraz yorar mı diye tedirginlikle gittim biraz. Lakin büyük usta Nuri Bilge Ceylan kalitesini yine yansıtmış. 3 saat boyun da hiç sıkılmadan izledim. Sevim karakterinin masumiyeti hayran kaldım. Deniz Celiloğlu, Yüksel Aksu, Musab Ekici ve Merve Dizdar' ın oynadıkları karakteri içimde son anına kadar hissettim. Bu kötü yorumları görünce üzüldüm. Böyle güzel kaliteli filmlere hasret kaldık.
Senaryosu, fotoğrafları ve oyunculukları ile etkileyici bir filmdi. Nuri bilge ceylan filmlerini sevmeyenler için ise biraz uzun ve sıkıcı bir film. Bu arkadaşlar sinemada değil de evde bir işle uğraşırkan izleyebilir.
- En son Beyazperde eleştirileri
- En İyi Filmler
- Basın Puanlarına Göre En İyi Filmler