Senaryosunu da kaleme alan ve ilk uzun metrajlı (debut) sinema filmi "The Hole in the Ground"daki (2019) beceriksizliği sebebiyle, yine bu mecrada paylaştığımız yorumumuzda ciddi anlamda eleştirdiğimiz Lee Cronin'in yönetmen koltuğunda oturmakta olduğu "Evil Dead Rise"; "perili ev (haunted house)" konseptine uygun bir biçimde kurgulanılmış olan, aynı isimli serinin beşinci filmi olarak geliyor karşımıza...
Gelin isterseniz...
Söz konusu serinin, her birini vakti zamanında sinema salonunda izlediğimiz korku sineması adına "ezber bozucu" nitelikteki "The Evil Dead" (1981), "Evil Dead II" (1987) ve "Army of Darkness" (1993) isimli ilk üç filminin senaristi ve yönetmeni Sam Raimi ile "bir kolu elektrikli bir testereye dönüştürülen" başrol oyuncusu Bruce Campbell'ın da yapımcıları arasında yer aldıkları; 19 milyon dolarlık bir bütçeyle çekilerek, brüt 46.7 milyon dolarlık bir hasılat rakamına ulaşılmış olmasının yanı sıra (özellikle de protez) makyaj ve görsel efekt uygulamalarının da göz doldurduğu bu filme biraz daha yakından bakalım...
***
Fotoğraf çekimi yapmakta olan Caleb'ın (Richard Crouchley), kendisine aniden yaklaşan drone'u; göl kenarındaki iskelede müzik dinleyip kitap okuyarak oturan Teresa'yı (Mirabai Pease), çarptığında kafasını kopartacağı gerekçesiyle korkutmuştur...
Halbuki...
Drone pervaneleri, kafa kopartacak kadar güçlü değildirler...
Yine de...
Eğer çarpmış olsaydı bile, en fazla Teresa'nın suratını dağıtabilirdi Caleb'a göre...
***
Bu arada...
Caleb'ın, hastalanarak evde yatmakta olan kız arkadaşı Jessica'ya (Anna-Maree Thomas); nöbetleri, panik bozukluğu, kaygıyı ve akatizi olarak da bilinen hareket bozukluğunu önlemek ve tedavi etmekte kullanılan Klonopin hapı verdiğini de öğreniyoruz...
Derken...
Caleb'ın Jessica'nın rahatsızlığına dair vurdum duymazlığına sinirlenerek, iskeleden kalkan Teresa; kuzeni de olan Jessica'nın durumunu kontrol etmek amacıyla, kalmakta oldukları eve doğru yönelir...
***
Şöyle bir, uzanmakta olan Jessica'nın hatırını sorduktan sonra da; yatağının karşısındaki iskemleye oturan Teresa, Emily Brontë'nin "Uğultulu Tepeler (Wuthering Heights)" (1847) isimli romanını okumaya devam eder...
Ama...
O da nesi?
Yatağında birden doğrulan Jessica; Teresa'nın önündeki kitap sayfasında yazılı olanları, ezberden okumaya başlamasın mı...
***
Ardından da...
Yere düşerek kusan ve suratının şekli, "exorcism" konulu filmlerin, içine şeytan girmiş karakterlerini anımsatırcasına değişmiş olan aynı Jessica; yardım etmek için yanına yaklaşan Teresa'nın, kafa derisini yüzmesinden sonra da Caleb'ın kafasını vücudundan ayırır...
***
- Bir gün önce -
Bir rock grubunun, gitar teknisyeni olarak görev yaptığı kulübün tuvaletinde...
Gebelik testi yaparak hamile olduğunu öğrenen ve kapıya vurarak, kendisini yoklayan Bruce'u da (Noah Paul) endişelendiren Beth (Lily Sullivan); bardaktan boşanırcasına yağan yağmura aldırmadan, uçağa atladığı gibi Los Angeles'ta çocukları Bridget (Gabrielle Echols), Danny (Morgan Davies) ve Kassie (Nell Fisher) ile birlikte yaşamakta olan kız kardeşi Ellie'nin (Alyssa Sutherland) ziyaretine gider...
Aynı esnada...
Bridget'in, kendisini evlerinde Freddy Kruger filmlerinin DVD'lerini beraberce izlemeye davet eden; apartmandaki çapkın çocuklardan Jake (Billy Reynolds-McCarthy) ve onun kardeşi Scott (Tai Wano) ile de tanışırız...
***
Neyse...
Beth teyze, oyuncak bebeği Stephanie ile oynayan en küçük yeğeni Kassie ile tatlı tatlı sohbet ederken; şu an yaşamakta oldukları, neredeyse yıkılmaya yüz tutmuş olan binanın eskiden bir banka olduğu ve para çalmaya kalkışırken yakalanan bir banka çalışanının kendini astığı...
Üstelik de...
O çalışanın hayaletinin, binada dolanmakta olduğu bahsi de geçecektir aralarında...
Her ne kadar Beth, hayaletlere inanmıyor olsa da...
***
Kassie'ye bir bileklik de veren Beth, ailenin babası Jay'e hediye olarak getirdiği; üzerinde "Tembel adamın bira kupası" yazılı kupayı çantasından çıkardığında Ellie, oğlu Danny'i kardeşleriyle birlikte pizza almaya gönderir...
Zira Ellie, kocası Jay'den boşanmıştır...
***
Pizzalar ile içecekleri almış olan çocuklar, binanın otoparkına giriş yaptıkları sırada; TV haberlerinde (Melissa Xiao) verilen bilgiye göre, 5.5 büyüklüğündeki bir deprem yaşanır...
Böyle olunca da...
Yaşanan sarsıntı ve göçme nedeniyle; içinde büyükçe bir banka kasasının da yer aldığı, otoparkın altındaki gizli bir zemin kat daha ortaya çıkmış olur...
***
Merakına yenik düşen Danny...
Elindeki fenerle, hemen aşağıya inecek ve (Batı Hristiyanlığında manastır kültürü ile keşiş hayatını başlatan Benedikten tarikatının kurucusu) Nursialı Aziz Benedict döneminde (480 - 547) döneminde itinayla kilit altına alınarak gömülmüş olan deri ciltli bir kitabı; "Acaba para eder mi?" düşüncesiyle yerinden alarak eve götürecek...
Ve...
Kapağını açmak için zorlarken de, elinde oluşan kesikten akan kan ile beslenerek kendine gelen kitap; hiçbir zorlamaya gerek kalmaksızın, "şak diye" açılıverecektir...
***
Yetmez...
Kız kardeşi Bridget'in uyarısına aldırmayan Danny, kitapla aynı yerde bulduğu ve
"Ben Rahip Marcus Minton... Aziz Patrick Katedralindeki kütüphane görevlisi... Ve hepinize, melekler şehrine hoş geldiniz diyorum...
Buraya, yurtdışındaki misyonerler tarafından keşfedilen eşsiz bir antikaya şahit olmak üzere davet edildiniz...
Size üç tane olduğuna inandığım efsanevi kitaplardan 'Natirum de monto'nun bir cildini takdim etmek istiyorum...
Yani ölülerin kitabı...
Bugünkü testlerim, kitabın cildinin; saf insan etiyle yapıldığını ortaya koydu... İçindeki yazılar ve çizimler de, kan ile yapılmıştır...
Sayfalarında yer aldığı kesin olan ruhani gizemleri, tercüme etmek için kilisenin onayını talep ediyorum..." diyen rahibe "Yok et onu! Boşuna ölülerin kitabının bir parçası değil, o!"
sert karşılığını veren bir başka rahibin seslerinin bulunduğu, plakları dinlemeyi de ihmal etmez...
Yeri gelmişken...
Pek çok gerilimli olayın yaşanacağı, klostofobik atmosferdeki binada; Gabriel (Jayden Daniels) ve Bay Fonda (Mark Mitchinson) adındaki iki kişinin daha bulunduğunu da belirtmiş olalım...
Dakika 27...
Gerek serinin diğer dört filmi ve gerekse de TV dizisi "Ash vs Evil Dead"deki (2015 - 2018) görüntüleri aratmayacak boyutlardaki kan banyosunun, büyük bir hızla devam edeceği filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; Evil Dead franchise'ının alameti farikası olan "elektrikli testereye" de önemli bir rol biçilen, 70 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...
Emek verilerek ve "evrensel" dil bilgisi kurallarına özen gösterilerek yazılmış bir başka yorumda yeniden buluşmak umuduyla...
Keyifli seyirler,